Buz gibi golü yediler

Donk'un direkten kale içine düşen topu goldü! Çizgi hakemi neden golü verdiremiyor, bilemeyiz!

Galatasaraylı futbolcular antrenmanlarda iyi çalışamadıklarını söylüyorlardı. "Koşmuyoruz" diyorlardı. Dün akşam bayağı koştular!
Galatasaraylı futbolcular taktik olarak iyiler miydi?
Taktik oyun bakımından sahaya yayılış, yön değiştirme, şut hepsinde Kasımpaşa daha iyiydi.
Aslında Kamsımpaşa'nın Donk'un şutunda üst direğe vurup, kale içine düşen ve çizgiyi geçen topta, buz gibi golü verilmedi. Çizgi hakeminin gözü önünde oluyor.
Yani çizgi hakemi pozisyonu net görüyor, neden hakeme golü verdiremiyor onu bilemeyiz.
Mutlak bir bildiği vardır!
Mustafa Denizli "En kötü Selçuk, Rodriguez'den iyi" diyordu. Rodriguez dün sahadaydı.
Galatasaray için şu bir gerçek; Galatasaray'da bazı futbolcular gitmeli.
Bu kadroda bazı futbolcular "Papaz" durumundalar. Yani "Biz teknik heyete ve yönetime istediğimizi yaparız ve yaptırırız"
Bu her teknik adam için zor bir durumdur.
Hem istediğin paraları alacaksın, hem yöneticiyi hem teknik adamı yönetmeye kalkacaksın. Fazla sürmez bunların bu durumu! Yakında ortaya çıkar. Ya çok iyi mücadele edip futbol oynayacaklar, kimse bunları gündeme getirmeyecek! Ya da bunlar kulüpten gidecekler.
Doymuş aslan ava çıkmaz!
Bu sezon Galatasaray'ın işi zor gözüküyor. Mustafa Denizli'yi takıma gaz vermek için getirdiler ama bu futbolculara gaz, maz yetmez...
Kasımpaşa takımı Rıza hoca ile beraber güzel bir takım olmuş. Herşeyden önce seyredene keyif veriyorlar, oyunu kenarlara açıyorlar, şut atıyorlar, paslaşıyorlar.
Dün maç iki tarafa da gitti geldi.
Yanlız dikkatimi bir şey çekti; maç bitti, Eren Derdi yok üzüntüden sahanın ortasına oturdu çıldırıyordu hırsından! Geldiler teselli ettiler.
Bir tane Galatasaraylı oyuncuyu böyle bir tepki yaparken görmedim.
Bir laf vardır; "Doymuş aslan ava çıkmaz"diye. Bu da Galatasaray'ın
son halini çok iyi özetliyor.
Beşiktaş'ın arka lastiği patlak
Futbolda çok hücum edersen çok gol yersin. 'Her şeyi akıllı ve dengeli yapmalısın' diye bir kanun var...
Öncelikle Akhisar takımı arkada iyi kapanıyor. Topu kaptıklarında rakip kaleye çok seri gidiyorlar...
Bu çıkışlarında topları iyi yerlere sokuyorlar. Defanstan çıkarken de gelişi güzel topa vurmuyorlar. "Ayağa top" yapınca, rakip orta saha bir anda oyundan düşüyor. İki yediği gol de resmen birbirinin kopyası. Birinde tek top attılar, Beşiktaş'ın defansı tek hat üzerinde oyundan düştü.
Diğerinde topla gelen futbolcuya hiç kimse müdahale etmedi. 'O da tek hareketlik bir çalımla Tolga'yı avladı' diyemeyeceğim.
Tolga genelde rakip takım topa vurduğunda kendisini kalçasının üzerine yere bırakıyor.
Bazen top üzerinden boş geçip, kaleye gidiyor. Hiçbir kaleci, rakip topa vurmadan kendini yere bırakmamalı. Açıyı küçültmek için ayakta kalmalı.
İki transfer yapılmalı
Beşiktaş'ın sorunu belli... Defansın ortasına bir futbolcu lazım, bir de kaleci... Bu sezon başında da böyleydi, geçen sezonda da böyleydi. Reçete belli ama ilacı, Beşiktaş yönetimi bir türlü alamadı.
Akhisar takımının borcu yok...
Demek ki akıllı transferler yapıyorlar, parayı boşa harcamıyorlar, başkanları da kamerayı gördüğü yerde kamuoyuna konuşma yapmıyor.
İstikrarlı gidiyorlar.
Beşiktaş bu sinyalleri veriyordu.
Fikret Orman, çok konuştu...
Güneş saçma sapan beyanatlar verdi. Sonunda kamyonun arka lastiği patladı. Geçen hafta Sivas maçında hakem Beşiktaş'a kıyak yaptı. Quaresma'yı oyunda tuttu. Olmayan penaltıyı verdi.
Sivas'ın penaltısını vermedi. Bu hafta öyle bir hakem de sahada
olmayınca sonuç böyle oldu.

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.