Spor yazarları Fenerbahçe-Başakşehir maçını değerlendirdi
- Fenerbahçe Galerileri
- Giriş Tarihi: 26 Ocak 2020 Pazar , 08:00Güncelleme Tarihi: 26 Ocak 2020 Pazar , 08:05
Süper Lig'in 19. haftası nefes kesen bir mücadeleye sahne oldu. Zirve yarışını yakından ilgilendiren karşılaşmada Fenerbahçe sahasında konuk ettiği Medipol Başakşehir'i Max Kruse ve Vedat Muriç'in golleriyle 2-0 mağlup etti. Spor yazarları da sarı-lacivertli takımın yıldız ismini ön plana çıkardılar. İşte o dikkat çeken yorumlar...
ERMAN TOROĞLU - TEŞEKKÜRLER
Bunu çok net söyleyebilirim. F.Bahçe'yi bu yıl ilk defa bu kadar iyi gördüm. Hele ilk 45 dakika kusursuz. İkinci yarı biraz müsaade ettiler Başakşehir'e sonra gene tempoyu yakaladılar ve maçı net bir şekilde kazanmayı hak ettiler. Özellikle kötü oynayan futbolcu yoktu. Peki artı iyi oynayan kaç kişi vardı. Mesala Kruse, mesela Gustavo.. Pek gözükmedi gibi geliyor bazılarına ama Ozan müthiş faydalı oynadı. Dirar bir büyük defans hatası yaptı ama onun haricinde müthiş oynadı. Fizik olarak da F.Bahçe bayağı iyi. Zaten kötü mücadele etmiyorlardı ama iyi oynamıyorlardı. Pekti şimdi ne oldu da böyle oynuyorlar? Takım, klasik kadrosuna neredeyse kavuştu. 1-2 oynama dışında hemen hemen aynı kadro ile çıkıyorlar.
Başakşehir için bunların hiç birisini yazamayacağım. Nasıl bu kadar galibiyet alarak buraya geldiler, anlamak mümkün değil. Tabii büyük bir dezavantajları var, kadroları yaşlı. Her şeyde olduğu gibi sporda da genç olmanın büyük faydaları var. Çok koşar ve mücadele edersen, o zaman kaliten meydana çıkar. F.Bahçe kadrosu da bazı şeylere müsait kadroydu. Ama bunlar söylendiğinde bazı F.Bahçeliler kabul etmediler.
Her zaman transfer yaparak takım olunmuyor. Takım olmak için bazı şeyler lazım. Beşiktaş teknik direktör değiştirdi, yerde... Başkan ile teknik adam arasında 'Dönülmez akşamın ufkundayım'ın senaryosunun oynandığı G.Saray'da, şampiyonluk havası yavaş yavaş azalacak. Eğer bu tarz oynamaya devam ederse, F.Bahçe'nin üstüne bundan sonra çıkamazlar puan cetvelinde şampiyonluktan da bahsedemezler. Çok mücadele ettiler, çok koştular, birbirlerine yardım ettiler, iyi futbol oynadılar, iyi sonuç aldılar. Her şeye rağmen keyifli bir maç izledik. Teşekkürler F.Bahçe'ye.
"HAKEM BÜYÜK BİR YANLIŞTAN DÖNDÜ"
Hakem, ilk yarıda verdiği penaltı ile VAR'a giderek büyük bir yanlıştan döndü. Burada hakem mi "Ben VAR'a gideyim" diye yukarıyı ikaz etti, yoksa Ali Şansalan mı onu VAR'a çağırdı; merak ediyorum. VAR zaten bu işler için var! eğer F.Bahçe böyle bir penaltı ile kazansaydı, bugün neler yazmış olacaktık. Başakşehir'in bundan sonra çok merak ediyorum neler yapabileceğini. Bizi çok üzen Elazığ depreminden sonra hiç olmazsa F.Bahçe, güzel futbol oynayarak bizi 2 saat kadar da olsa bu üzüntüden uzaklaştırdı.
EMRE BOL - EZDİ GEÇTİ
Fenerbahçe böyle savaşsın, böyle mücadele etsin, inanın yenemeyeceği takım yok. Şampiyonluk yarışındaki iki takımın hangisinin daha çok şampiyonluğu hak ettiğini gösteren bir karşılaşma oldu. Bir tarafta spor medyasının yere göğe sığdıramadığı Başakşehir diğer yanda yerin dibine sokulan Fenerbahçe... Aslında Kadıköy ve deplasman performansı göz önüne alındığında Fenerbahçe'nin eleştirilmesi çok normal. Zira şampiyonluk hedefleyen takımın içerde dışarda oyununu kabul ettirmesi gerekiyor. Sezon başından bu yana Ersun Yanal'ı çok eleştirdim.
