Alex dursun Aykut gitsin

F.Bahçe, Aykut Kocaman'ı bile gözden çıkarabilir ama sambacı ile mutlaka sözleşme yenilemeli.

SORU: F.Bahçe, Buca'yı 5-2 yenerken Alex üç golle yine sahanın yıldızı oldu. Müthiş istatistiklerine rağmen bazı çevrelerce eleştirilen Alex'in genel performansını nasıl buluyorsunuz? Bir de oyundan alınmasına sinirlendi sanki. Bu konuda ne diyeceksiniz?
HAKKI YALÇIN- Alex geldiği ilk sezondaki performansına büründü. En iyi yıllarından birini geçiriyor. Türkiye'ye gelmiş geçmiş en istikrarlı, en verimli yabancı futbolcu. Onun tartışılması bile yanlış. Oyundan çıkarılmasına gelince, mantıklı çıkarıldığı zamanlar olur ama Aykut hocanın daha önce Alex'i zamansız kenara almaları yüzünden kafalarda soru işaretleri oluştu. Baroni ne güne duruyor acaba?

BU BİR PARANOYA

SELÇUK YULA- Altı yıllık periyoda baktığın zaman "Alex'i gönderirsen bu takım başarılı olur" paranoyasına saplanmak kadar yanlış bir şey olamaz. Dünyanın büyük takımları, yıldızlarla diğer futbolcuları en iyi şekilde kaynaştırıp takım olmayı becerebilenlerdir. F.Bahçe de elinde böyle bir kıymet varsa bunu kullanmalıdır. Liverpool ve Arsenel'a çok iyi takım derler ama başarılar hep yıldızlar ile takımı kaynaştıran Chelsea ve M. United'ın olur ya da İspanya'da Real Madrid ile Barcelona'nın veya İtalya'da Milan ile İnter'in. Mesut Özil mi, Ronaldo mu Kaka mı gelip kendi kalesinden top çıkartıyor! Alex niye Barcelona'da oynamıyormuş! Doğru ya, Alex'i kestiğin zaman yerine koyduğun herkes Barcelona'da oynuyor!
HAKAN KARADERE- Alex de hepimiz gibi insan. Formsuz olduğu dönemler oluyor ama gerek aile yaşantısı gerek saha içindeki davranışları, futboluyla o çok özel bir sporcu. Dikkat edin, futbolcu demiyorum, sporcu diyorum. Güçlü ve formda olduğu zaman, özellikle de moralli olduğu zaman Fenerbahçe'yi oynatacak ve netice aldıracak bir oyuncu. Ama oyundan alındıktan sonra neden önce soyunma odasına gittiğini bilemiyoruz. Belki de ihtiyacı vardı, gitti. Alex çok önemli bir oyuncu olmakla beraber yorulduğu zaman oyundan çıkacak tabii ki. Nitekim yerine giren Semih de katkı sağladı, gol attı, asist yaptı. Santos'u ve Cristian'ı gördükten sonra Alex çıkar mıydı? Burada teknik direktörün görüşüne saygı duymak lazım.
Benim asıl Fenerbahçe'de anlam veremediğim ikinci yarılardaki inanılmaz düşüş. Puan cetveline bakınca sadece 7 takımdan daha az gol yemiş. Bucaspor ile eşit gol yemiş. Ondan daha fazla da gol yiyen sadece 7 takım var. Şampiyonluğa oynayan takımsın. Tamam 35 gol atmış ama golü atamadıkları zamanı, rakibin güçlü olduğu maçları düşünürsek bu yenilen gollere, takım savunmasına, takım organizasyonlarına bakarsak teknik heyete büyük görev düşüyor.
ONU TARTIŞMAK SAÇMALIK
TURGAY DEMİR- Alex futbol oynamak için yaratılmış. O kozmik bir star. Bence iki kere iki dört ettiği müddetçe Alex'i tartışmak saçmalıktır. Kulübe yerine soyunma odasına gitmesini de fazla kafaya takmamak gerek. Bu kötü bir şey değil. Alex'in Kocaman'a bir tavır yapıp yapmadığını bilmiyorum ama yaptıysa bile bu uygar bir tavırdır. Direkt soyunma odasına gitmek, el kol hareketi yapmaktan bin kere daha iyidir. Aykut Kocaman şunu bilsin ki kaderi Alex'in elinde. Bu adam oynarsa kendisi kurtulur. Bu kadar açık ve net söylüyorum o nedenle en son kafayı takacağı isim Alex olmalı. Eğer Alex'e kafayı takarsa kendi kafasını da giyotine uzatmış olur. Alex'in sözleşmesi sezon sonu bitiyor, Fenerbahçe gerekirse Aykut'u göndermeli ama Alex'i asla bırakmamalı.
* * *
2010 MODEL ZIRVALAR
Diyelim ki Schuster'e inandık, peki o zaman neden 1960 modeller lider ve sen niye 10 puan geridesin! O zaman bu senin ayıbındır. 2010 model zırvalar bunlar.
SORU: Schuster'in, Konyaspor maçından sonraki "1960'ların futbolunu oynuyorlar. 2010 yılında böyle futbol oynanması beni şaşırtıyor" sözlerini nasıl yorumluyorsunuz?

