Barış'ın cezası kalkmalı
- 19 Mart 2008 | Çarşamba
Toraman kızgın boğalar gibi oynamaya devam edince çaresi kalmadı. Dengeyi sağlamak için de Barış'ı buldu
Hakemi kandırmaktan ikinci sarıyı gördüğü yalan. Böyle bir mizansen hazırladılar. Yayıncı kuruluş da alet oldu
<ı>Başkan Sadri Şener, "Gökdeniz yıldız değil" dedi. 10 milyon euro'ya transfer olan bir oyuncu için "Yıldız değil" demek doğru mudur?
Bence de yıldız değil. Yarın Gökdeniz'i Türkiye'de kim hatırlayacak!.. Hele bu son karıştığı şike olaylarından, aldığı cezalardan sonra... Milli Takım'daki durumu da meydanda. Oynamasa kimse 'Niye oynatmadın, niye çağırmadın' demiyor. Yani Gökdeniz iyi bir yetenekti ama hiçbir şey olmadı.
<ı>Yanal, Gökdeniz'in boşluğunu, genç Barış'la kapatmayı planlıyor. Beşiktaş'a karşı gördüğü haksız kırmızı karta kadar başarılı da bir futbol sergiledi. Gelecekte Gökdeniz'in alternatifi olabilir mi?
Kırmızı kart hakemin zavallılığıdır. Hakem o maçı Beşiktaş'a kazandırmaya niyetliydi.
<ı>Keşke yolun başındaki bir futbolcuya denk gelmeseydi.
Dişine en kolay o göründü. 18 yaşındaki bir çocuğu gözüne kestirdi. Sahaya "Beşiktaş maçı kazansın" diye çıkmış sanki. 'O zaman İbrahim Toraman'ı nasıl attı' diyorsan; İbrahim Toraman'ın daha 2. dakikada yaptığı hareket doğrudan kırmızı karttı. Ona kart bile çıkarmadı ama İbrahim Toraman kızgın boğalar gibi oynamaya devam edince çaresi kalmadı. Atar atmaz da Trabzon'u kollamaya başladı ki dengeyi sağlasın... Barış'ı buldu.
YETENEK AVCISI
Barış'a biraz daha zaman vermek lazım. Ersun, bir takım takıntıları dışında çok iyi bir hoca. Özellikle gençleri bulma ve yetiştirme bakımından. Bu değerlerini tartışmam. Barış'ı tutup A takımda oynatmaya başlıyorsa 'Büyük olasılıkla iyi bir futbolcuyu kazanıyoruz' demektir. Ama yorum yapabilmek için sabırlı olmak ve daha birkaç maç daha seyretmek lazım.
<ı>
Barış'ın Rüştü örneğinde olduğu gibi cezası kaldırılmalı mı?
Kalkması lazım. Çok açık, çok bariz. Ali Tandoğan çocuğu itiyor. Hakemi kandırmaktan ikinci sarı kartı gördüğü yalan. Türkiye Cumhuriyeti'nde 18'in dışında hakemi kandırmaya kart çıkaran bir kişi daha bugüne kadar yok. Bundan sonra da bu hakemi takip edeceğim, bakalım verecek mi? Taç atışı dahil, 'Ondan çıktı, bundan çıktı' diyenlerin hepsi hakemi kandırmaya giriyor. 'Ofsayt' diye elini kaldırmak hakemi kandırmaya giriyor. 'Eline çarptı' demek hakemi kandırmaya giriyor. Bir göreyim bakalım!.. Palavra... O dalış yaptı zannetti Barış'ı... Toraman'a gösterdiği sarı kart gibi. 'Ha işte bu da yaptı, daldı' dedi ve buna da 'cart' diye kartı çıkardı. Sonra dediler ki telsizle konuşuyorlar ya 'Dalmadı, ittiler adamı" deyince o zaman hemen senaryo yazıldı... Türkiye'nin hangi maçında bir futbolcunun oyundan atılma sebebi 3 dakika geçmeden maçı anlatan spikere iletiliyor, 4. hakem tarafından... Böyle bir adet var mı? Maçı anlatan spiker diyor ki, "4. hakemden gelen habere göre Barış hakemi aldatmaktan dolayı 2. sarı kartı gördü." Böyle bir şey Türkiye Cumhuriyeti'nin yayıncılık tarihinde var mı?
ÖNLEM ALDILAR
<ı>Müthişti gerçekten!..
Çünkü kurtarmaya uğraşıyorlar. Hakemi kurtarmaya uğraşıyorlar. 4. hakem uyardı, 'Adam dalmadı, adamı ittiler, düşürdüler' deyince ne yapacaklar, 'hakemi aldatmaya yönelik' diye çevirdiler, çevirir çevirmez de yayına bildirdiler ki ertesi gün 'Hakem bey, bu nasıl karardır' diye yer yerinden oynamasın. Böyle bir mizansen hazırladılar resmen... Yayıncı kuruluş da buna alet oldu. Maçı anlatan spiker 'Başımıza ilk defa böyle bir şey geliyor, hayret' demedi!..
