Napıyomuşuz?

Haziran ayının başıydı. Mustafa Denizli'yle yollarını ayıran Beşiktaş'ın başına Alman teknik direktör Bernd Schuster'i getirdi başkan Demirören ve yönetimi.
Kimsenin bir itirazı yoktu bu isme. Herkes, 51 yaşındaki hocanın ağzının içine bakıyordu, kimleri isteyecek diye. Ve operasyon başladı...
Haziran ayının ortasıydı... Atatürk Havalimanı'nda izdiham yaşanıyor. "Ne oluyor burada?" dediler. Bir baktık ki kapıdan Quaresma çıktı, üzerinde Beşiktaş formasıyla! Aradan bir ay geçti... Mekan yine Atatürk Havalimanı, yine bir izdiham... "Bugün ne var?" dediler.
Bu kez de kapıdan Guti çıktı. Onun da üzerinde Beşiktaş forması! Yönetmenliğini Schuster'in yaptığı, Quaresma ve Guti'nin başrollerini paylaştığı "Kartal 2011" vizyona girmişti. Kapalı gişe oynuyordu, sadece siyah-beyaza gönül verenler değil, renkli rakipler de gizli gizli İnönü'de Beşiktaş'ı izlemeye gidiyordu.
Ama Türkiye'nin gerçekleri hiç değişmiyordu.
Meyve veren ağaç taşlanıyor, hatta baltalanıyordu inceden inceden.

Kıyamet içerde koptu
Buna bir de 'Alman inadı' eklenince, "Evdeki hesap, çarşıya uymadı" doğal olarak. Hemen ikinci operasyon için düğmeye basıldı.
Akatlar'da Beşiktaş'ın basketbol maçını izliyordum.
Bir baktım salondan içeri Quaresma önderliğinde Almeida, Simao ve Fernandes girdi.
Onların da üzerlerinde Beşiktaş forması! Eğri oturup, doğru konuşalım.. Bu yıldızları renkli rakipler alsa, 'kıyamet' kopardı dışarıda...
Beşiktaş aldı, kıyamet koptu; ama içeride! Olmadı, bir türlü havalanamadı Kartal.
Fatura da Schuster'e kesildi! Kartal'ın direksiyonundaki şöför gitmişti. Ama önemli değil, çünkü arabadaki 5 kişinin de ehliyeti vardı ve hepsi de iyi şoförlerdi. Şimdi onları, Mourinho'nun deyimiyle "genç ve idealist bir Türk teknik adam" yönetiyor.
Tayfur hocanın işi inanın kolay değil. Niye mi?
Kalan 8 lig maçının hepsini kazansa, üstüne Türkiye Kupası'nı kaldırsa bile seneye bu takımı ona teslim etmek istemeyecek "Yıldızların ağırlığını taşıyamaz" diyecekler.
Taşır sayın yetkililer, taşır... Sizler de o koltuklara oturana kadar neler yaşadınız bir düşünün, bu yüzden yeni sezon için teknik adam aramaktan vazgeçin artık.
Sakın, "aramıyoruz" demeyin; komik olursunuz...
Tıpkı bizler gibi 'Türk'lere inanın artık!
Ama Ertuğrul Sağlam'a yaptığınızı da yapmayın!
Demek ki napıyomuşuz?
Bi daha yapmıyomuşuz!