Güven yüklemesi

Anderlecht ve Fenerbahçe'nin benzer özellikleri var aslında... İki takım bu sezon neredeyse sıfırdan kadro kurdu. Ama sahaya baktığımızda Anderlecht'in F.Bahçe'ye oranla daha ne yaptığını bilen takım görüntüsündeydi. Maç sonrası Cocu'nun basın toplantısında ne diyeceğini az çok tahmin edebiliyorum. "Çok kaçırdık, kalemize gelen ilk top gol oldu!" Ya arkadaş senin forvetinde, kalecinde Fenerbahçe'de oynama yeterliliğine sahip değil ki? Bu yüzden elbette yeterli golleri atamayacak ve elbette kalene gelen her top gol olacak! Oysa Anderlecht savunması hata yapmaya çok müsait bir takım. F.Bahçe'nin yapması gereken topun hızını arttırmaktı. Zaten biraz çabuk oynayınca rakip defansın dengesi tamamen bozuldu. Cocu'nun Fenerbahçe'ye geldiğinden bu yana yaptığı en iyi iş fizik kaliteyi yükseltmek oldu. Lakin sadece koşarak ve çoğu zaman rakibi yorarak oynamak kolay değildir. Öyle ya da böyle sen de yıpranıyorsun. HHH Oysa bir kaç kaliteli ayak daha kolay sonuç alınmasını sağlayacaktır. Slimani'nin şutlarına bakın mesela. Böyle güçlü bir oyuncunun şutları bu kadar cılız olur mu? Geriye gelip top almaktan, sürekli pres yapmaktan yorgun düşüp, istenen kaliteli vuruşu yapamıyor. Dün gece Fenerbahçeli futbolcuların saha içindeki davranışları çok dikkatimi çekti. Neredeyse her pozisyonda itiraz ediyorlar, eller kollar hep havada. Sinirleri bozuk ve inanılmaz bir güven kaybı var. Teknik heyetin antrenmanlardan çok bu konunun üzerine gitmesi gerekiyor. Sadece adalelere değil, kalplerine de dokunun. 2 farklı mağlubiyetten maçı beraberliğe getirebilmek önemliydi.Taraftarın gözünü boyayan Benzia hala istenilen verimlilikte değil.