"BÖYLE OYNA, MÜCADELE ET CANIMI YE"
Şimdi hakkını verme zamanı... Dersini çok iyi çalışmıştı. Önce Tolga'yla başlayarak Visca'yı etkisiz hale getirdi. Sonra yaptığı değişiklerle Başakşehir takımının fişini çekti. Dakikası dakikasına düşünülmüş, hesaplanmış bir taktikle... Başakşehir 1 dakika dahi nefes alamadı nefes! Gelelim yine çok eleştirdiğimiz Max Kruse'ye... Böyle oyna, mücadele et canımı ye güzel kardeşim. Zaten senden beklenen bundan başkası değildi. Biz dün gece BundesLiga'da ki Kruse'yi izledik. Skor yapması gereken oyuncular ağırlıklarını koyduğunda hemen fark ediliyor.
Kaleci Altay'dan en önde oynayan Vedat'a kadar herkes inanılmaz mücadele etti. Bu şampiyonluğu hak eden bir takımın ayak sesleridir. Sanki sol bek varmışçasına, sanki stoper oynuyormuşçasına... Ve sanki limit arttırımı kabul edilmişçesine! Önümüzdeki 3 hafta kayıpsız atlatılırsa bu yolun sonu şampiyonluk olur. Deplasmanda bu futbol oynanabildiği gün bazı şeyleri daha net konuşabiliriz
REHA KAPSAL - HIZLI VE SALDIRGAN
Fenerbahçe, iç sahadaki güçlü oyununu Başakşehir'e karşı da çok rahat bir şekilde kabul ettirdi. Ön alan baskısını iyi yapan, rakibini geriye iten, agresif; bu baskıyı da birbirlerini kontrol ederek saha içindeki yerleşimleri de doğru paylaşarak başarılı bir şekilde uyguladı. Özellikle rakibini fiziksel olarak ezdi. Buradaki en önemli parametre, tekrarlı sprint kalitesi çok yüksek bir takım Fenerbahçe. Özellikle oyunu domine ettiği ilk yarıda, final paslarını ve son vuruşları olumlu bir şekilde sonuçlandırsaydı; ilk yarıda farklı bir sonuçla içeri girerdi.
"KRUSE GELDİĞİNDEN BERİ EN İYİ OYUNUNU OYNADI"
Fenerbahçe saha içi organizasyonunda, hücumda ve savunmada birlikte hareket ederek çok doğru bir şekilde sahaya yerleşti. Bu da rakibine göre oyun kalitesini çok net ortaya koydu. Kruse, geldiğinden beri en iyi oyununu oynadı, çok iştahlıydı. Öne doğru hızlı hareket etti. Hem topla yaptığı driplingle hem de dikine attığı paslarla takımını öne taşıyan; hem de hücum çeşitliliği sağlayan en temel oyuncuydu. Maçın genelindeki en temel fark, topu koşturan Fenerbahçe; topun ve rakibin peşinden koşan ise Başakşehir'di.
Fenerbahçe'nin yaptığı set hücumlarında Vedat iyi niyetiyle hücumda sağ ve sol çizgiye çok hareketleniyor. Aksine bu topları Vedat'a getirmeliler. Başta Kruse ve Rodrigues olmak üzere. Fenerbahçe'nin, oyunun içindeki hızıyla, top rakipteyken baskısıyla öne doğru oynamasındaki en büyük etkenlerden biri de; pasın hızının süresi ve oyun hareketliliğiydi. Bunun sonucunda da 'hızlı ve saldırgan', izleyenlerin gözlerinin de pasını silen, çok başarılı ve keyif veren mükemmel oyun oynadı.
DR. GÜRKAN KUBİLAY - EN İYİ FENERBAHÇE
Başakşehirli oyuncuların 5 dakikada yaptığı 3 kartlık faule baba şefkati ile yaklaşan Fırat Aydınus'tu maç başının adamı. Ki aynı şefkati 26. dakikada Topal'dan da esirgemiyordu. Ön alanda basan F.Bahçe, alışmaya başladığı "Vedat orta, Kruse kafa" formülü ile önce hızlı hücumda Garry şutu ile sonra golü aradı. F.Bahçe önde bastıkça Başakşehir nefes alamadı. Dirar soldan ortalıyor, Garry ceza alanı dışından vuruyor, Tolga 2 kez kötü vuruyor, F.Bahçe her atak versiyonunu deniyordu. Başakşehir'in 22 dakikada bulduğu tek pozisyon Dirar'ın hatalı geri pasındandı. Altay, Visca'ya geçit vermiyordu. 35'e kadar Başakşehir'in duran top dışında geleceği yoktu. Kruse istekli, Jailson-Serdar çabuk ve çok iyiydi.
