Bunu da yazar...

Savaş ÇORLU
Yüzyılın maçı diye adlandırılan bu derbinin gergin geçeceği açıkça bekleniyordu.
Hafta boyunca iki takım da taktikden daha çok mental olarak hazırlanmıştı. Galatasaray'ın her yönüyle bu derbiye çok iyi motive olduğu maç boyunca görüldü. Orta sahada maestro görevi yapan Selçuk ve Melo, çok fazla ileriye çıkmayıp verilen görevlerini iyi bir şekilde yaptılar.
İki takım da temkinli oynadığı için maçın büyük bölümü orta saha etrafında gitti geldi.
Durum böyle olunca da kontrataklar ile gol bulmaya çalıştılar. Fenerbahçe'nin usta ayakları Emre, Stoch, Cristian Baroni ve Dia gibi isimlere büyük baskı ve markaj uygulanınca etkisiz kaldılar.
Sahada futbol yoktu ama santraç oyunu vardı.
Bu oyunu da teknik adamlık kariyeri daha iyi olan Terim'in askerleri kazandı.
Psikolojik baskı
Süper Final'in Avrupalı süper hakemi Cüneyt Çakır ise verdiği kararlar ve gösterdiği kırmızı kartlar ile iki takımın da tepkisini çekti.
Galatasaray, belki çok iyi futbol oynamadı ama istediği sonucu da şampiyonluğu da almayı başardı.
Kadıköy'de yıllardır yapamadığı psikolojik savaş ile kazandı.
Terim'in askerleri kendilerine verilen görevi en iyi şekilde yaparak tarihi bir zafere imza attılar. "Gerçekleri tarih yazar, tarihi de Galatasaray" sloganına yeni bir tarih daha eklendi ve Cimbom, Kadıköy'de büyük bir zafere imza attı.

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.