Saygı duruşuna geçecekler

Herkesin saygı duyduğu, kazanmak için her şeyini ortaya koyan, tavrı olan, tempolu ve sahada savaşan bir takım yaratmak istiyoruz. 2010-11’den önce şampiyon olabilecek bir kadro bıraktım. Hep saha içinde kaldım. Çalıştığım hiçbir kulüpte sorun yaşamadım, sadece bir kişi hariç

Trabzonspor Teknik Direktörü Ersun Yanal, imza attıktan 8 gün sonra Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri'nde basın toplantısı düzenledi. Yanal, "Nasıl bir oyun tarzı benimsediğimi biliyorsunuz. Trabzonspor oynayacağı futbolla fark yaratacak ve ligin içinde bir renk olacaktır. 90 dakika oyunu bırakmayan, rakibine ve kendisine saygı duyan, sonuna kadar mücade eden, tempolu ve keyif veren, her şeyiyle kazanma istediğini taraftarlara hissettiren bir takım olacağız" ifadesini kullandı.
EL ELE VERMELİYİZ
Geçtiğimiz hafta düzenlenen imza töreni sırasında hasta olduğunu da ifade eden Yanal, şu ifadeleri kullandı: "O gün Trabzon'a geldim ve rahatsızdım. Ateşim vardı. İmza töreninde basın toplantısı beklentisi vardı ancak biz imza fotoğrafı için oradaydık. Trabzonspor taraftarlarına izleteceğimiz takımla ilgili yaptığımız çalışmaları zamanla herkese aktaracağız. Trabzonspor'un başarısı için, taraftarlar, bizler, oyuncular hep birlikte yürüyeceğiz. Tek başına başarı elde edemezsiniz. Birlikte yürüyeceğimiz bu yolda omuz omuza olmamızı bekliyorum." Yanal, derin bir kadroya sahip olduklarını belirterek, "Milli takımlarımızda oynamış yetenekli oyuncularımız var. Ancak 9 futbolcumla çalışamadım. Çalışamadığım oyuncular içerisinde tanıdığım isimler de var. Genç, yetenekli ve istediğim oyunu oynayabileceğimiz bir takımla çalışacağız. İhtiyaçlarımızı belirleyecek paylaşımları önümüzdeki haftalarda yapabileceğim. Mücadele içinde olacak bir takımımız olduğunu düşünüyorum. Taraftarın istediği bir takım sahada olacak. Ancak 14 puan kaybımız var. Bunun telafisi için hep birlikte yürümeye ihtiyacımız var." Yanal, bir gazetecinin, "Trabzon'da çok kısa sürede 5 teknik adam değişikliği yaşandı. Bunu bilerek geldiniz, nasıl bir duygu?" şeklindeki sorusuna şöyle cevap verdi: "İstikrarlı bir tutarlılığın oluşması gerekiyor. Trabzonspor camiasının beklentisini ve bu duruşu ortaya koymanın vaktinin geldiğini düşünüyorum. Bunun için büyük uğraş vereceğiz. Herkesin saygı duyduğu, kazanmak için her şeyini ortaya koyan, tavrı olan bir takım yaratmak istiyoruz. G.Saray maçıyla başlayacağız."
2010-11'DE YOKTUM
Yanal, bir gazetecinin, "2010-11 sezonu şampiyonluğu ve sonrasında birçok konu var. Ersun hocanın ismi Trabzonspor'da anılmaya başladığında bu sürecin içine çekildiniz. Stadyumdan koşarak ayrılmanız çok tartışıldı. Bu konularla ilgili ne söyleyeceksiniz?" sorusu üzerine, şu ifadeleri kullandı: "Ben bu süreç içinde hep saha içinde kalmaya çalıştım. Saha dışına çıkmadım. Saha içini konuşmaya ve bunu yorumlamaya gayret ettim. Oyuncularımı da aynı saha içinde tutup oradaki işi yapmaya odaklandırdım. Bu sürecin hiçbir yerinde yer almadım. Fiziksel olarak da yer almadım. Ya çalışmıyordum ya da TFF'de görev yapıyordum. Bana 2008'de göreve geldiğimde sorulmayan sorular şimdi soruluyor. Trabzonspor'un benimle olan ilişkisi hiçbir zaman kötü olmamıştır. Sıcak ilişkilerimiz her zaman devam etti. Trabzon'da düzgün ve mutlu yaşadım. Giderken şampiyon olabilecek bir takım bırakmıştım. Bunu çok iyi biliyorum."

