Öyle rahat kazandılar ki

Ağır sıklet boksörüyle, tüy sıklet boksorü maçı gibiydi. Volkan Demirel iki haftadır statta duşlar çalışmasa, “Ya ne yapacağız, eve nasıl gideceğiz terli terli” demezdi! Öyle rahat maçlar oynadılar

Lig maçında Beşiktaş'ın 3 ya da 4 kez gördüğüm, Fenerbahçe'de ise Lokomotiv Moskova maçında gördüğüm şekilde pozisyon vermeden, rahat bir maç izledim.
Pereira, "Çıkın, 3-4 saat, sıkı bir idman yapalım" demiş sanki. İdman maçı gibiydi, güle oynaya kazandı.
Fenerbahçe'de çok doğru bir değişiklik oldu. Alper, Nani, Volkan Şen... Üçü de çalım atabilen oyuncular, birbirleriyle yer değiştirebilirler. Arka taraf da sağlam. Volkan Demirel iki haftadır statta duşlar çalışmasa, "Ya ne yapacağız, nasıl eve gideceğiz terli terli" demezdi. Öyle rahat maçlar oynadı. Rakibin tehdidi altına girmeden tamamladı maçı. Ağır sıklet boksörüyle, tüy sıklet boksörü maçıydı. Tabii Antep'in de iki önemli oyuncusu maç içinde sakatlandı. Bir de sezon başına göre kadro kalitelerinin gerilemiş olduğunu gördük.
Pereira bu değişikliklere devam etmeli.
Benim köşe yazılarımı okuyanlar belki "Rıdvan Dilmen pek beğenmiyordu hocayı" diyebilir. Futbolda sisteme takılmayın diyenler olabilir ama ben takılıyorum. Bakın, sonuç ortada. 14 gol atan bir takıma dönüştü 4 maçta. Sebebi sadece sistem ve oyuncu tercihleri. Bir de Fernandao'ya, Cenk muamelesi yapmaya başladı, Van Persie'ye de Gomez...
Israr etti, Van Persie maçta oynayacağını bilerek geliyor artık stada. Öyle rahat bir maç çıkardılar ki bu şekilde, 2-0 geriye düşseler bile rahat kazanırdı.
F.Bahçe'nin topa sahip oranı arttı, topu kazanma süresi azaldı... Beşiktaş gibi oldu Fenerbahçe. Çok güçlü bir takım görüntüsü verdi. Beşiktaş ve Fenerbahçe de formda; iki takımın da hücumları kuvvetlendi. Fenerbahçe ligin ortasında bu sisteme dönebilseydi daha iyi durumda olabilirdi, kafa kafaya girilirdi. Şimdi 3 puan fark var.
Sezon başındaki şablon da yanlıştı.
Josef-Topal ikilisinin önünde Sow, Van Persie, Fernandao, Nani oynuyordu, büyük mesafeler açılıyordu.
Hücumcular ve savunmacılar diye ayrılıyordu.
Şimdi dört tane iyi hücumcuya yakın oynayan iki orta saha ve bekleri öne çıkan dörtlü savunma var.
Fark bu bence. Fenerbahçe, Molde maçı sonrası 'tok takım' haline geçtikten sonra az gol atan, az yiyen bir haldeydi. Şimdi ise en doğrusuna döndü. Pereira da bence, "Keşke daha önce buna dönseydim" diyordur, pişman olmuştur. Bakın, bu maçla "Çok kötü sezon geçiriyor" denilen Van Persie 14 gole ulaştı. 11'de çıktığı maç sayısı daha fazla olabilirdi.
Alper'in notu!
Alper Potuk bence harika bir yama.
Çok iyi bir sağ, sol açık mı? Değil, iyi diyebiliriz... Çok iyi bir iç mi? Değil. Çok iyi bir merkez oyuncusu mu, onu da diyemezsin.
Fakat her yere koyabilirsin, yama yapabilirsin. Taktik faul de yapabilir, top taşıyor. Bence Pereira hem Alper'i, hem Volkan'ı geç keşfetti. Alper hiçbir mevkiide 10 üzerinden 9 olmaz ama hepsinde 10 üzerinden 7'dir. Ne Nani'nin yerine koyarım, ne Podolski, ne Sosa, ne Oğuzhan... Her takıma da alırım ama, her yerde gönül rahatlığıyla kullanabilirsin. Bu arada ben Diego'nun faydalı olduğunu düşünmüyorum ama böyle de olmamalıydı.

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.