- 02 Aralık 2025 | Salı
Hayat öpücüğü
Fenerbahçe'de kazanmayı aklına getirmeyen tek birim teknik heyet ve oyunculardı.
Kareografi muhteşemdi. Böyle bir atmosferde beklenen, takımın kora kor baskıyla başlayıp, rakiplerine deplasmanı hissettirmesiydi.
Tedesco'nun maç öncesindeki sakin kalmalıyız sözlerini fazlaca ciddiye alıp, Galatasaray'ın ön alan baskısına boyun eğmeye başladılar. Dakikalar ilerledikçe tersine çeviremediler ve maçın kararını vermekten kaçtılar.
Derbilerin büyük oyuncuların sahnesi olduğunu biliriz. Sane'yi çıkardı. Bu maçta Galatasaray… Sakatlıktan yeni çıkan Osimhen'in mücadelesini de eklediler. Gözler Fenerbahçe takımına çevrildiğinde, en çok beklentide olanların sahanın en yetersizi olmaları da enteresan.
Semedo atakları başlamadan bitirdi. Asensio baskı altında yüzünü dönemedi, pas bağlantısı içine girmedi. En-Nesyri ve Kerem etkisiz eleman bölümünde kaldılar. Okan Buruk'un maç hesapları yüzde yüz tutmuş durumda, sadece yapılacak tek hatanın peşine düşmüşlerdi.
Düşünün; ilk isabetli şutlarını 89.
Dakikada çekti Fenerbahçe takımı. İkincisi doksan artı 5'te geldi, beraberlik golüyle. Kendi atmosferinde en önemli rakibine bu kadar rahat maç oynattırmanın hikayesinde elde kalan tek şey, puan farkının orunması oldu. İkinci yarıda Okan Buruk'un skoru koruma stratejisini bozan, değişiklikle oyuna giren iki oyuncuydu; Levent ortayı yaptı, Jhon Duran golü attı. Kadıköy'ün gecesi matemden, bayrama döndü. Yenilmezlik devam etti, ezeli rakibe fırsat verilmedi, rüzgarın yönü değişmedi.
Bu sonuç Tedesco ve kendilerine "büyük oyuncuyum" diyenler için çok önemli bir test.