SADECE BİR KİŞİ

Yanal, Fenerbahçe tribünlerinin bir bölümünün görevden ayrılmasının ardından da kendi lehinde tezahüratlarda bulunmasıyla ilgili olarak ise şöyle konuştu: "Çalıştığım kulüplerde hep çözümün bir parçası olmaya çalıştım. Burada da aynı olacak. Sorunun parçası olmaktan yana tavır koymam. Hiçbir başkan ve yöneticiyle bir sorun yaşamadım. Bir kişi hariç. Süreci siz yaşadınız ve biliyorsunuz. Bunu konuşmanın bir anlamı yok. Benim için mutluluk, mutlu olacağımı düşündüğüm yerde olmaktır. Bu benim işim ve hayatımı şekillendirdiğim işte mutlu olduğum yerde olmak istiyorum. Mutlu olmayacağım hiçbir yerde olmadım. Futbolu seviyorum. Bu mutluluğu yaşıyorsam bir şeyleri başarmışımdır. Kontrolümde olmayan şeyleri sorgulamak istemiyorum. O dönem çalıştığım kulübe hizmet etmek görevimdi. Burada da mutlu olmaya gayret edeceğim. Mutluluğu tüm ekibime ve sizlere de aktarmaya çalışacağım. Çalıştığım o dönemde mutlu oldum, burada da mutlu olmak istiyorum."

KAVGA DA EDERİM
Yanal, geçtiğimiz sezon Avni Aker Stadı'nda oynanan Trabzonspor-Fenerbahçe maçında sahayı koşarak terk etmesiyle ilgili olarak da şu ifadeleri kullandı: "Avni Aker'de o gün gergin bir ortam vardı. Maç öncesinde galip gelmemiz halinde saha içinde kalarak provokasyon algısı yaratmak istemediğimizi konuştuk. Cesaret, güç ve kuvvet böyle durumlarla ölçülmez. Gerektiği zaman kavgayı yapabilecek yüreğim ve cesaretim de var. Ama futbolda tartışma ve kavga içinde hiç olmadım. Oradaki provokasyonun içinde olmak hiç istemedim ve olmadım da."

GENÇLER ÖNEMLİ
Yanal, altyapıya her zaman önem verdiğini de ifade ederek, "Altyapıdan çok oyuncu gelecek. Genç oyuncularla her zaman birlikte olacağız. İdmanlarımızda olacaklar. 'Enkaz devraldım' gibi bir söylemim olmadı. Takımın kadrosu yeterli, iyi bir kadro var" dedi.

BİZ SAHADA KALALIM

Yanal, "2010-11'de bu takım şampiyon oldu mu?" şeklindeki sorusuna da şöyle cevap verdi: "Biz teknik adamların sahanın içinde kalıp saha dışını yönetmeye kalkmamamız gerekir. Bizim için bunlar oldukça zararlı konular. Biz sahanın içerisinde görevliyiz. Sahanın içerisindeki performansı oluşturacak odaklanmayı gerçekleştirmeliyiz. Bizim için önemli olan saha içindeki organizasyonu yönetmek. Bunun dışındakiler teknik adamlar olarak bizi ilgilendirmez. Ben o sezon öncesi Trabzonspor'dan ayrılırken şampiyon olabilecek bir takım bıraktım. Ondan sonrası beni hiç ilgilendirmiyor."
KALECİ ALMAYACAĞIZ
Yanal , "Avrupa'da da avantajlı bir konumdayız. Türkiye Kupası yeni başlayacak. Ligde ise puan farkı fazla değil. Her takım kırılabilir. Bunu tek başıma yapamam. Herkesin desteğini bekliyorum. Kaptanımız Onur'un bir sakatlığı var. Fatih'le devam ediyoruz. Herhangi bir kaleci alınması görüşünde değilim" ifadesini kullandım.
MUSTAFA YUMLU VE ZEKİ AFFEDİLMİYOR
Bu oyuncularla ilgili idari bir karar var. Buna saygı duyuyorum. Şu anda af konusu düşünülmüyor. Gündemimizde böyle bir şey yok. Bunun dışında kadronun ihtiyaçlarını belirlemeliyiz. Ancak oyuncuları tanımak, karakterlerini iyi anlamak ve eksikleri buna göre tespit etmemiz gerekiyor. Bourceanu'yu izleyeceğiz.
Yunus Emre SEL

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.