Güneş'in en güzel zamanı
- Hakan Kulaçoğlu Yazıları
- 10 Ekim 2010, 02:33:17
Sadri Şener'in yeniden aday olacağını açıklamasıyla kongre süreci başlamış oldu. Tüm potansiyel adaylara başarılar dileriz. Başkanın adaylık haberinin altına internet sitelerinde yazılan yorumları okuyorum da bugünkü durumun geçmişteki tüm kongrelerden ne denli farklı olduğunu görüyorum. Şöyle diyor taraftar: Kim başkan olursa olsun fark etmez, takımın başında Şenol hoca olduktan sonra… Her ne kadar ben de benzer düşünceler taşısam da bu "neredeyse ortak" görüşü analiz etmek gerektiğini önemle düşünüyorum. Öncelikle, Atay Aktuğ döneminde teknik direktörlük ötesinde bir yetki ve sorumluluk almayı kabul etmeyen Güneş'in "Başkan olsa bari" ya da "Her şey ona bağlı olsun" söylemlerinden şu an da tedirgin olduğunu hissedebiliyorum. Karakterinde, bünyesinde ve uzun kariyerinde Trabzonspor başkanlığı için gereken birçok doğru özelliği taşıyan Şenol Güneş'in bu görevi de layıkıyla yapabileceğinden pek kuşkum yok. Ancak bu aktüel fikir jimnastiğinin, hocanın takıma konsantre olması konusunda sakıncalar taşıdığını düşünüyorum.
Bırakalım hoca işini yapsın
Ayrıca… Güneş için sürekli "başkanlık" sıfatını ortaya sürmenin gerek mevcut başkanı, gerekse potansiyel adayları rahatsız edebileceği açık. Hepimiz insanız ve sahip olduğumuz pozisyona en masum tehdit olasılıklarından bile hoşlanmayız. Demem o ki, durduk yere hocalık görevini yürüten kişi ile başkan koltuğunda oturan veya oturacakları birbirine "acaba" diye baktırmaya gerek yok. Aksine zararı çok. Bırakalım, Şenol Güneş en iyi yaptığı şeyi, futbol hocalığını icra etsin. O eşsiz felsefi yaklaşımı ve teknik birikimiyle şık futbol oynayan dirençli bir futbol takımı sunma çabasında daha da olumlu mesafeler alsın. Biliyoruz ki hocalığın yaşı yok. Kendisinden 2 yaş büyük Del Bosque daha dün Dünya Şampiyonu olabildi. Şenol hocanın da sahada yapacağı çok şey olduğu açık. Şenol Güneş mutlaka bir gün Trabzonspor başkanlık koltuğuna oturacaktır. Ancak olması gereken zamandan ne bir gün önce ne bir gün sonra. Ve o tarihi şu an ne kendisi ne de bizler bilebiliyoruz. İnsanız biz, program yapabiliriz ancak büyük değişimlerin kesin tarihlerini belirleyemeyiz. Önemli olan o gün geldiğinde gerçekten hazır olabilmektir. Ve Güneş zamanı geldiğinde kesinlikle hazır olacaktır.
Bırakalım hoca işini yapsın
Ayrıca… Güneş için sürekli "başkanlık" sıfatını ortaya sürmenin gerek mevcut başkanı, gerekse potansiyel adayları rahatsız edebileceği açık. Hepimiz insanız ve sahip olduğumuz pozisyona en masum tehdit olasılıklarından bile hoşlanmayız. Demem o ki, durduk yere hocalık görevini yürüten kişi ile başkan koltuğunda oturan veya oturacakları birbirine "acaba" diye baktırmaya gerek yok. Aksine zararı çok. Bırakalım, Şenol Güneş en iyi yaptığı şeyi, futbol hocalığını icra etsin. O eşsiz felsefi yaklaşımı ve teknik birikimiyle şık futbol oynayan dirençli bir futbol takımı sunma çabasında daha da olumlu mesafeler alsın. Biliyoruz ki hocalığın yaşı yok. Kendisinden 2 yaş büyük Del Bosque daha dün Dünya Şampiyonu olabildi. Şenol hocanın da sahada yapacağı çok şey olduğu açık. Şenol Güneş mutlaka bir gün Trabzonspor başkanlık koltuğuna oturacaktır. Ancak olması gereken zamandan ne bir gün önce ne bir gün sonra. Ve o tarihi şu an ne kendisi ne de bizler bilebiliyoruz. İnsanız biz, program yapabiliriz ancak büyük değişimlerin kesin tarihlerini belirleyemeyiz. Önemli olan o gün geldiğinde gerçekten hazır olabilmektir. Ve Güneş zamanı geldiğinde kesinlikle hazır olacaktır.