20 yıllık mektup

Galatasaray’ın kapısından girdiği 1974 yılından başlayarak hatıralarını paylaşan Fatih Terim, Türk futboluna damga vurduğu olayları anlatarak taraftarlara duygu seli yaşattı.

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, taraftarları yine mest etti. İmparator, UEFA Kupası'nın kazanıldığı 17 Mayıs 2000 tarihinden 20 yıl sonra kendine mektup yazarak yaşadıklarını ve duygularını ifade etti. Instagram'dan videoları paylaşan Terim, "Sevgili Fatih, akşam saatlerinde hayallerinin takımı, vazgeçilmezlerinden biri olan Galatasaray'ın başında, bugüne kadar Türkiye futbol tarihindeki en büyük maça çıkacaksın. Rakibiniz Arsenal, İngiltere'nin en kuvvetli takımlarından biri ve dünyadaki birçok kişiye göre bu akşamın favorisi. Bu mektubu sana, 66 yaşında, futbolun içinde kendisine 20 yıl daha tecrübe katmış ve birçok başarıda payı olan bir futbol insanı olarak yazıyorum" ifadelerini kullanarak sözlerine başladı.
BU GECE UYUYAMAYACAKSIN
Terim, UEFA finalinden bir gece önce yaşananları dile getirirken, heyecandan uyuyamadığını ifade etti. İmparator Terim: "Senin aklında tabii ki akşamki maçın sonucu var. Biliyorum. O kadar merak ediyorsun, o kadar heyecanlısın ki, saat gece yarısını geçmiş olsa dahi, birazdan yerinden kalkıp, yardımcılarınla beraber muhtemel tüm senaryoları birkaç kez daha konuşacak ve uyuyamayacaksın. Sana bir sır vereyim, oyuncuların da uyumuyor. Şu an 10-12 kişi bir aradalar. Onlar da aynı senin gibi biliyorlar ki, akşam sahada ne olursa olsun, inancını kaybetmeyen bir takım olacak."
EMANETE GÖZÜN GİBİ BAKTIN
İmparator, kulübün kapısından girmesine sebep olan Metin Oktay'a da değindi: "Biraz eskiye gitmek istiyorum, 1974 yılına. Metin Oktay'ın Adana'daki baba ocağına gidip, el öptüğü geceye. Babamın çıkarken Metin ağabeyin kulağına eğilip, 'Evladım sana emanet. Allah utandırmasın, yolunuz açık olsun' diyerek ettiği duanın üzerinden tam 46 yıl geçti. Merak etme, Allah utandırmadı, yolunu da hep açık etti. Sen ise hayal kurdun, hedef koydun ve bunlar için çok çalıştın, vazgeçmedin. Hiç kolay olmadı ama emanet edildiğin yuvayı sen emanet aldın, ona her zaman gözün gibi baktın. Yüreğini ferah tut."
HAYALLERİNDEN VAZGEC.ME
Terim, şampiyonluk öyküsünü şu sözlerle bitiriyor: "Bologna'yı hatırlıyor musun? Belki de en zoru o idi. O zaman analiz imkanları gelişmemişti. Bologna Stadı'na girdiğinde yaşanan o izdihamı anımsıyor olmalısın. İlk maç kötü hava zor deplasman ve beraberlik. İstanbul'da alınan galibiyet. Basın toplantısında İtalyan gazeteciye verilen cevap hala konuşuluyor: "Finito giocare resultante importante (Önemli olan sonuç)" Dortmund eşleşmesi... Zoru kolaya çevirip gelen çeyrek final vizesi... Ardından Mallorca'ya karşı deplasmanda 4-1 kazanırken yarı final kapısı açıldı.

LEEDS OLAĞANÜSTÜ
O dönemki Leeds olağanüstüydü. Bir sene sonra Şampiyonlar Ligi'nde yarı final oynadı. İki İngiliz taraftarın çıkan kavgada hayatını kaybetmesi o maçların anlamını çok daha başka bir boyuta taşıyordu. Rövanşa giderken alınan güvenlik önlemleri, ısınmaya siyah tişörtlerle çıkmak. Çarpıcı bir diğer detay da takımla taktik analiz toplantısının Florya'daki altyapı binasında bulunan sinema salonunda doğal tribün efekti eşliğinde yapılmasıydı. Allan Road'da 41 bin öfkeli taraftar 2-2'lik beraberlik ve final...

