Hayırsız evlat

Beşiktaş, Bursa'da puan kaybedince taraftarın da morali bozuldu doğal olarak.
Çünkü Fenerbahçe ve Galatasaray'ın yenildiği haftada 9 puanlık bir maçtı bu.
Geriden gelip yakalasa 1 puan kazanç sayılabilirdi ama öndeyken yakalandı. Bu isyanı artırıyor.
Peki Beşiktaş, Bursa'da niye kazanamadı?
*** Bunun iki temel sebebi var.
Birincisi Şenol Hocamın hala bu takımın Tolgay ve Oğuzhan'ı birlikte taşıyamayacağı gerçeğini kabul etmemesi.
Bu sezon aynı ikiliyi dört maçta kullandı. Dördü de fiyasko.
Üç maçta 37, 36 ve 45. dakikalarda ikisinden birini çıkardı ve işler düzeldi.
Şimdi matematik böyle, istatistik böyle, o zaman kör gözün parmağına inat etmenin anlamı nedir.
Oğuzhan ve Tolgay birbirlerinin alternatifi olabilirler, partneri olamazlar.
En azından fiziksel olarak hazır hale gelene kadar.
*** İkincisi Şenol Hoca skoru koruma telaşına düşüp Necip'i oyuna aldı.
Oysa yanında yeni 10 numarası oturuyordu.
Neredeyse bütün takımlar son günde yaptığı transferleri dahi sahaya sürmüşken Şenol Hoca Adem Ljajic'i yanında oturttu.
Bedeli de 2 puan oldu.
Bursaspor deplasmanında normalde alınan 1 puanı kayıp saymam.
Ama Bursaspor bu kadar kötü ve sorunlar yaşarken bu deplasmanı kayıpsız geçmek büyük avantaj olurdu. O anlamda kardan zarar olduğu kesin.
*** Söylemekten yorulmayacağı bu hata düzelene kadar ısrarla yazacağım.
Beşiktaş orta sahası Medel- Atiba ikilisinden kurulmalıdır. Atiba yanında Veli varken bu orta sahayı sırtlıyordu. Medel ile iki kere sırtlarlar.
Sakatlığı bahane etmesin kimse, geçen sezon sakat olmadığı maçlarda da hoca bunu yapmadı.
Bin kez söyledim bir kez daha altını çiziyorum. Beşiktaş'ın orta sahasında çok pas yapabilmesi için Tolgay ve Oğuzhan'ı birlikte kullanmaya asla ve asla ihtiyacı yok.
Hele hele Ljajic geldikten sonra hiç yok. Allah aşkına Şenol Hoca...
Meşhur bir söz vardır, "Çiftçiyi kuru inat, memuru süslü avrat, zengini hayırsız evlat yıkar" derler.
Tolgay ve Oğuzhan senin için hayırsız evlat konumundalar. Aman dikkat.