Kalkavan kararıyla!

Fenerbahçe otobüsüne haince yapılan terör saldırısı futbol topunun havasını kaçırsa da spor ailesinin bütün paydaşlarına yeniden düşünme fırsatı verdi ve daha da vermeli; Ne yapıyoruz, neredeyiz ve nereye gidiyoruz?
Spor ailesinin ortak bir duruş ve tepki göstermek adına 1 haftalık kaydırmayı makul bulmakla birlikte şu gerçeği unutmamakta fayda var. Terör eylemleriyle sosyolojik olarak toplumun sinir uçlarını felç etmeyi hedefler. Futbolda bunlardan biri.. Bir an önce normal akışa dönmek toplumun sağlıklı bir sinir sistemine sahip olması demektir..
Yeşil sahaya dönmek bu yüzden önemlidir.
Beşiktaş-Başakşehir maçı bu kaotik ortamda oynandı. İki takımda iyi mücadele etti. Ancak bir tarafta golü arayan Beşiktaş diğer tarafta iyi savunma yapıp kontra ataklarla fırsat kollayan bir Başakşehir vardı.

Tempoyu hep düşürdü
Ara ara kesilse de bir taraftan yoğun yağış diğer taraftan sürekli düdükleriyle oyunu kesen Mete Kalkavan vardı.
Hem oyunun temposunu düşürdü, hem de düşürenlere prim tanıdı. Maçın önüne geçti. 66'da Demba Ba'nın kafasında ceza alanı içinde Yalçın'ın açık olan koluna çarpan top tartışmasız bir penaltıydı. Mete Kalkavan 5. hakemin uyarısına rağmen penaltıyı görmedi, duymadı.
Maçta Sosa'nın (İki tane) Olcay'ın Demba Ba ve Atiba'nın kaçırdıklarına ya da Başakşehir'in kurtardıklarına bakıp maç analizini gerçekleştirebiliriz.
Ya da son 2 maçta 5 puan kaybeden Bilic ve takımını kazanamadıkları için eleştirebiliriz. Ama hakkaniyetli olur mu? Olmaz. F.Bahçe derbisinde Fırat Aydınus'un üç maymunu oynar gibi davranışları, dün gece Mete Kalkavan'ın penaltıyı vermeyen oyunu sürekli soğutarak maça direk tesir eden hali varken Bilic'i ve futbolcuları eleştirmek de haksızlık olur.
Ancak bariz hakem hataları nedeniyle Beşiktaş'ın emeğine yazık oldu