Reyiz

Galatasaray, başkan ve yönetim değiştirmekten, hoca kovup yenisini getirmekten fazlasını yapmıştı; Kasımpaşa karşısında "kadro dışı" Sabri ilk 11'de, takımın en ışıltılı yıldızı Sneijder yedekte başlıyordu...
Dakikalar ilerliyor iki orta sıra takımının mücadelesi şeklinde geçiyordu maç. Muslera'nın kaleci vuruşuyla başlayan Kasımpaşa tehlikesi golle sonuçlandığında eminim ki pek çok spro servisi için, "G.Saray'da Yanal sesleri" tarzı manşetler hazırlanmaya başlamıştı.
Dün akşamki İstanbul derbisi, en başta, Melo'nun Galatasaray'ın gerçek yıldızı olduğunun bir kez daha ispatıydı. Sabri, maç eksiği falan dinlemeden, mevkisine Veysel'i, Tarık'ı alanlara, onları onbire koyanlara daha bitmediğini gösterdi.

Milli Takım'a çağrılırsa!..
Milli Takım'ın Brezilya maçı kadrosuna çağrılırsa, hangimiz şaşırırız. Hatta; Sabri, Gökhan Gönül'ün yerine ilk onbir çıkarsa, bu duruma "sürpriz" diyebilir miyiz? Yeni yönetim tarafından bu garabetin ve ayıbın sonlandırılmasına çok sevindim.
Galatasaray'ın beraberlik golü ofsayt mı, değil mi çok tartışıldı. Şurası kesin ki; Galatasaray'ın, tek forvet oynarken, gole en yakın olduğu senaryo, Burak'ın ofsayt sınırında (genelde de ofsaytta iken) debelendiği hücum etkinlikleri... Ya; o forvet Burak olmamalı, ya da Burak tek başına rakip savumanın önüne konulmamalı.
Son dakikada gelen golde ismi geçen tüm Galatsaraylı futbolcuları hatırlayalım; Sabri, Chedjou ve Umut...
Ne ironik değil mi? Kadro dışı kalan bir kaptan, gönderilememiş bir yabancı ve yedek golcü!