Demokratik başkan

Başkan Yıldırım Demirören kongre öncesi, "Hatalarımdan ders aldım, değişmeye karar verdim ve değişeceğim" dedi. Demirören kongreden sonra da gerçekten değişmeye başladı! Kulübün içindeki demokratik açılımı, ilgi ve hoşgörüyü, yeniden yapılanmayı yavaş yavaş gerçekleştiriyor. Bunun en yakın örneği, hemen hemen her konuda yönetimdeki arkadaşları ile sürekli istişarelerde bulunması, onların fikirlerine önem vermesi, konuları birlikte tartışarak karar almalarıdır. Bu arada stat projesinin gerçekleşmesi ile ilgili önemli bir adım atılmış, Dolmabahçe'nin mozaiğini, nostaljisini ve tarihi yapısını aynı şekilde koruyacak ama bu futbol mabedine gelen insanlara da çağdaşlığı sunacak bir proje geliyor. Düşünün, dünyanın bu kadar önemli bir futbol takımı ama bayanlar tuvaleti yok, otoparkı yok. Engellilerin, bayanların, küçük çocukların gidebileceği bir tuvalet yok. Stat demek kulüplere ekonomik gelir demek.

Kenetlenme zamanı
Demirören ve yönetim kurulu da bu işi gerçekleştirebilmek için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır. Futbol takımı ile ilgili çok önemli çalışma içindeler. Artık gerçek birinci sınıf dünya yıldızları gelecek. Bununla ilgili olarak ünlü Azeri iş adamı Mübarek Mansimov da bir yıldız sözü verdi ve ciddi adımlar attı. Bugün Beşiktaş Üniversitesi ile ilgili olarak çalışmalar var. Başkan ve yönetim kurulu üyeleri trübünlerde sağlıklı bir yapılanmaya gidiyor. Ve camiadaki bütün kırgınlıklar başkanın değişimi ile yerini barış ve sevgiye bırakıyor. Bu değişim ve enerji futbol takımına da sirayet etmeye başladı, adım adım zirveye yürüyor. Beşiktaş'ın inanılmaz geniş ve rekabet ortamına müsait bir kadrosu var. Bu kadro öyle veya böyle kazanmasını biliyor. Bundan sonra kazanacağı maçlar daha çok olacak. Beşiktaş rakiplerinin sonuçlarına bakmamalı, kendi işine bakmalı. Her maçı Şampiyonlar Ligi finali gibi oynamalı. Mustafa Denizli hocam da tecrübesi, bilgi ve kapasitesi ile bu takıma her final maçında bir şeyler katıyor. Beşiktaş'ın önü açık. Yeter ki kenetlenilsin.