Rapora bire bir bağlı kalmadık

Şike operasyonuna ilişkin sportif cezaları veren Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'nun Trabzonlu üyesi Yusuf Reha Alp, NTV Spor Radyo'ya verdiği demeçte, kararları nasıl aldıkları konusuna açıklık getirdi. İşte Alp'in açıklamaları: "Dün (önceki gün) öğlen 16.00 gibi başladı toplantı ve gece 02.30'da bitti. Spor programlarının bitmesi, gazetelerin basılmasını beklememiz gibi bir gündemimiz yoktu. Oy birliğiyle alınamayan kararlar üzerinde uzun süreli tartışmalar yaşandığı doğrudur. Kurulda çoğunlukla aynı görüşte olmadığım için, görüş belirtmemin bir önemi yok.
ÖNYARGILI DEĞİLDİK
Kişilerin eylemlerinin kulüpleri bağlamaması noktasında, kuruldaki diğer arkadaşlarımla aynı düşünmüyorum. Ama çıkan karara herkesin saygı göstermesi gerekir. Çıkan karar 'Fenerbahçe hakkında ceza tayinine yer olmadığına...' kararıdır. Kuruldaki 7 kişi 1 Mart'ta göreve geldi ve iki aydır evini-çocuğunu bıraktı ve doğru kararı verebilmek için elinden geleni yaptı. Kimse oraya 'Fenerbahçe'yi cezalandıracağım' ya da 'aklayacağım' diye gelmedi. 7 erkeği iki ay bir yere kapatırsanız, mutlaka tartışmalar çıkacaktı; çıktı da ama kimsenin niyetinden, kimsenin şüphesi olmasın.
TALİMAT NEYSE UYGULANDI
Talimatla hareket ettiğimiz iddia ediliyor. Evet talimatla ama disiplin talimatıyla. Çoğu karara muhalefet ettim ama bu durum ne onların kararının yanlış olduğunu da benim her düşüncemin doğru olduğunu da göstermez. Etik Kurulu raporları mütalaadır, bağlayıcılığı yoktur ama önemlidir. Neticede değişmeyen tek kuruldur Etik Kurulu. Raporuna bire bir bağlı kalmadık, onlarla uyuştuğumuz taraflar da vardı, uyuşmadıklarımız da.
Ama faydalandık. İbrahim Akın'ın işlediği suçun karşılığı yeni disiplin talimatına göre ömür boyu mendir. Eski talimata göre ise 3 yıl hak mahrumiyetidir. Böyle durumlarda talimatnamenin ilgili yaptırımlarının hangi hali tanık lehineyse o uygulanır.
PARAYI VEREN BELİRSİZ
İbrahim Akın'a verilen cezanın karşı tarafında bulunan Yusuf Turanlı lisanssız menajerdir ve federasyonun kurulu tarafından cezalandıramaz, kendisini ancak adli makamlar cezalandırır. Yusuf Turanlı'ya da parayı Ahmet Çelebi'nin verdiğini düşündüğümüz için, Ahmet Çelebi'ye de ceza verdik. 'Ahmet Çelebi'ye parayı kim verdi?' derseniz; işte orasını bilemiyoruz. UEFA'nın disiplin kurulu ve tahkim kurulumuzun, verdiğimiz kararları beklediğini biliyoruz. Tahkim süreci olursa ve o aşama da tamamlanıp dosya kesinleşince UEFA'ya iletilecektir kararlar. Ne karar çıkarsa çıksın, birileri memnun olmayacaktı. Ama belki de şimdi hiç kimse memnun değil; onu da bilemiyoruz. Yüzde yüz kişilerle kurumları ayırma gibi bir niyet olsaydı; Aziz Yıldırım'a da ceza verilir 'kişiler ayrı, kurumlar ayrıdır' da denebilirdi.