Tok yıldız değil aç gençler!
- Osman Aslan Yazıları
- 22 Mayıs 2012, 23:45:55
Futbol, sahaların rengidir. Ne mutlu, futbolun siyah-beyaz, sarı-kırmızı, sarı-lacivert, bordomavi, yeşil-beyaz, kırmızı-siyah v.s renklerine gönül verenlerine.
Futbol; tutkudur, sevgidir, aşktır. Ne mutlu futbol aşıklarına.
Futbol, saygıdır. Futbol hem kazandırır, sevindirir hem kaybettirir, üzer! Ne mutlu kaybedenin kazananı, kazananın kaybedeni kutlayanına.
Spor; centilmenliktir, küfür etmemektir!
Ne acıdır ki; Türkiye'nin en yaşlı (1903) kulübü Beşiktaş, başarıda (Süper Final) sonuncu, küfürde birinci! Bu yıl küfürden yediği cezanın tutarı; 1.5 milyon lira! Bir maçı tarafsız sahada, altı maçı erkek seyircisiz oynadı.
Heyhat, erkeklerin alınmadığı maçlarda ağzını bozan kadın taraftarları da küfürler savurdu!
Küfür, yalnız Beşiktaş semtinde değil; Eskişehir, Mersin, Gençlerbirliği, Manisa, Ankaragücü, Fenerbahçe, Sivasspor, Galatasaray deplasmanlarında da arş-ı alaya yükseldi.
Çünkü ceza küfür edene değil hiç günahı olmayan kulübe verildi! 6222 sayılı Şiddet Yasası uygulansa bu iş bitecek!
Ders çıkarmak
Statlarda onlarca kamera var. Küfür edeni anında saptar, emniyete götürürsünüz. Bakın bakalım küfür, satatlarda biter mi bitmez mi!
Kadınıyla-erkeğiyle taraftarlarının küfürbaz olmasının nedeni; Beşiktaş'ın "kazandırmayan", umut vermeyen futbolu! "Kazandırmayan" futbola ne Carvalhal, ne de Tayfur Havutçu çare oldu, ikisi de gitti. Şimdi umutlar yeni sezonda, yeni yapılanmada. Geçmişte yapılan hatalardan dersler çıkarılırsa hüzünler tekrar yaşanmaz.
Doğru olan; futbolda başarının," pahalı ama yararsız yıldızlar" ın ünüyle değil, ünsüz ama futbolu doğrularıyla oynayan aç, azimli, dinamik, umut vaat eden yetenekli gençlerle yakalanabileceğidir.
Kulübü borç batağında boğan astronomik ücretlere tırpan vurmakla işe başlayan Fikret Orman yönetimi, böyle bir kadro oluşturmaya kararlı gibi görünüyor. Böylesine radikal kararların, başarı kazandırma olasılığı yüksektir! Devam Fikret başkan!
Futbol; tutkudur, sevgidir, aşktır. Ne mutlu futbol aşıklarına.
Futbol, saygıdır. Futbol hem kazandırır, sevindirir hem kaybettirir, üzer! Ne mutlu kaybedenin kazananı, kazananın kaybedeni kutlayanına.
Spor; centilmenliktir, küfür etmemektir!
Ne acıdır ki; Türkiye'nin en yaşlı (1903) kulübü Beşiktaş, başarıda (Süper Final) sonuncu, küfürde birinci! Bu yıl küfürden yediği cezanın tutarı; 1.5 milyon lira! Bir maçı tarafsız sahada, altı maçı erkek seyircisiz oynadı.
Heyhat, erkeklerin alınmadığı maçlarda ağzını bozan kadın taraftarları da küfürler savurdu!
Küfür, yalnız Beşiktaş semtinde değil; Eskişehir, Mersin, Gençlerbirliği, Manisa, Ankaragücü, Fenerbahçe, Sivasspor, Galatasaray deplasmanlarında da arş-ı alaya yükseldi.
Çünkü ceza küfür edene değil hiç günahı olmayan kulübe verildi! 6222 sayılı Şiddet Yasası uygulansa bu iş bitecek!
Ders çıkarmak
Statlarda onlarca kamera var. Küfür edeni anında saptar, emniyete götürürsünüz. Bakın bakalım küfür, satatlarda biter mi bitmez mi!
Kadınıyla-erkeğiyle taraftarlarının küfürbaz olmasının nedeni; Beşiktaş'ın "kazandırmayan", umut vermeyen futbolu! "Kazandırmayan" futbola ne Carvalhal, ne de Tayfur Havutçu çare oldu, ikisi de gitti. Şimdi umutlar yeni sezonda, yeni yapılanmada. Geçmişte yapılan hatalardan dersler çıkarılırsa hüzünler tekrar yaşanmaz.
Doğru olan; futbolda başarının," pahalı ama yararsız yıldızlar" ın ünüyle değil, ünsüz ama futbolu doğrularıyla oynayan aç, azimli, dinamik, umut vaat eden yetenekli gençlerle yakalanabileceğidir.
Kulübü borç batağında boğan astronomik ücretlere tırpan vurmakla işe başlayan Fikret Orman yönetimi, böyle bir kadro oluşturmaya kararlı gibi görünüyor. Böylesine radikal kararların, başarı kazandırma olasılığı yüksektir! Devam Fikret başkan!