O sezon bu sezon mu?

İzler hep futbolun saha sonuçları ile ilgileniriz.
Ama perdenin arkasındakiler daha önemli. Bir etkinlikten söz etmek isterim. Engelli çocuklarımız Trabzonspor'u ziyaret etti.
Çocukların önüne futbolcuların birer fotosu kondu ve onlara; 'bunlara bakarak resim yapın' dediler. Çocukların yaptığı resimlerde futbolcuların soyunma dolaplarına yapıştırıldı.
Futbolcular bu güzel espriyi görünce gülme krizine girdiler. 'Biz kocaman bir aileyiz' sloganı böyle doğdu işte.

***

Aylar önce yazmıştım.
"Şer odakları hortlamak üzere aman dikkat" dedim. Gerçekten köstebekler yavaş yavaş kafa çıkarmaya başladı.
Tek ses olup haykırma zamanıdır şimdi:
"O sezon bu sezondur!" demeli.
Bunun gerçek olması Cemil Usta Sezonu'na ne yakışır değil mi?
Hem Kaptan Cemil'in ruhu da şad olur!
Huzur içinde uyur efsane kaptan!
Az sayıda da olsa bazıları günah işleme hastalığına yakalandı.

***

Araştırma yapan bir bilim insanının yolu tesadüfen tımarhaneye düşer.
Önüne gelen birine sorar:
-Ben günah işleme hastalığına yakalandım nasıl tedavi olabilirim?" Adam sorunun cevabını bir reçeteye yazar:
"Tövbe kökü ile istiğfar yaprağını karıştır, Kalp havanında Tevhid tokmağı ile döv.
İnsaf eleğinden geçir.
Gözyaşı ile yoğur.
Aşk fırınında da pişir.
Akşam sabah bol miktarda ye!
O zaman geçecek senin hastalığın!" Bizimki hayretler içinde;
"Hey gidi dünya hey!
Demek seni de deli diye buraya getirmişler ha!" der.
İnlerinden kafayı çıkaranlara duyurulur.
Lütfen Ünal hoca ve yönetimle uğraşmayın.

***

Taraftara yüksek sesle duyurmak isterim ki. Kendi sahamızda 2-1 yenildik.
Bize yakışmayan bir oyun tarzıydı, kabul! Ama gün birlik günüdür, gün beraberlik günüdür, gün takıma ve yönetime moral verme günüdür!
Taraftar olmanın bazen böyle zorlukları olur! Kan kussak da kızılcık şerbeti içmiş gibi yapmalıyız!
Nokta!