İbretlik gol

Maça Moskova'da son dakikalarda Schalke'nin attığı golün moralsizliğiyle başladım.
Berabere bitse mükemmel olacaktı.
Galatasaray'ın sahaya çıkan kadrosu ve yedek kulübesinde Eren'i görmemek de sinir bozucuydu.
Eğer; Florya'da fazla evhamlı ve kırılgan bulunan Eren, kendi tasarrufuyla oynamama kararı aldıysa durum sıkıntı yaratabilir.
Gerçi kadrodaki tek orijinal santrfor olma özelliği, sevilen bir karakter olması ona devre arasına kadar kredi açarsa da şaşırmam.
***
"Deplasman fobisi" mağduru Galatasaray maça hayli kontrollü başladı. Rakibin kendi savunmasından top çıkarmaması adına müthiş bir hücum prese tanıklık ettik.
Dakikalar ilerledikçe kontrolü eline alan Galatasaray, Sinan ile bulduğu net pozisyon ve Brahimi'nin muazzam volesini çıkaran Muslera ile iyice coştu ve kelimenin tam anlamıyla 'Aslan' kesildi.
İlk yarıyı bitiren düdük geldiğinde skor rahatlıkla 3-1 temsilcimizin lehine olabilirdi.
Demek ki; Şampiyonlar Ligi seviyesinde dahi, Ndiaye, Eren ve Emre gibi eksiklere rağmen, bu takım deplasmanda da iyi oynayabiliyormuş.
İkinci yarı kornerden yenen gol tam ibretlikti. Bu seviyedeki bir maçta böyle gol yenmez.
Büyük takımlar Erzurum maçındaki gibi duran topla maç kazanır, dün akşamki gibi bir golü asla yemez.
Ama büyük takımların rotasyonlarında en az üç golcü bulunması da şart.
Şimdi Alman ekibi Schalke 04 ile iki ayaklı bir final maçı oynanacak adeta...

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.