Başarının koşulu

Her şeyde, her işte olduğu gibi futbolda da öncelikli olan; disiplindir, ciddiyettir, Veli gibi yürekten oynamaktır, başarmayı istemektir. İstemeyene, koşmayana, çalışmayana puan yok!
Beşiktaş, sezon başından beri oynadığı futbolla başarı isteğini sahaya yansıtamadı!
Siyah-beyazlı takımı iddianın uzağında tutan, iddialı olduğuna inandırmayan; oynadığı sonuç almaya yetmeyen futboldur! Oynadığı futbol, tatmin edici, yeterli olsaydı şimdiki yeri lider Fenerbahçe'nin oturduğu koltuk olurdu!
Açık konuşalım; Beşiktaş'ın ne kadrosu, ne de oynadığı futbol, liderlik koltuğunu kazandıracak boyutta, yeterlikte değildi.
Böylesi futbol, liderlik için yetmez!
Yetmedi de!.. İster gibi göründü ama isteğini sahaya yansıtamadı!
İsteği havada kaldı! İsteyen takım, Sivas deplasmanında 3-0'lık bozgun yemez! İsteyen, 35 milyon Euro'luk getirisi olan Şampiyonlar Ligi'ni hedef koyan takım, bu isteğini keyif verici futbolla sahaya yansıtır! Sivas gibi zorlu deplasmandan kayıpsız döner! Zoru yeneceksin ki, başarıya ulaşasın! Hani, bir söz vardır;
Kaliteli oyuncu az
Ağlamayana mama yok!
Acırsan, acınacak duruma düşersin!
Futbol acımasızdır!.. Acınacak duruma düşmemenin koşulu; topa sahip olmaktır, futbolcular arasındaki pas iletişiminin sağlıklı olmasıdır, birlikte düşünmektir, kolektif oyundur, pozisyon üretmektir.
Kaliteli futbolcunun çok az olduğu Beşiktaş'ta böylesi oyun aklını bu sezon pek göremedik.
Nedeni; bazı futbolcuların yetenek, beceri yoksunluğu ya da yetersizliği, akıllarının Beşiktaş'ın başarısı için oynamaktan çok, gece alemlerine çalışmasından program düşünmesindendir.
Fikret Orman başkan da Slaven Bilic hoca da başarısızlığın nedenlerini başka yerlerde aramasınlar!
Yapacakları; takımın büyük gücü olan taraftarların, kazansa da takımı neden yuhaladıklarını düşünmektir, boş tribünlerin dolmasını sağlamaktır!