Mücadele iyi de...

Trabzonspor, Gençlerbirliği karşısında yakasını son 3 dakikada kurtardı. Heyacan ve aksiyonun dorukta olduğu mücadele, seyredenlere gerçekten zevk verdi. Fakat Trabzonspor taraftarı olarak son anlara kadar süren beraberlik kâbusu maçın zevkini tadmamıza maalesef fırsat vermedi. Öyle ya nedir bu beraberlik illeti? Başımıza musallat olmuş bu şanssızlıklar, nerede ise uğursuzluk haline geldi de adeta karabasan gibi Trabzon'un üzerine çöktü diye talihimize isyan eder duruma geldik. Rakip Gençlerbirliği'nin ortaya koyduğu mücadeleyi takdir etmeden geçmek futbol adına insafsızlık olur. Ankaralı gençleri can-ı gönülden kutlamadan geçmeyelim. Fakat maçın son saniyelerine kadar galibiyetin peşini bırakmayan taraf Trabzonspor oldu. Bu maçta ne olursa olsun üç puanı istediklerini, mücadele ve futbol adına her şeylerini ortaya koyarak kanıtladılar. Artık bu galibiyetten sonra Trabzon'un üzerindeki karabulutlar kalkacaktır umut ederim.

İlk 80 ve son 10 dakika
Maçta Trabzonspor teknik yönetiminin maçın sonlarına doğru yaptığı tüm değişiklikler yerinde ve zamanındaydı. İşte bu müdahaleler, bordomavililerin maçtan mutlu ayrılmalarına sebep olmuştur. Trabzonspor yönünden en önemli zaaf, takımın kontrataklara açık ve ani hamlelere karşı yavaşlığıdır. Trabzonspor'un bu hafta oynadığı 90 dakikalık maçı ilk 80 dakika ve son 10 dakika olarak iki etapta değerlendirmek gerekir. Zaten Trabzonspor'un talihi de bu son 10 dakikada güldü. İşte Trabzonspor bir yerlere varmak istiyorsa ilk 80 dakikada oynadığı verimsiz futbolun hakiki muhasebesini yapıp sebeplerini bularak derhal gidermesi gerekir. Özellikle bundan sonraki maçlarda savunma ağırlıklı oynayan takımların deşifre edilmesi ve gol yollarındaki zorluğun aşılması konusunda bir hayli çalışılması gerekir. Netice olarak bordo-mavili takım her durumda moral ve puan açısından ihtiyacı olan galibiyeti üç golle almıştır.