Guti, Schuster ile ayrılmıştı!
- Osman Aslan Yazıları
- 23 Kasım 2011, 00:29:32
Dünyaca ünlü İspanyol yıldız Guti "Beşiktaş'tan kopmamın nedeni Carvalhal'dir" diyor. Ben de diyorum ki; Kendine bakanı, hele de üst düzey formda olan Guti gibi dünya yıldızını, bir teknik direktörün yok yere kesmesi için aklını peynir-ekmekle yemiş olması lazım!
Guti, Beşiktaş'taki dünya yıldızları arasında en parlak olanıydı!
Simao ve Quaresma da büyük dünya yıldızları ama asla Guti'nin önüne geçemezler.
Real Madrid gibi bir dünya devi takımda 15 yıl oynamak ve kaptanlık yapmak her yıldızın harcı değil!
Beşiktaş'taki ilk yılında özellikle harika pasları ve golleriyle Real Madrid'deki günlerinden esintiler sunan 35'lik yıldız, içki ve gece alemine İstanbul'da başlamadı. Madrid'de de alem severdi, çapkındı.
Ama ilginçtir ki Schuster gittikten sonra İstanbul'da azıttı!
Azıttıkça magazin basının da "olayların adamı" oldu!
Her şeyi ile "Beşiktaş'tan Guti diye bir dünya yıldızı da geçti" diye anılacak. Gönül isterdi ki, gelişi gibi gidişi de muhteşem olsundu. Ama kendisi istemedi (!), olmadı.
FERNANDES OLABİLİR
Guti'nin yerine onun gibisini Beşiktaş zor bulur. Belki de bulamaz. Guti'nin yerine Fernandes düşünülebilir. Guti'ye uyarak, futbol dışı sağlıksız yaşama dalan, gözden düşüp kaybolan Portekizli yıldız, futbola dönmeye niyetlenirse Beşiktaş, Guti'nin yokluğunu tam değilse de hissettmez!
Beşiktaş orta sahası dinamik, mücadele eden oyunculardan kurulu ama pas zenginliği yapacak, rakip kalede pozisyon üretecek ayakları yok.
Rakip yarı sahada çoğalmadan, risk almadan gol bulunmaz.
Bu şekilde de gol bulunamadığında başvurulacak çare, giren toplardır. Beşiktaş, giren toplardan Egemen ve Sivok ile sonuç alıyor.
Ne var ki bu ikili, savunmayı orta çizgiye yakın yerde yapmıyorlar.
Schuster, bu oyun şekli için çok uğraştı. Sistemi oturtamayınca Beşiktaş seri yenilgiler aldı. Ve sonuç, Alman teknik direktörün istifası oldu.
Schuster gidince Guti bitti, bitince kendisi de gitti!
Guti, Beşiktaş'taki dünya yıldızları arasında en parlak olanıydı!
Simao ve Quaresma da büyük dünya yıldızları ama asla Guti'nin önüne geçemezler.
Real Madrid gibi bir dünya devi takımda 15 yıl oynamak ve kaptanlık yapmak her yıldızın harcı değil!
Beşiktaş'taki ilk yılında özellikle harika pasları ve golleriyle Real Madrid'deki günlerinden esintiler sunan 35'lik yıldız, içki ve gece alemine İstanbul'da başlamadı. Madrid'de de alem severdi, çapkındı.
Ama ilginçtir ki Schuster gittikten sonra İstanbul'da azıttı!
Azıttıkça magazin basının da "olayların adamı" oldu!
Her şeyi ile "Beşiktaş'tan Guti diye bir dünya yıldızı da geçti" diye anılacak. Gönül isterdi ki, gelişi gibi gidişi de muhteşem olsundu. Ama kendisi istemedi (!), olmadı.
FERNANDES OLABİLİR
Guti'nin yerine onun gibisini Beşiktaş zor bulur. Belki de bulamaz. Guti'nin yerine Fernandes düşünülebilir. Guti'ye uyarak, futbol dışı sağlıksız yaşama dalan, gözden düşüp kaybolan Portekizli yıldız, futbola dönmeye niyetlenirse Beşiktaş, Guti'nin yokluğunu tam değilse de hissettmez!
Beşiktaş orta sahası dinamik, mücadele eden oyunculardan kurulu ama pas zenginliği yapacak, rakip kalede pozisyon üretecek ayakları yok.
Rakip yarı sahada çoğalmadan, risk almadan gol bulunmaz.
Bu şekilde de gol bulunamadığında başvurulacak çare, giren toplardır. Beşiktaş, giren toplardan Egemen ve Sivok ile sonuç alıyor.
Ne var ki bu ikili, savunmayı orta çizgiye yakın yerde yapmıyorlar.
Schuster, bu oyun şekli için çok uğraştı. Sistemi oturtamayınca Beşiktaş seri yenilgiler aldı. Ve sonuç, Alman teknik direktörün istifası oldu.
Schuster gidince Guti bitti, bitince kendisi de gitti!