Kral olacağım

“Bir forvet olarak en büyük hedefim gol atmak. Zaten mesleğim, işim bu; gol atmak. Her futbolcunun hayalidir gol kralı olmak, bunu çok istiyorum”

Beşiktaş'ın Hollandalı golcüsü Wout Weghorst çarpıcı ve iddialı açıklamalarda bulundu. Beşiktaş Dergisi'ne röportaj veren golcü oyuncu, gol krallığı hedefi, takımdaki ilk dönemleri ve birçok konuda konuştu. Beşiktaş'ın eski forvet Mario Gomez için "Onunla aramızdaki tek benzerlik burada en az onun kadar başarılı olmak olacaktır" diyen Weghorst şu ifadeleri kullandı: "Beşiktaş, muazzam taraftarı ile birlikte her zaman şampiyonluklara ve kupalara oynayan bir takım. Bu başarı yolculuğunda da her zaman takımımın en önemli parçalarından biri olmak istiyorum. Tabii ki Bir forvet olarak da en büyük hedefim gol atmak. Zaten mesleğim, işim bu; gol atmak. Elbette gol kralı olmak isterim, sonuçta her forvetin hayalidir bu!"
SAVAŞÇI VE MÜCADELECİ BİRİYİM
Saha içinde savaşçı ve mücadeleci bir yapıda olduğunu belirten Hollandalı yıldız Weghorst şöyle devam etti: "Özel yaşantımda da aynı kişiyim. Saha içindeki savaşçı kişiliğim, saha dışında da var. Çok sakin bir insanım ama istediğini almak için mücadele ederim ve savaşmaktan korkmam. Hayatta her şeyimi, iyi bir aile babası ve eş olmaya adıyorum. Süper Lig'e en kısa sürede adapte olacağıma da eminim. Bu konuda hiç endişeli değilim çünkü ben kendisini şartlara adapte etmeyi çok iyi bilen biriyim. Beşiktaş da zaten hep tepeye oynayan bir takım."
BEBEK BEZLERİYLE TOP BİLE OYNADIM
Annem, ben çok küçükken henüz bebek beziyle dolaşırken, diğer bebek bezlerini de tekmelediğimi anlatır. O aşağıda yemek pişirirken, temiz bebek bezleri ile top oynadığımı ve onları aşağı attığımı da anlatır bana. Annem en başından beri destekliyordu. Büyük kulüpler beni altyapı takımlarında değerlendirmeyi tercih etmediler. Seçilen oyuncu olamadım genç yaşlarda ama çalışmaya devam ettim, hayallerimin peşinde koşmaya devam ettim ve üst seviyelerde oynayan bir futbolcu olmayı başardım.
GÖZYAŞLARIMI TUTAMADIM
Heracles takımında oynarken 21 yaşında ilk kez ilk on birde oynadığım maç Amsterdam Arena'daki Ajax maçıydı. 2-0 mağlup durumdayken bitime 10 dakika kala gol atarak skoru 2-1 yaptım ve saha içinde ağladım, gözyaşlarıma hakim olamadım.
ISMAEL'LE ÖZEL GÖRÜŞTÜM
Transfer sürecimizde hocayla görüştük, beklentilerini anlattı. Onun istediklerine ve beklentilerine tam karşılık verebilecek tipte bir futbolcu olduğumu biliyordum, kendisi de söyledi. Benim futbolculuk onun da teknik-taktik anlayışı gibi örtüşen çok önemli konular var aramızda.
TARAFTAR KARARIMDA ETKİLİYDİ
Beşiktaş kulübün beni çok istemesi, bana gösterdikleri ilgi tabii ki çok etkili oldu ama taraftarı da es geçemem. Taraftarla aramızda özel bir bağ kurabileceğimizi hissettim. Kararımdaki en büyük etken taraftarların bana gösterdiği ilgiydi. her şeyden önemlisi taraftarının ne kadar muazzam olduğunu uzun yıllardır biliyordum zaten. Çok değerli ve çok özel bir taraftarımız var. Bu sevgi, hislerime dokundu. Belki de en büyük faktör, Beşiktaş taraftarlarıydı. Onlara karşı çok özel, çok farklı bir bağ hissediyorum. Bana yaptıkları, bana gönderdikleri hediyeler dolayısıyla.

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.