Kötünün iyisi Beşiktaş elemiş, elenmiş

Beşiktaş elemiş, elenmiş orası ayrı konu ama daha önemli bir şey var; 100 milyon euroluk bir kadro bu kadar kötü, bu kadar etkisiz ve bu kadar laubali oynayamaz.
İlk yarıda antrenman havasındaydı Beşiktaş takımı. Rakibe saygı yok, koşan yok, koşanı kovalayan yok… Sağlı, sollu uzun toplarla rakibi daha çok koşturmayı hedeflediler hepsi bu.
Ne kanatlardan bir tek orta geldi, ne göbekten delmek için bir girişim oldu, ne bir frikik, ne de korner, bırakın hepsini kaleye atılan bir tek şut yok.
Son yıllarda bu kadar kötü Beşiktaş hiç izlememiştim.
Rakibin kadro değeri 5 milyon euro… Adamlar sahada basmadık yer bırakmadılar, topu da kovaladılar, rakibi de, bir an durmadılar. İnanmışlar, inandıklarını gerçekleştirmek için her şeylerini ortaya koydular. Saygıyı hak ediyorlar.
Şenol hoca Tolgay ve Oğuzhan ikilisinin yan yana çifte telli bile oynayamayacaklarını hala anlamadı… Top yapıyorlarmış, eksik kalsın. Yürüyecek hali olmayan adam top yapsa ne olur, yapmasa ne olur? İkisinden biri oynar, diğeri bekler, Beşiktaş orta sahası M.Atiba'sız olmaz. Medel ve Atiba'yı koy önlerine, kimi atarsan at…
İkinci yarıda hem oyuncu, hem de mevki değişiklikleriyle Beşiktaş kaleye gitmeyi bildi.. En azından orta falan yapmaya başladılar.
Neyse ki sahaya Negredo çıktı da Kara Kartal'ın Avrupa semalarındaki uçuşu devam etti.
Sahanın iyisi yoktu, o nedenle kötüleri saymıyorum. Roco'nun ilk golde yediği çalıma da, Tolga'nın ikinci golde topu tam çelememesine de takılmadım… Bu kadar kötü oynarsanız birileri hata yapar ve futbol size cezayı keser.

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.