Güler misin ağlar mısın?

Derme çatma kurumsallaşma...
Kurumsallaşmış gibi olma, öyle de görünme hali... Türk futbolunun ve tabii Trabzonspor'un yaşadığı aslında tam da bu.
Bir Avrupa mücadelesi öncesi.
Gün içinde harikulade fotoğraflar geliyor Makedonya'dan. Sonra birden bir şeyler oluyor ve Onur, Türkiye'ye dönüyor...
Bu kadar kolay işte.
Neymiş; Süleyman Hurma, Onur'a 'düzgün yürü' demiş.
O da ona; 'Ben kaptanım istediğim gibi yürürüm' demiş Koca kulübün direktörü ile kaptanının arasında geçen diyalog bu deniyor.
Güler misin, ağlar misin?
Gerçi Onur bu diyaloğu yalanlıyor. Ve yok"basit bir mevzu" diyor. Ne olduğu belli değil.
Şaka gibi diyalogdan daha basit ne olabilir?
Detay benim için şu aşamada hiç önem arz etmiyor.
Kurt kuzuyu yemeye niyet etmiş "dereyi niye bulandırdın"demiş ya, o misal.
Kim kurt, kim kuzu?
O da netleşir, gizli kalmaz.
Kimse masum değil bu fotoğrafta.
Trabzonspor iki kişinin, iki birimin kişisel husumetine gebe bırakılamayacak kadar büyüktür.
Küstüm oynamıyor da olmaz; küstürmekte.
Diyalog diye bir ağır mevzu var. Bunu başaranlar iyi yönetici, iyi sporcu oluyor.
Söyleyebilecegim tek şey; Çok yazık.
Kime mi?
Onur'u ayrı bir yere koymuş taraftara çok yazık.

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.