İnanın çocuklar En büyük hedefi Şampiyonlar Ligi olan Chelsea karşısında işimiz kolay değil Futbolcular ve taraftarlar sabırlı olmalı Sakin ve kontrollü bir oyun oynamalıyız
KADIKÖY bu akşam tarihi günlerinden birini daha yaşayacak. Büyük bir başarıya imza atarak Avrupa'nın ilk 8'i arasına giren F.Bahçe, Chelsea karşısında yarı final şansı arayacak. İşimiz kolay mı, elbette değil. En büyük hedefi Şampiyonlar Ligi'ni kazanmak olan bir takım ile karşılaşıyoruz. Hani hep, F.Bahçe ülkemizde herhangi bir Anadolu takımına puan kaybettiği zaman 'İşte sadece Alex'in parasıyla kurulan şu takım' diye başlayan muhabbet vardır ya, F.Bahçe'ye nereden saldıracaklarını bilemeyenler Avrupa'daki rakiplerini dize getirdiği zaman bunlardan hiç bahsetmezler. Önemli olan herkesin yerini bilmesidir. Zico ve talebeleri bu işi en iyi şekilde özümsemişler. Avrupa'nın devleriyle başa baş mücadele edebilmek kolay mı? Çocuklar kapasitelerinin üstüne çıkıyorlar. Mesela bir Beşiktaş maçında iki koşuyorlarsa Chelsea karşısında beş koşmak zorunda olduklarını biliyorlar. Zaten böyle olmazsa onlarla nasıl mücadele edebilsinler ki? Şu ana kadar Devler Ligi'nde 10 maç oynadılar. Milano'daki İnter maçının 2. devresini bir kenara koyarsak, 9 mücadele mükemmeldi. Bunlar da skora yansıdı ki F.Bahçe buralara kadar geldi. Bugün Chelsea karşısında aynı mücadeleyi bekliyoruz.
KİLİT İSİM ÖNDER Gökhan Gönül'ün oynamaması büyük dezavantaj. Hücuma kalktığı zaman rakip defans balansını bozmada etkili olan bir oyuncu. Hem savunmada hem de ofansta son derece başarılı. Yerine Önder oynayacak. Aslında Önder formayı Gökhan'a kaptırdığında kötü değildi. Sakatlığı yüzünden emaneten teslim ettiği forma üstün başarısı nedeniyle Gökhan'ın üstüne yapıştı. Önder'den, Gökhan'ın ofansta yaptığı işleri beklemiyoruz. Ama üstün fizik gücüyle belki de İngilizler karşısında Gökhan'dan daha faydalı olabilir. Çünkü benim bu akşamki maç için inancım skoru ölü topların belirleyeceği yönündedir. Önder de bu aşamada uzun boyuyla hem kalemize gelen, hem de rakip kaleye giden toplarda belirleyici rol oynayabilir. Diğer bir husus da Roberto Carlos. Carlos, eğer 'Oynayacağım' diyorsa oynamalıdır. Onun sahadaki varlığı bile rakip için bir çekince durumu yaratır. Hem arkadaşlarına moral verecek hem de karşısındaki meslektaşlarında tedirginlik yaratacak bir isimdir Carlos. Ama bu yazımı kaleme alırken şu anda gelen habere çok üzüldüm. Carlos kadroya alınmamış. Şu maçta gerçekten böyle bir isme ihtiyacımız vardı. Umarım en kısa zamanda sağlığına kavuşur. F.Bahçe'nin bugün acelesi yok. Tribünlerin de öyle. Zayıf bir takımla oynadığın zaman gol gelmezse 15- 20 dakikadan sonra homurtular başlar. Ama karşındaki Chelsea ise bu homurtular olmamalı. Sakin ve kontrollü oynamalıyız. Bir şekilde golü buluruz ama gol yememeliyiz.
HERKES HAZIR F.Bahçe taraftarı maç nasıl izlenir, takım nasıl desteklenir konusunda adeta ders veriyor. Top rakipteyken müthiş bir uğultu, müthiş bir ıslık. Rakip ne yapacağını şaşırıyor. Top bizde iken tezahüratlar. Ama küfür etmeden, fair-play'in dışına çıkmadan ve sahaya yabancı bir şey atmadan. Futbolcuların bu akşam bu tezahüratlara çok ihtiyacı olacak. Kadıköy hazır. Dünyanın dört bir yanından gelen taraftarlar hazır. Haydi çocuklar siz de hazırsanız geriye ne kaldı. Chelsea'yi devirmek. Size inanıyoruz, yanınızdayız.
Servisi
