Fatih Terim: "Fenerbahçe maçlarından önce bu oluyor!"

Aleksic: İlk maç önemliydi. Özellikle ilk yarı iyi oynadık. İkinci yarı rakip 10 kişiyken daha iyi avantaj yakalayabilirdik ama olmadı. Burada bitiremediklerimizi ikinci maçta bitireceğiz. Adem Büyük: İki takım da iyi mücadele etti. Galatasaray büyük bir camia, biz de kaliteli bir takımız. Mücadele gücü yüksek bir maçtı. Son dakikalarda pozisyonlarımız var, atsak avantaj bize geçecekti. Bu skor şu an avantaj gibi gözüküyor ama bana göre değil. Sahamızda 1 gol yersek sıkıntı yaşayabiliriz. Bana faul yapılıyor, tepkiyi ben görüyorum. Sahada canımız yanıyor, tribünden bakmak kolay geliyor. Onları da anlıyorum maçın skoruna göre tepki gösteriyorlar. Her deplasmanda olduğu gibi yine ben tepki görüyorum. Ben de tecrübelendim, alıştım artık. Önemli değil, herkesin canı sağ olsun. Mariano: Son dokunuşlarda yeterli seviyede değildik, istediğimizi gerçekleştiremedik. Baskılı oynayan taraf bizdik. Fazla pozisyon vermedik. Luyindama'nın kartında hakem takdir hakkını rakipten yana kullandı, penaltı pozisyonunda da yine aynı şekilde. Dominant oynayan, pozisyonlar bulan bir Galatasaray vardı. Final bölgesinde istediğimizi yapamadık. Malatya'da bu maçı telafi etme şansımız var. Orada en iyi mücadeleyi gösterip finale çıkmak istiyoruz. Hakem kararlarına yorum yapmaya başlarsam yanlış yorumlar yapabilirim. Bu duygusallıkla ceza alabilirim. Luyindama oynamayacak ama önemli arkadaşlarımız var. Herkes bunun üstesinden gelebilir diye düşünüyorum. Erol Bulut: Arkadaşlarımız hazırlıklarımızı iyi uygualadılar. Futbolcularımı tebrik ediyorum. İyi bir maç oynadık. Böyle bir pozisyon ligde yaşamıştık orada kırmızı verilmemişti, burada verildi. Doğrusu bu. Galatasaray'a karşı oynamak zor. Kaptığımız topları daha iyi değerlendirmeliyiz. Bunu önümüzdeki günlerde analiz edeceğiz. Fatih Terim: Maçtan önce de söyledim. Çok iyi kapanan bir takıma karşı oynadık. Bunu herkes biliyor artık. İlk yarı iyi oynadığımız düşüncesindeyim. Baskımız, sağdan soldan devamlı gelmemiz. Pozisyon bulmamız, penaltı mı değil mi bilmiyorum tam seyretmedim. Sonuçlandıramadık. İlk yarı kalemizde tehlike yaşamadık. İkinci yarı da aynı şekilde devam etti. 10 kişi kalana kadar böyleydi. Ondan sonra da pozisyon bulduk 3-4 tane ama pozisyon da verdik. Galatasaray sonuna kadar kupayı alacak, herkesi her yerde yenecek güçtedir. Avantajlı gitmek istiyorduk bu olmadı sadece. Ama hiçbir şey bitmiş değil. Arkadaşların söylediğine göre pozisyon pek kırmızı kart gibi değilmiş. Hakem öyle görmüş. İlk Malatya maçında, lig maçında Mariano dokunmadan 4. sarı kartı gördü ve Fener maçında oynamadı. Ömer, sarı kart yedikten sonra alkışladı kendisini. Böyle şeyler de var. Görmek lazım. Görmek için, içeride, dışarıda, Riva'da çok fazla sayı var. Ama görülmüyor. Yapacak bir şey yok. Öyle bir soru sordun ki sen de bana ceza yedirme yani... Emre Akbaba, ağır bir sakatlık geçirdi. 4 ay sahalardan uzak kaldı. Onu kazanmak için uğraşıyoruz ama hem fiziksel, hem maç adaptasyonu olarak zamana ihtiyacı var. Oynayarak... Emre'yi kazanmak için her şeyi yapıyoruz. Mariano'dan özellikle ikinci yarıda memnunum. Fernando ise bu sene sakatlıklarla boğuştu. Biz de ona göre kullanmaya çalışıyoruz. Zaman zaman Donk, zaman zaman Fernando oynuyor. Oyuncularda endişe ilk başlarda söz konusu oldu ama sonradan yönetimimiz gereğini yaptı. İbrasızlık sorununa, iç meseleyle ilgili bu konuda teknik adam olarak medya aracılığıyla bir şey söylemek istemiyorum. Son pas tercihini doğru yapamadık. Kenar ortalarla buluşamadık. Buna rağmen dönen her top bizim, pas yüzdesi çok yüksek... Dikine pas oynayan, her türlü varyasyonu deneyen bir takım vardı. Karşınızda da defansı çok iyi yapan bir takım var. 11 kişi defans yaptılar. Henry Onyekuru'nun pozisyonu var, penaltı mı değil mi bilmiyorum. Luyindama'yı pek seyretmedim ama bana öyle gelmedi. 31. dakikada Ömer'in sarı karttan sonra alkışı vardı. Görmedim diyor hoca, görmek için bir sürü göz var. Riva'da oda var. Yani, dakikada 30... Hatırlarsınız. Mariano ilk Malatya maçında hiç dokunmadan sarı kart gördü, Fenerbahçe maçında cezalı duruma düştü. Üzerinde Galatasaray arması olan herhangi bir oyuncuya ne ıslıkla, ne de yuh diyerek bir ceza vermesinler. Bu bize hiç yakışmıyor. Rica ediyorum. Biz bu sene alışkınız. Kırmızı görmeye... Herkes biz yokken atıp tutuyor da... Bana ceza vermek için mi bu soruyu soruyorsun diye espri yaptım muhabir arkadaşa da... Konuştuğumuzda ağır ceza alıyoruz. Yarı final, çeyrek final maçlarında pardon olmaz. Dürüstçe, namusluca bir teknik direktörle fotoğraf çektirdi diye çok düzgün bir hakemi bitiriyorsunuz ama! Çok namuslu da bir çocuk. 2015 yılındaki Haliç Kongre Merkezi'ndeki teknik adam toplantısında tüm görüşlerimi açıkladım. Teknik kısmını, idari kısmını, ekonomik kısmını... Makasın her geçen gün açıldığını düşünüyorum. Bu ekonomik ortam böyle gitmez. 'Biz nereye gidiyoruz, böyle gider mi?' samimi bir şekilde bunlar tartışılmalı. Son dönemde trend olan konuşma nedir. 'Borcumuzu ödüyor muyuz, seneye katılabiliyor muyuz?' bu başkanların, yönetimlerin de işi kolay değil. Böyle büyük kulüpler de küçülerek büyüyemez. Buna bir formül bulmak lazım. Birbirimizi idare etme zamanı geçti, yönetme zamanı geldi. Her şeyi paylaşmak lazım. Teknik adam olmasam, Genel Kurul'da bir 10 dakika konuşmayı çok isterdim. City ile eşleşsek benden turu geçmemi istemeyecek miydiniz? İsteyecektiniz. Ne demek istediğimi anlatabiliyor muyum? Biz de iddialıyız, kazanmaya gideceğiz ama yapmayın Allah aşkına.