TURGAY DEMİR- Ben nasıl Alex'i tartışmayalım diyorsam Schuster'i de artık tartışmayalım diyorum. Schuster "Ben Avrupa'da bir şeyler yapabilirsem yaparım. Türkiye ligi umurumda değil. Kapı gibi de sözleşmem var, kralı bana dokunamaz" diyen ve garip konuşmalar yapan bir teknik adam. İnsan bunu söylemeye utanır. Tamam inandık(!) karşındaki rakipler 1960'ların futbolunu oynuyor sen de uzay çağının futbolunu oynatıyorsun. Peki o zaman neden 1960 modeller lider ve sen niye 10 puan geridesin? O zaman bu manzara senin ayıbındır. Schuster böyle konuşarak kendini ele vermiş. 2010 model zırvalar bunlar.
HAKAN KARADERE- Yunanistan 2004'te Avrupa Şampiyonu olduğunda ne oynuyordu? Başında yine Alman hoca vardı. Yunanistan o futbolla şampiyon oldu. Yani futbolu yıllara göre tasnif etmek yerine elindeki kadro kalitesine göre değerlendirmek lazım. Schuster rakiplerinin futboluna baksın, analiz etsin ama şikayet etmesin.
QUARESMA DA SUÇLU
HAKKI YALÇIN- Dünyanın en iyi hocası Mourinho bile gittiği ülkenin şartlarına uygun futbol oynatıyor.
Schuster'de kaybettiği maçlardan sonra bir tür beyin ölümü filan gerçekleşiyor galiba. Yaptığı açıklamalar akıllı adamın edeceği laflar değil. Bu arada Schuster'i baş suçlu ilan ederken, rakibinin 60 metre top sürmesini seyreden İbrahim Üzülmez'e de bakalım. Beşiktaşlı yöneticiler diyor ki "Elimizdeki kadro harika." Beşiktaş'ın harika kadrosu falan yok. Ayrıca takımdaki suçlulardan biri de Quaresma. Takım oyuncusu olmaktan çıktı. Tribün oyuncusu oldu, artistik bir havaya büründü.
SELÇUK YULA- Schuster bu sözüyle büyüklere karşı kapanan takımları kastediyorsa haklılık payı var. Ama benim yadırgadığım 1960'lardan bahseden Schuster sanki 3000'li yılların futbolunu oynatıyor. Yani kendi kapısının önünü süpürmeden şehrin temizliğiyle ilgili konuşmak doğru değil. Schuster bahane üretmekten vazgeçip takımı oynatmaya baksın.
G.Saray kötü oynamıyor
SORU: Rijkaard'ın G.Saray'ı ile Hagi'nin G.Saray'ını kıyasladığınızda arada ne tür farklar görüyorsunuz?
HAKAN KARADERE- Hagi'yi daha önce de konuştuk, ligin 2. yarısında değerlendirmek lazım. Fenerbahçe, Trabzon, Kayseri gibi zorlu maçlar oynadı. Bu maçların hiçbirinde Galatasaray kötü değildi.
Hagi'yi şu an eleştiremeyiz.
HAKKI YALÇIN- Ben Hagi'yi asla sorgulamam, çünkü Rijkaard'ın bıraktığı takımı çalıştırıyor.
Ayrıca gerçekten zor maçlar oynadı, Fenerbahçe, Trabzon ve Kayseri ile deplasmanda karşılaştı.