BU BİR ÇILGINLIK
17 Mayıs 2020, Türk futbol tarihinin hala en büyük başarısının 20. yılı. O gün her bireyle tarih yazdınız. Normal süresi golsüz bitti maçın. Uzatmada takım eksik kaldı. Kaptanın sakatlansa da devam etti. Maç sonu yalnız başına kaldığında derin bir 'oh' çektin. Gökyüzüne bakıp şükrettin. Dizlerinin üstünde kaldın. O gün bir daha hedefi daha yükseğe koyacaksın. Hiç vazgeçmeyeceksin. Belki o zaman 66 yaşındaki halini farklı tasvir edebilirsin. Ama aynı hırs, heyecan ve hayalin peşinde koşmaya devam edeceksin. Bu bir çılgınlık. Seni elim kalbimde selamlıyor, gözlerinden öpüyorum.
DİNLENDİĞİN SON ZAMANDI!
Terim, 1974'te imza attığı sarı-kırmızılılarda 11 yıl süren futbolculuk kariyerinden sonrasını şu sözlerle aktardı: "Dinlenmek istiyorum, çok yoruldum' demiştin. 2020'deyiz, belki de o günler dinlendiğin son zamanlardı. 1986 Dünya Kupası'nda izlenimlerini yazacaktın. O zaman anlamıştın senin kaderinde futbol vardı. Ankaragücü, Göztepe, Milli Takım derken aklında hep Galatasaray vardı. Hayallerinin takımı, babanın seni emanet ettiği camia. Futbolu bıraktığın 1985 yılından sonra kulüp tesislerine hiç gitmemiştin. 1996'da Galatasaray'a teknik direktör olduğun yıla kadar."
FENER DERBİSİNE ATIFTA BULUNDU
Fatih Hoca, 1996'da Galatasaray'a imza attığında ilk Fenerbahçe derbisini 4-1 kaybetmiş ve istifasını sunmuştu. Ancak dönemin Başkanı Faruk Süren istifasını kabul etmemişti. İmparator o dönem için, "İlk tökezlemede verilen kararlar farklı olsa, 2020 yılında çok daha başka şeyler konuşuyor olurduk" dedi. Terim, kulüpte kalmanın tek yolunun şampiyonluk olduğunu ve bunu da başardığını da aktarıyor.
HER SENE AVRUPA KUPASI GELİYOR YA!
Terim, Türkiye'deki başarıların yeterli gelmediğini, herkesin gözünü Avrupa'ya çevirdiğini söylerken, "3 sene üst üste şampiyon olmuşsunuz ve 4.'sü için 1 puan yetiyor. Bu bile uzun süre tekrarlanmayacak bir başarı ama Türkiye'deki homurtuların nedeni, Avrupa'da bir kupa kazanılamamış olması. O zamanlar Avrupa'da her sene Türkiye'den biri şampiyon oluyor ya, sesler ondan" diyerek gönderme de yapıyor.
ÇOK YAKLAŞTIK AMA OLMADI
2000'den sonra Avrupa'dan kupa kazanılmadığını söyleyen Terim, "Galatasaray ile UEFA Şampiyonlar Ligi'nde çok yaklaşacak olsanız dahi, 2000'den sonra Avrupa'dan bir kupa gelmedi Türkiye'ye. Peki, bu eleştirilerin nedeni ne? Anlam veremiyor musun, her kazandığında bitecek mi sanıyorsun? Hayır, bu baskı ve başarı için verilen mücadele asla sona ermeyecek ama içten içe biliyorsun ki, seni 20 yıl sonra da ayakta tutacak ve motive edecek en önemli unsurlardan biri bu."
CHELSEA, BERLIN, MILAN MAÇLARI
İmparator, UEFA Kupası'na giden yolda Şampiyonlar Ligi gruplarında yapılan Chelsea (0-1, 0-5), Hertha Berlin (4-1) ve Milan (3-2) maçlarını anlatıyor. Chelsea'ye karşı alınan ağır yenilgiyi hak etmediklerini kaydeden Terim, "Biliyorum, çok yalnız hissettin. Çoğu kayıplarında yalnız kalacaksın zaten. Her zaman etrafında olanlar acısını, senden uzakta belki de seni sorumlu tutarak yaşayacak. Üzüntünü o kadar derinden yaşayacaksın ki, gelecek mutlulukları bazen göremeyeceksin" diyor.
UNUTULMAZ BİR KONUŞMA
Terim, 5-0'lık Chelsea yenilgisi sonrası takıma maç bitimi kampın devam ettiğini söylediğini belirtiyor ve "Florya'ya geçtiniz ve unutulmayacak bir toplantı yaptın. 48 saat sonra Bursa'da 8-9 rotasyonla üstün oynasan da maç 0-0 bitecekti" diyerek Hertha Berlin zaferini geçiyor. İmparator şöyle anlatıyor: "1-0 geri düşüp 4-1 kazandık. Almanya'da hala böyle bir sonuç almak kolay değil. Milan'ı da yenip UEFA'ya gideceğimizi söyledim."
HAGI VE POPESCU'YU OYUNDAN ÇIKARDIM
UEFA Kupası'na gidilen 3-2'lik Milan maçını anlatan Terim şu ifadeleri kullanıyor: "Söz verdik ama karşındaki de Milan. Kazansalar, Şampiyonlar Ligi'nde, 1 puana UEFA'da devam edecekler. Bizim kazanmaktan başka şansımız yok. İlk değişikliğinde takımın en büyük yıldızını alıyorsun yanına (Hagi), 4 dakika sonra savunmanın belkemiği (Popescu) geliyor kulübeye. Demek ki o gün öyle okumuşsun maçı. İnandığım gördüğüm şeyleri yapmadığım hiçbir şey olmadı diyeceksin. Merak etme 20 yıl sonra da aynısını söyleyeceksin."

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.