Hakemi kandırmaktan ikinci sarıyı gördüğü yalan. Böyle bir mizansen hazırladılar. Yayıncı kuruluş da alet oldu
<ı>Başkan Sadri Şener, "Gökdeniz yıldız değil" dedi. 10 milyon euro'ya transfer olan bir oyuncu için "Yıldız değil" demek doğru mudur?
Bence de yıldız değil. Yarın Gökdeniz'i Türkiye'de kim hatırlayacak!.. Hele bu son karıştığı şike olaylarından, aldığı cezalardan sonra... Milli Takım'daki durumu da meydanda. Oynamasa kimse 'Niye oynatmadın, niye çağırmadın' demiyor. Yani Gökdeniz iyi bir yetenekti ama hiçbir şey olmadı.
<ı>Yanal, Gökdeniz'in boşluğunu, genç Barış'la kapatmayı planlıyor. Beşiktaş'a karşı gördüğü haksız kırmızı karta kadar başarılı da bir futbol sergiledi. Gelecekte Gökdeniz'in alternatifi olabilir mi?
Kırmızı kart hakemin zavallılığıdır. Hakem o maçı Beşiktaş'a kazandırmaya niyetliydi.
<ı>Keşke yolun başındaki bir futbolcuya denk gelmeseydi.
Dişine en kolay o göründü. 18 yaşındaki bir çocuğu gözüne kestirdi. Sahaya "Beşiktaş maçı kazansın" diye çıkmış sanki. 'O zaman İbrahim Toraman'ı nasıl attı' diyorsan; İbrahim Toraman'ın daha 2. dakikada yaptığı hareket doğrudan kırmızı karttı. Ona kart bile çıkarmadı ama İbrahim Toraman kızgın boğalar gibi oynamaya devam edince çaresi kalmadı. Atar atmaz da Trabzon'u kollamaya başladı ki dengeyi sağlasın... Barış'ı buldu.
YETENEK AVCISI
Barış'a biraz daha zaman vermek lazım. Ersun, bir takım takıntıları dışında çok iyi bir hoca. Özellikle gençleri bulma ve yetiştirme bakımından. Bu değerlerini tartışmam. Barış'ı tutup A takımda oynatmaya başlıyorsa 'Büyük olasılıkla iyi bir futbolcuyu kazanıyoruz' demektir. Ama yorum yapabilmek için sabırlı olmak ve daha birkaç maç daha seyretmek lazım.
<ı>
Barış'ın Rüştü örneğinde olduğu gibi cezası kaldırılmalı mı?
Kalkması lazım. Çok açık, çok bariz. Ali Tandoğan çocuğu itiyor. Hakemi kandırmaktan ikinci sarı kartı gördüğü yalan. Türkiye Cumhuriyeti'nde 18'in dışında hakemi kandırmaya kart çıkaran bir kişi daha bugüne kadar yok. Bundan sonra da bu hakemi takip edeceğim, bakalım verecek mi? Taç atışı dahil, 'Ondan çıktı, bundan çıktı' diyenlerin hepsi hakemi kandırmaya giriyor. 'Ofsayt' diye elini kaldırmak hakemi kandırmaya giriyor. 'Eline çarptı' demek hakemi kandırmaya giriyor. Bir göreyim bakalım!.. Palavra... O dalış yaptı zannetti Barış'ı... Toraman'a gösterdiği sarı kart gibi. 'Ha işte bu da yaptı, daldı' dedi ve buna da 'cart' diye kartı çıkardı. Sonra dediler ki telsizle konuşuyorlar ya 'Dalmadı, ittiler adamı" deyince o zaman hemen senaryo yazıldı... Türkiye'nin hangi maçında bir futbolcunun oyundan atılma sebebi 3 dakika geçmeden maçı anlatan spikere iletiliyor, 4. hakem tarafından... Böyle bir adet var mı? Maçı anlatan spiker diyor ki, "4. hakemden gelen habere göre Barış hakemi aldatmaktan dolayı 2. sarı kartı gördü." Böyle bir şey Türkiye Cumhuriyeti'nin yayıncılık tarihinde var mı?
ÖNLEM ALDILAR
<ı>Müthişti gerçekten!..
Çünkü kurtarmaya uğraşıyorlar. Hakemi kurtarmaya uğraşıyorlar. 4. hakem uyardı, 'Adam dalmadı, adamı ittiler, düşürdüler' deyince ne yapacaklar, 'hakemi aldatmaya yönelik' diye çevirdiler, çevirir çevirmez de yayına bildirdiler ki ertesi gün 'Hakem bey, bu nasıl karardır' diye yer yerinden oynamasın. Böyle bir mizansen hazırladılar resmen... Yayıncı kuruluş da buna alet oldu. Maçı anlatan spiker 'Başımıza ilk defa böyle bir şey geliyor, hayret' demedi!..