"MAÇIN EN KÖTÜSÜ AYDINUS"
Isla kenardan Tolga'nın kafasına atıyor ama Tolga atamıyordu. Kornerde Gustavo'yu kaleci engelliyordu. Çok iyi oynadığı, rakibi aciz duruma düşürdüğü 45 dakikada tam 21 orta, 12 şut, 4 korneri vardı ama golü yoktu ev sahibinin. Maçın en kötüsü Aydınus, olmayan penaltıyı çalacağım diye F.Bahçe'nin pozisyonunu da keserek ilk yarının adamı oluyordu. 2. yarı ilk 10 dakika biraz daha dengeli başladı oyun. F.Bahçe çıkarken çok top kaybı yapıyordu, Ozan kötüydü, Garry ise fırsatçı ve 2 pozisyona giren. 62'de Ferdi -Tolga hamlesi geldi. Meyveyi verdi. Maçın en iyisi Kruse driplingle gitti, Vedat stoperi çarşıya götürürken golünü attı. Topal-Aleksiç hamlesi geldi. Gol sonrası pozisyon bulan yine F.Bahçe idi. Seyirci katkısı ile coştular. Robinho-Mahmut ile riske girdi Okan hoca. Ama F.Bahçe kalesinde daha çok oynanmaya başladı oyun. Ama kontra silahı vardı Fener'in. Kruse getirdi, Garry kovaladı ve Vedat'a attırdı. Bu sezonki en iyi F.Bahçe rakibini ezdi, kazandı.
ZEKİ UZUNDURUKAN - BÜYÜK OYUN
Fenerbahçe, taraftarının müthiş desteği ile maça daha coşkulu başlayan taraf oldu. Vedat Muriç'in Max Kruse'ye 'al da at' diye gönderdiği pasa Alman oyuncu o kadar kötü vurdu ki... Sonrasında Gary Rodrigues'in kaçırdığı net pozisyon... İlk 10 dakika adeta göz açtırmadı Fenerbahçe, Başakşehir'e. Sonraki dakikalarda oyunda dengeyi kurdu Başakşehir. Ama bu çok kısa sürdü. Fenerbahçe uyguladığı şok presle tekrar sazı eline aldı. Fenerbahçe sol kanadı çok iyi kullandı ilk yarıda. Tolga, Rodrigues, Muriç rakip kaleyi şut bombardımanına tuttu. Sarı lacivertlilerin büyük baskısı ile geriye yaslanmak zorunda kalan Başakşehir, kontrataklarla gol bulmaya çalıştı. Ama onlar da yakaladıkları pozisyonların final paslarında etkisiz kaldı. Max Kruse dün şahane bir futbol ortaya koydu; takımını bir maestro gibi yönetti.
"VISCA EN ETKİSİZ MAÇLARINDAN BİRİNİ OYNADI"
Başakşehir orta sahasını hiç bu kadar silik görmemiştim. Topu alan her Fenerbahçeli futbolcu, direnç görmeden adeta elini kolunu sallaya sallaya Başakşehir kalesine gitti. Mert ilk yarıda 3 süper kurtarış yaparken; bu kadar baskılı oynayan, rakibini ezen Fenerbahçe'nin gol bulamaması da enteresandı. VAR'ın uyarısı ile penaltının iptal edilmesi de doğruydu. İkinci yarıya da tahrip gücü yüksek futbolla başlayan yine Fenerbahçe idi. 60'tan sonra Fenerbahçe'nin baskısını kıran Başakşehir, rakip kalesine gitmeye başladı. Ancak Başakşehir'in en büyük hücum gücü Visca, en etkisiz maçlarından birini oynadı.
Maçın en iyisi Max Kruse nefis bir golle Fenerbahçe'ye hayat verdi. Vedat Muriç farkı getirdi. Fenerbahçe şampiyonluk yarışındaki en büyük engellerden birini 3 puanla aşarak büyük bir öz güven kazandı. Dün Fenerbahçe, büyük oynadı ve kazandı...