Aysal'ın her istediğini yapan bir yönetim

Yılmaz Şenol'a konuşan Levent Tüzemen, "Başkan 'Güven tazelemek istedim, arkadaşlarım yoruldu' dedi ama bence Ünal Aysal her istediğini yapan bir yönetim oluşturuyor" dedi

Ünal Aysal'ın kongre kararı alması doğru bir karar mıydı?

Çok düşündüğü bir konuydu. Bana göre gereksiz bir karardı.
Neden?

Sonuçta yılını tamamlamak adına bu yöneticilerle de beraber devam edebilirdi. 2998 oy almış bir başkanın oluşan yönetiminde herkesin katkısı var. Galatasaray akl-ı selim büyüklerinin büyük bir katkısı vardı o listenin oluşumunda. Liste içinde başkan adayı konumunda, yıldız adayı olabilecek konumda olan lider vasıflı insanlar da vardı. Sayın başkanın göreve geldikten 6 ay sonra işi tamamen 'kurumsallaşma' adına profesyonellere devretme düşüncesi yönetim içinde ciddi bir rahatsızlık oluşturdu. Galatasaray'da o profesyonellerin işini görecek kişiler de vardı. Dolayısıyla şu rahatsızlık da gündeme getirildi; "Sayın başkan, bu kadar çok profesyonellere görev veriyorsunuz, mali kurulda hesabını bizler veriyoruz. Onların yapacağı hataların bedelini biz niye ödeyelim? Kaldı ki bizim içimizde yönetici kimliğinde onların işilerini yapabilecek çok adam var" dediler.
Refik Erkan'ı bile sildi
Başkan tabi belki bir iş adamı olarak, belki de karakter olarak çok fazla eleştiriye tahammülü olan bir insan değil. Dolayısıyla bunlarla çok fazla sürtüşme yaşadı. Kendisini dahi bu başkanlığa hazırlayan insanların başında Refik Erkan var, onunla bile yollarını ayırdı. Kabul etmemiz gerekir ki itiraz istemeyen bir yönetim oluşturdu. Yani yıldız, lider ve hiperaktif yöneticilerden kurulu yönetimi bozdu. Daha çok mülayim, kendisine "Evet, haklısınız" diyen insanları göreve getirdi. Ama ortada bir gerçek var, sayın başkan şunu söylüyor; "Güven tazelemek istedim' veya "Arkadaşlarım yoruldu" diyor. Bunun ikisi de tamamen bence doğru değil. Bu kongreye 'kulp' takmaktan başka bir şey değil. Kendisi tamamen kendinin yönetebileceği, kendine itirazların olmayacağı, çatlak seslerin çıkmayacağı bir yönetim oluşturdu. Ama ilk yönetimle iki şampiyonluğu var, yeni yönetimle ne yapacağı soru işareti.
Peki tepki ayları başlar mı?

Yönetim içinde tepkiler olmayabilir ama bir gerçek var ki her ne kadar o yönetim kurulu öyle olsa dahi dışardaki herkes, Galatasaraylılar mutlaka yönetime hakimdirler. Yani görevden ayrılan yöneticiler de hakim olacaktır. Çatlak sesleri başarılar örter. Başarı geldikçe, sorunlar omadığı sürece Ünal Aysal ve yönetim devam edecektir. Ama gerçekten hem yönetim olarak zafiyet gösterirler hem de başarı konusunda zafiyet yaşarlarsa bence seçime gideceklerdir.

2998 kendi oyu değil!
Peki bu seçim 1 yıl için mi 3 yıl için mi?

Kabul edelim ki tüzük gereği 11 aylık bir süreleri var. Ama sayın başkan 3 yıl diyor. G.Saray başarılı olursa 3 yıl devam eder mi etmez mi bilmiyorum. Galatasaray'da günler, haftalar ve aylar çok uzundur. Ne kararın ne zaman çıkacağı hiç belli olmaz. Yani sayın başkan kendi 2998 oy aldı ama bu G.Saray ailesinin verdiği bir karar. Bu kendisinin reel oyları değil.Yani G.Saray'da o gün oy atan insanların oy gücü. Başkan yapmadılar, muktedir hale de getirdiler. Ancak kabul edelim ki bu seçimde 1500-2000'in altında insan gelirse belki seçilir, başkan olabilir ama muktedir olamaz. Onun da sancıları çok fazla olabilir. Yani şöyle denir; O gelmeyen insanlar bu G.Saray'ın listesine sıcak bakmıyorlar demektir. Bu durum G.Saray içinde güven erozyonunu da yaratabilir. Her şey başarıya endekslidir. Başarıya ulaşmış bir yönetimi değiştirmek ne kadar doğrudur bunun zaten sevaplarını da günahlarını da verecek kişi başkan Aysal'dır.
Mutfakta çalışmak başka

Yönetim listesindeki isimleri tanıyor musunuz?

Ben de bir Galatasaray kongre üyesiyim. Bu listenin içinde çok değerli arkadaşlarım ve büyüklerim var. Tanımadığım kişiler de var. Belki kendi iş dünyasında çok başarılı isimlerdir ama 'kulüp refleksini' gösterme adına tecrübeli olmak, mutfakta çalışmak gerektiğini düşünüyorum. Bu listede mutfakta çalışan isimlerin olabileceğini düşünemiyorum. Tecrübeli insanlar Mehmet Cibara gibi çok başarılı olmuş voleybol şube yöneticisi olan, Sedat Doğan gibi, Mete İkiz gibi kendi alanında başarılı olmuş ilk kez yönetime ciddi bir şekilde giriyor. Özkan Olcay, Futbol Federasyonu Başkanlığı yapmış çok değerli bir insan ama kabul edelim ki Galatasaray'da herkes görev almak ister. Ama Galatasaray'da görev alınmaz görev verilir. Bu arkadaşlara görev verilmiştir. Dilerim bu 'mülayim yönetim' Ünal Aysal'ın gönlüne göre olur, başarılı olur. Eğer sıkıntı yaşarsa zaten Galatasaray camiası tepki konusunda hiç beklemez, anında gösterir.
Röportaj: Yılmaz ŞENOL

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.