HAGİ'YE BRAVO
Manisa maçında bir, Kayseri'de iki net penaltısı verilmedi. Hagi'nin bunların arkasına saklanmamasını da takdir ediyorum. En azından bu sezon Galatasaray'ın hedefleri belli. Bu kadar puan farkından sonra artık geleceğin takımını kurmalılar.
SELÇUK YULA- Galatasaray'ın bu saatten sonra yapması gereken tek bir şey var; şampiyonluğun gittiğini kabul edip tek hedef olarak kupaya odaklanmak. Öyle böyle devre arasını beklemeli, eğer Hagi ile samimi bir şekilde üç-dört yıl beraber gitmeyi düşünüyorlarsa da devre arasında itibaren yeniden yapılanmayı ciddi bir şekilde düşünmeliler.
* * *
TRABZON'DA TEHLİKE!
SORU: Son altı maçını kazanan Trabzon, sahasında Eskişehir'e takılırken Engin Baytar oyundan çıkarken yan hakeme tepki gösterdi. Acaba Trabzon'da tehlike sinyalleri mi baş gösteriyor?
HAKKI YALÇIN- Her zaman söylediğim gibi, Trabzon kaybetmeye çok müsait bir takım. Bunu Şenol Güneş görüyor. Takım ruhundan uzaklaştığı an çatır çatır giderler. Eskişehirspor maçında sanki saltanat havasında bir takım gibi sahaya çıktılar. Böyle giderse, bu takım arka arkaya puan kaybedebilir.

GÜNEŞ, DÜŞÜŞÜ ÖNLER
TURGAY DEMİR- Şenol Güneş'in tecrübesi böyle bir düşüşü önler diye düşünüyorum.
Orada başka bir sıkıntı var. Engin Baytar oyundan çıkarken tavır yapıyor, asıl tehlike bu tür olaylardır. Şenol hoca Engin'i en kısa zamanda disipline ederse problem büyümeden önlenmiş olur. Bunu yapacağına da inanıyorum. Öbür taraftan Trabzonspor sonuna kadar yarışın en iddialı takımı olacaktır, ona şüphe yok.
HAKAN KARADERE-Trabzon sezon sonuna kadar üç aşağı beş yukarı istikrarını koruyacak, kazanacak da kaybedecek de ama bence Fenerbahçe, Gaziantep'te üç puanı bırakarak ilk devre liderlik şansını tepti. Fener o maçı alsaydı Trabzon'un kaybedeceği puanlar vardı önünde. Trabzon önündeki her maçı kazanacak güçte değil. Fenerbahçe ise fikstür avantajını şu an yaşıyor. Önündeki her maçı kazanabilir.
GERÇEK BİR EĞİTMEN
SELÇUK YULA- Bu tür takılmalar olacaktır. Tüm maçları kazanıp şampiyon olma diye bir şey yok. Şenol Güneş bu sene, mesleği olan eğitmenliğini halkımızla en iyi şekilde paylaşıyor. Bir tarafta sürekli bahane üreten teknik direktörler, bir tarafta harika öz eleştiri yapan Şenol Güneş. "Şampiyonluk havasına daha girmedik" derken bu sözün anlamı derinlerde saklıdır ki Güneş bu şampiyonlukları futbolcu olarak yaşadığı için o havayı en iyi koklayan, bilen birisidir. İşte futboldan gelmenin avantajları burada yatıyor.



DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.