Alkışlar ve gerçekler

Galatasaray şampi… Nasıl mı?
Ziraat Türkiye Kupası grup maçılarında gösterdiği performansla lig rotasyonuna giren Yasin Öztekin ve A2 Milli Takımı'nda attığı gollerle forma fırsatı bulan Emre Çolak ile... Hepimiz biliyoruz ki; Galatasaray'ın şampiyonluk kliplerinin başrolünde bu iki futbolcudan çok, Sneijder, Muslera, Burak, Selçuk ve biraz da Melo olacak. Sizlere soruyorum; çok değil Ocak ayında yolda görseniz, kaçınız Yasin'i tanırdı?
Peki ya, gelinen noktadaki; sezon başında kadro dışı bırakılmış Sabri ve kafasında futbolu bitirdiği iddia edilen Hamit'in katkılarına ne diyeceğiz?
Müsait ve pahalı futbolcu trasferlerinin puslu ikliminde, yani bir önceki sezonun devre arasında, zorla gönderilmeye çalışılan Chedjou'ya hiç girmeyelim.
Aklında kulüp başkanı olmaya dair hiçbir heves ve fikir barındırmayan, -hattaaday olduğunu kamuoyundan bir iki saat önce öğrenen bir başkan Yarsuvat'la.

O kulüp G.Saray imiş!
Durun, durun bitmedi… Hem de; Aysal ve birkaç kurumsal profesyonelinin, türlü stratejiyle gönderdiği Fatih Terim'in yardımcısı, Hamzaoğlu ile...
Gerçekten, inanılmaz ve tarifsiz bir başarı...
Bu kadarıyla bile, G.Saray'ı yere göğe sığdırmayabiliriz. Ya; gerçekler?
Aslında, yukarıdaki laf kalabalığının yerine, rahatlıkla; '3 büyük takımdan birisi şampiyon olacaktı, o kulüp de G.Saray imiş'' deyip geçebiliriz. Bu son cümle, üç büyüklerin sadece ikisinin kötü yönetildiği anlamına gelmiyor.
Umarım, G.Saray'ın yeni yönetimi de bu durumun farkındadır.
Keza; herkes onları önümüzdeki sezon yaşananlarla değerlendirecek

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.