Zafer ayrıntılarda gizli

İstanbul'daki ilk maçın ilk yarısının uzatmalarında Bilic atılıyor. Rövanşta ilk yarının uzatmasında golü yiyor. Gol pozisyonuna bakın... Olcay rakibin önünü keseceğine 'hırsız' adımlarıyla kaçıyor

Hep aynı nakaratlar. Yıllarca böyle söylene söylene uyutulduk. Yıkılmadık, ayaktayız. Ezilmedik, yazık oldu, çok koştuk ama olmadı.
Daha bunun gibi bin türlü bahane.
Arkadaşlar dünkü maçtaki hedef ne... Şampiyonlar Ligi'ne kalmak. Kalındı mı, hayır. O zaman başarısızsınız. İstanbul'daki maç dakika 93+3 küsur. Beşiktaş'ın teknik direktörü Bilic oyundan atılıyor, Londra'da televizyon hep onu gösteriyor.
Ordusunun başında olmayan bir komutan tribünde.
Ordusu tribünde savaşıyor.
Fazla uzağa gitmeyin, üç gün evvel Soma için oynanan Süper Kupa maçı. Türkiye'nin iki büyük kulübünün başkanları disiplin cezası aldıkları için maça gelemiyorlar.
Bakınız bunları arka arkaya zincir şeklinde koyun, o zaman nerede başarısız, nerede hata yaptığınız anlarsınız. Futbolda hedef vardır, kazanırsan seni tarih yazar.
Ben ikinciyi, üçüncüyü yazanı hiç görmedim, hatırlamıyorum. Arsenal, Beşiktaş'a göre kalite olarak da, kumaş olarak da para olarak da daha iyi takım. Ama bakın başarılar hep ayrıntılarda gizlidir.
İstanbul'daki maçta uzatmalarda teknik direktör atılıyor. Dün geceki maçta ilk yarı uzatmalarında Beşiktaş golü yiyor.
Peki bu golü nasıl yiyor? Beşiktaş'ta oynayan Olcay diye bir oyuncu var. Arsenal hücum ediyor, Beşiktaş defansı adamlarını almış, hiçbir şey olmaz. Olcay golü atan Arsenalli oyuncunun yanından ufak ufak kaçarak orta sahaya geliyor. Yahu kardeşim 30 saniye sonra ilk yarı bitecek. Gol yemeden devreyi kapatman lazım. Hani kontraya gidip gol atmaya çalışsan tamam. Maç bitiyor ama o Arsenalli oyuncuyu bırakmış hırsız adımlarıyla kaçıyor.
Arsenalli oyuncu topu alıyor, yürüye yürüye golü yapıyor. Seyredin bakın televizyona. İşte başarı bu ayrıntılarda gizli.
Maçın hakemi futbolcular kadar koştu.
Ama Motta'ya ceza alanı içinde yapılan harekette takdir hakkını Arsenal'den yana kullandı. Aynı pozisyon Arsenal'in lehine olsaydı hakem ne yapardı?
Bir de Mustafa Pektemek'in pozisyonu var. Hakem burada da ev sahibi avantajını kulandı. Yoksa iki pozisyonda
da penaltı verilebilirdi.
FUTBOLCULARIMIZ AVRUPA'DA BADEM OLUYOR
Bizim futbolcularımız öyle gereksiz sarı kart görüyorlar ki teknik adamları da zor durumda bırakıyorlar.
Mesela 22. dakikada hakeme ısrarlı itirazdan dolayı Veli Kavlak sarı kart gördü.
Yahu kardeşim itirazını et, git. Ama bunun sebebi kim, bizim hakemler.
Hele bizim üç büyüklerde oynayanlar 15-20 dakika hakeme itiraz edebilir.
Onların ayrıcalığı var. Ama Avrupalı affetmiyor.
32. dakikada Oğuzhan bu sefer gereksiz bir sarı kart görüyor. Fazla uzağa gitmeyin. İki gün önceki Süper Kupa'yı yöneten hakem 10 tane sarı kart gösterdi. Neden kırmızıya dönemedi?
Hem cesaretini hem de kırmızıyı evinde unutmuştu da ondan.
Eğer kırmızı gösterirse bu hakem yarın hakemliği bitirecek, Merkez Hakem Komitesi'ne girecek. G.Saray ile, F.Bahçe ile kötü olmak ister mi? Bizim Türk hakemleri böyle pozisyonlarda cesaretli olamadıkları için Avrupa'da da futbolcularımız
badem oluyorlar.
YİNE TÜRK GİBİ DÜŞÜNELİM
Beşiktaş iyi mücadele etti ama gol noktalarında zayıflar. Mustafa Pektemek defansa yardım etmekten hücuma gücü kalmıyor. Bir tek Demba Ba var, o da nereye kadar. Siyah-beyazlılar maçı çözmek için gittiklerinde hücumda kafayla gol atacak adamları yok. Biz yine bir Türk gibi düşünelim. Beşiktaş iyi mücadele etti, ezilmedi. Sonuçta ne oldu, yenildi, Şampiyonlar Ligi'ne gidemedi. Hayırlı işler, bol güneşli günler.

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.