Aykut Kocaman: Beceriksiz
- Hakkı Yalçın Yazıları
- 12 Eylül 2010, 01:12:03
Galibiyetin anayasası emektir.
Teknik adamlığın anayasası da, zekadır, yürektir. Aykut Kocaman, dün intihar faslındaydı ve Fenerbahçe'yi yerle bir etti.
2 stoperle yolculuğa çıkıp, Selçuk'a stoper olarak mahkum olan bir adama, Fenerbahçe'nin mahkum olması, maçın sonucundan daha önemli.
HHH
Fenerbahçe adına, korkak bir 90 dakika.
Dakikalar ilerledikçe mücadele ruhunun artmasını beklediğim bir takımda, baktım ki, herkes sorumluluk kaçağı. Alex yok, Emre yok, Mehmet Topuz yok.
Cristian göz boyuyor.
Karşı alana bindirmeyi, kendi ruhlarında yasaklamışlar. Tarihi bir içe dönüklük. "Bir takımın orta alanı bu kadar mı sünepe olur" diye söylendim.
***
Savunmanın da onlardan arta kalır yanı yok. Rakibi üzerine çeken bir ağırlık hakim. Yobo çakılı ve ürkek. Asla özel biri değil.
Hücum hattına baktım. Stoch, topu ayağına aldığında, gittikçe hızlanacak bir trene benziyor. İlk durakta stop. Niang'a baktım. Yalnızlığın duvarına yaslanmış. "Pozisyon icat etmek için, önce mücadeleye icap etmek gerekiyor" dedim de, kim duyar.
***
Kayserispor'a baktım, hep aynı sadakat.
Aynı tempo.
Gol yoktu ama, Fenerbahçe adına ilk yarının sonucu. İyimserlik: 0 Kötümserlik:
HHH İkinci
yarıya damgasını vuran adam Aykut Kocaman. Alex'i işaret ederek, kendi yanlışlarını saklamayı marifet sayıyor.
O yüzden ikinci yarıda golleri saydık.
Bu takımın daha açığa çıkmamış ne sırları varmış, onları da öğrendik.
Dünkü maç, Fenerbahçeli taraftarlara suç duyurusudur. Aykut Kocaman yüreklerde fişlenmiştir. "Beceriksiz!"
***
Ama Kayserispor'un hakkını da verelim.
Onlar çok daha farklı bir galibiyeti hak ettiler.
Kendilerine kapandıkları sanılan zaman dilimlerinde bile harika açılımları vardı.
Şota'nın hamlelerini de, Aykut Kocaman'ın yanlışlarına yem etmeyelim.
Teknik adamlığın anayasası da, zekadır, yürektir. Aykut Kocaman, dün intihar faslındaydı ve Fenerbahçe'yi yerle bir etti.
2 stoperle yolculuğa çıkıp, Selçuk'a stoper olarak mahkum olan bir adama, Fenerbahçe'nin mahkum olması, maçın sonucundan daha önemli.
HHH
Fenerbahçe adına, korkak bir 90 dakika.
Dakikalar ilerledikçe mücadele ruhunun artmasını beklediğim bir takımda, baktım ki, herkes sorumluluk kaçağı. Alex yok, Emre yok, Mehmet Topuz yok.
Cristian göz boyuyor.
Karşı alana bindirmeyi, kendi ruhlarında yasaklamışlar. Tarihi bir içe dönüklük. "Bir takımın orta alanı bu kadar mı sünepe olur" diye söylendim.
Savunmanın da onlardan arta kalır yanı yok. Rakibi üzerine çeken bir ağırlık hakim. Yobo çakılı ve ürkek. Asla özel biri değil.
Hücum hattına baktım. Stoch, topu ayağına aldığında, gittikçe hızlanacak bir trene benziyor. İlk durakta stop. Niang'a baktım. Yalnızlığın duvarına yaslanmış. "Pozisyon icat etmek için, önce mücadeleye icap etmek gerekiyor" dedim de, kim duyar.
Kayserispor'a baktım, hep aynı sadakat.
Aynı tempo.
Gol yoktu ama, Fenerbahçe adına ilk yarının sonucu. İyimserlik: 0 Kötümserlik:
HHH İkinci
yarıya damgasını vuran adam Aykut Kocaman. Alex'i işaret ederek, kendi yanlışlarını saklamayı marifet sayıyor.
O yüzden ikinci yarıda golleri saydık.
Bu takımın daha açığa çıkmamış ne sırları varmış, onları da öğrendik.
Dünkü maç, Fenerbahçeli taraftarlara suç duyurusudur. Aykut Kocaman yüreklerde fişlenmiştir. "Beceriksiz!"
Ama Kayserispor'un hakkını da verelim.
Onlar çok daha farklı bir galibiyeti hak ettiler.
Kendilerine kapandıkları sanılan zaman dilimlerinde bile harika açılımları vardı.
Şota'nın hamlelerini de, Aykut Kocaman'ın yanlışlarına yem etmeyelim.