Nevriye Yılmaz, uzun süredir birlikte çalışan ve birbirlerini iyi tanıyan bir kadroya sahip olduklarını belirterek, "Topu çok iyi paylaşıyoruz, aramızda hiçbir şekilde ego savaşı yok, birbirimizi çok iyi tanıyoruz ve birbirimize çok iyi destek olup, açıklarımızı kapatıyoruz. Hiç kimsede ön plana çıkma endişesi yok. Bunlar ufak şeyler ama farkı meydana getiriyor" diye konuştu.
Nevriye Yılmaz, Dünya Şampiyonası'nda başarılı olmak için ellerinden geleni yapacaklarını anlatarak, şunları kaydetti:
"Hayal kırıklığı olmaması için çok çalışıyoruz. Ankara'da iki yıl önce olimpiyat oyunları elemelerinde güzel bir tecrübemiz olmuştu. Belki oynadığımız rakipler çok kuvvetli değildi ama kendi kıtalarının iyi takımlarıydı. Seyircimiz onlara karşı bizi çok iyi destekledi ve bize itici bir güç oldular. Seyircimiz, hem rakibi baskı altına alıyor hem de bizi motive ediyor. İnşallah seyirciler gelir ve bizi yalnız bırakmazlar."
Tecrübeli oyuncu, fiziki handikaptan dolayı savunma ağırlıklı oynadıklarını dile getirerek, "Fiziksel olarak diğer takımların gerisindeyiz. Özellikle iki ve üç numarada çok küçük kalıyoruz. Bu durum antrenörlerimizi savunma takımı olmamıza yöneltmiş olabilir. Bu nedenle savunmada iyi oynayarak bu açığımızı kapatmayı çalışıyoruz. Yıllardır böyle oynadığımız için alıştık" ifadelerini kullandı.
Şampiyonada mücadele edecekleri B Grubu'nda Fransa, Kanada ve Mozambik ile karşılaşacaklarını anımsatan Nevriye Yılmaz, şöyle devam etti:
"Fransa güçlü bir rakip. Avrupa basketbolunda İspanya ve Fransa'nın yeri çok farklı. İki takım açık ara önde. Fransa ile deplasmanda oynadığımız maçlarda hep başka faktörler devreye girdi. Kafa kafaya giden maçları hep bir veya iki basketle kaybettik. Şimdi bunun tersi olacağını düşünüyorum. Turnuvaya daha çok var. Taktiksel bazı etkenler olacaktır. İyi hazırlanırsak turnuvaya galibiyetle başlarız. Sonuçta bir ABD değiller. En azından dişimize göre bir rakip olduğunu düşünüyorum."
- "Spordaki sorunlar yöneticilerden kaynaklanıyor"
Nevriye Yılmaz, sporda yaşanan sorunların yönetimsel kaynaklı olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Sorunlar, yöneticiler arasındaki sürtüşmelerden kaynaklanıyor. Sporcuların arasında bir sorun yok. Özellikle kadın takımlarında böyle bir hava yok. Tabii ki bu bir spor, biri kazanıyor, diğeri kaybediyor. Daha önceki yıllarda kaybeden taraf hep Galatasaray'dı, bu sefer kazanan taraf Galatasaray oldu. Sporda her zaman bir tarafın kazanacağının garantisi yok. Yaşanan sorunlar yöneticilerin hırsından kaynaklanıyor ama bu gerginlik milli takıma veya oyunculara yansımıyor."
