"Süper Lig'de rakipler tekme atıyorlar"

Almanya'da yetişen, Duisburg'da oynarken Almanya Kupası'nda final heyecanı, Kaiserslautern'de ise Bundesliga tecrübesi yaşayan Olcay Şahan, hocaları arasında 'Koca yürekli adam' olarak anılıyor.

Fenerbahçe, Galatasaray ve Bursaspor tarafından istenirken tercih ettiği Beşiktaş'ta çok koşan, çok mücadele eden gerçek bir takım oyuncusu kimliğiyle ön plana çıkan Olcay Şahan, annesine düşkünlü ile biliniyor. Hocalarının "kocaman yüreği" nedeniyle tercih ettiği 25 yaşındaki forvet, bugün geldiği noktayı ailesinin verdiği desteğe bağlıyor ve iç sahadaki her karşılaşmasında tribünde oturan annesiyle göz göze gelmeden maça başlamıyor.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Basın Departmanı tarafından hazırlanan TamSaha dergisine konuşan Olcay Şahan, "Duisburg'da oynuyordum. İkinci yarının ilk dakikası dolmadan hoca beni oyundan aldı. Şaşırdım tabii... Başkan da o sırada saha kenarına inmişti. Bana, 'Baban bir rahatsızlık geçirdi, hastaneye kaldırıldı' dedi. O anda çok kötü bir şey olduğunu anladım. Babam tribünde kalp krizi geçirmişti." dedi.
Duisburg'da oynarken Almanya Kupası'nda çeyrek finaldeki rakipleri Kaiserslautern'in maçtan 1 hafta önce kendisine transfer teklifinde bulunduğunu da belirten Olcay Şahan, "O maçta heyecan yapıp performansımın düşeceğini ummuşlardı ama tam tersi oldu. Kaiserslautern'e karşı hayatımın maçını oynadım." diyerek şunları söyledi:
"10 numaraya büyük sempatim vardı. Kaiserslautern'de ise 10 numarayı Cezayirli Chadli Amri giyiyordu ve bana o formayı vereceklerini hiç aklıma getirmemiştim. Ama soyunma odasında benim oturacağım yere 10 numaralı formayı koymuşlardı. O zaman bana ne kadar güvendiklerini hissettim.
Babamın sayesinde buradayım. Yetenekli olmak tek başına futbolcu olmanıza yetmiyor. Kesinlikle arkanızda çok sağlam duran ve sizi doğru yönlendiren birisinin olması gerekiyor. Babam hayatımı antrenman saatlerine göre programladı, beni balla, pekmezle besledi.
Hocalarım yüreğimin küçük değil, kocaman olduğunu söylüyordu. Çok istekli, çok koşan, tam bir takım oyuncusu olduğumu düşünüyorlardı. Almanya'daki Türk oyuncular genellikle çok teknik ama tembel oluyor. Bendeyse tam tersi. Tipik bir Alman futbolcusu gibi görüyorlardı beni."
İlk teklifin Galatasaray'dan geldiğini belirten Olcay Şahan, "Hatta Galatasaray, Kaiserslautern'le bonservis konusunda anlaştı. Kaiserslautern'in sezon başı hazırlıklarına katıldım. Stefan Kuntz beni görünce, 'Senin burada ne işin var, biz Galatasaray'la anlaştık, senin şimdi orada olman lâzım.' dedi. Bu süreçte Bursaspor da beni istedi." diyerek şunları söyledi:
"Ama Samet Aybaba'dan 'Seni çok beğeniyorum, takımda görmek istiyorum' diye bir telefon alınca hiç tereddüt etmeden Beşiktaş'ın teklifini kabul ettim ve bir-iki gün içinde bu transfer bitti. Beşiktaş'a geldiğim ilk gün yabancılık çektim ama ikinci günden itibaren sanki bu takımın eski oyuncularından birisi gibi oldum. Beşiktaş'ta gerçekten çok sıcak bir yakınlık var ve bu zaten sahaya yansıyor. Arkadaş gibi değil, kardeş gibi bir takım olduğumuzu düşünüyorum.
Beşiktaş'ta ilk on birde oynayacağıma başından beri inanıyordum. Sonuçta ben Bundesliga'da oynayarak buraya geldim. Türkiye'deki birçok oyuncunun hayali olan bir ligde oynadım. Kendime güveniyordum ve formayı alacağımı biliyordum.
Hocamın bana güvendiğini hissettiğimde çok daha iyi oynarım. Birkaç maçta performansım iyi değildi ama hocam bana hiçbir zaman yedek kulübesinde oturacağım hissini vermedi. Kaçırdığım golden sonra bana, 'Ne oldu, hiçbir şey. Biraz sonra yine pozisyona gireceksin ve atacaksın. Futbol bu' diyor."
Almanya'da daha fazla disiplin, daha fazla rekabetin olduğunu, iki takım arasındaki güç farkı ne olursa olsun zayıf takımın 10 kişiyle savunma yapmadığını da belirten Olcay Şahan, Türkiye'de futbolun daha sert oynandığını, Almanya'da vücut vücuda mücadelelerin daha fazla olduğunu, burada ise tekmeyle girdiklerini söyledi.
"Biz başka takımlar gibi 10 milyon euro verip de bir oyuncu alamıyoruz. Ama bence gözden kaçan bir şey var; Beşiktaş'ın her oyuncusu Galatasaray veya Fenerbahçe'de rahatlıkla oynar. Yani bizim takımımızda oyuncu kalitesi gibi bir sorun yok. Üstelik aile havası yakaladık." diyen Olcay Şahan, şöyle devam etti:
"Geçtiğimiz sezon bir-iki oyuncu koşmayınca diğerlerini de olumsuz etkiliyordu. Şimdi bakıyorum, Hugo Almeida orta sahadan benim bölgeme inanılmaz bir koşu yapıyor. Onu öyle görünce ben de onun bölgesine koşuyorum. Bu anlayışı koruduğumuz sürece çok daha iyi yerlere geleceğiz.
Bir çok oyuncu en mutlu anları için attığı golleri gösterebilir ama benim için en unutulmaz an Galatasaray maçında yaptığım asistti. Skoru 3-2'ye getiren golün asistini yaptığımda çok mutlu oldum. Süper Lig'de adımın yazıldığı ilk hareketim buydu.
Millî Takım kamplarında yaşadığım hisler çok güzeldi ve tekrar yaşayabilmek için elimden gelen her şeyi yapacağım. Millî Takım'da oynamak performansla ilgili. Ben gösterdiğim performansla Abdullah Hocamı zorladığıma ve beni yeniden Millî Takım'a davet edeceğine inanıyorum."
TamSaha'dan Mazlum Uluç'un sorularını cevaplayan Olcay Şahan, "Yağmur da yağsa, kar da yağsa annem ve babam her maçıma gelir. Onların orada olması bana kuvvet veriyor. Annemi tribünde görmezsem rahat edemem. Her maçtan önce ısınmaya çıktığımızda tribünlere bakarım ve annemle göz göze geliriz. Bu bana büyük güç verir." dedi.

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.