Sihirli eldiven

Stoke City, takımı 'rugby futbolu' oynayarak bir hayli sersemletmiş. Yani bütün enerjisini, mücadele gücünü orada bırakmış.
Oyuncuların Milli Takım'a son anda çağrılma sarsıntısı belli bir baskı oluşturmuş.
Beşiktaş'ta dün sahada en iyi mücadele eden 2 oyuncu birisi Rüştü, diğeri de Egemen'di. Bu da şu demek; orta saha organizasyonları olumlu değil. Forvetteki oyuncular da üretici değil. Carvalhal'in maç kadrosu doğruydu. Mustafa ile Holosko birlikte çok iyi işler yapabilirlerdi.
Fakat belirttiğim gibi maalesef orta saha oyuncularından yeterli desteği bulamadılar.
Özellikle de Simao ve Fernandes'ten.
Gaziantepspor, Abdullah Ercan gibi genç bir teknik adama görev verdi. Bu da onlara ayrı bir motivasyon ama bu takım da ligde son 4 haftadır hiç de iyi performans gösteremiyordu.
Bu da şu demek; biraz kıpırtılı bir takım olabilseydi Beşiktaş sahadaki futbolun daha erken sahibi olabilirdi. Uzatma dakikalarına kadar etkili gidebilmen, kötü oynarken bile maçı kazanabilmen için 11 kişi sahada kalman şart.

İsmail'in kırmızısı tartışılır
Necip'e bakıyorum, onda bir düşüş var. Lakayıt bir tavır var. İşini ciddiye almıyor diye düşünürken, uysallığına uymayan bir refleksle yapılmaması gerekeni yapıp kırmızı kart gördü.
Zaten iyi oynamıyorsun bir de eksik kaldın!
Gel de işin içinden çıkabilirsen çık.
Futbol bu tabii, 10 kişi kalsan da maçı kazanabilirsin ama bu oyunla değil. Bu yetmedi ardından bir de İsmail Köybaşı kırmızı kart gördü.
Takım kaldı 9 kişi. Kaleci Rüştü'nün daha da motivasyonu arttı. Kalede adeta sihirli bir eldiven vardı. Düşünebiliyor musunuz, Antep'in iki kişi eksik rakibine karşı kazanma adına yaptığı hiçbir organizasyon göremedik. Bu takımı eğer Abdullah hoca düzeltemezse tehlike çanları onlar için çalacak. Acil toparlanmaları lazım. Hakem Halis Özkahya iyi maç yönetti.
İlk kırmızıda haklıydı ama İsmail Köybaşı'nınkisi tartışılır.