Beşiktaş'ın genetik kodlarıyla oynatmam

Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, Turkuvaz Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Serhat Albayrak'ı makamında ziyaret etti.

Fikret Orman, Fotomaç'ı ziyaretinde çok önemli açıklamalar yaptı:
Bir Meksika atasözü şöyle der: "Kader sana hayat diye ekşi bir limon uzattıysa, sen üstüne tekila ve tuz iste!" Fikret Orman'ın ki biraz da bu hesap... 2004 kongresinde Süleyman Seba'nın ayak izlerini takip edeceğini söyleyip oy isterken, "Her türlü şova hazırım" mesajı veren Yıldırım Demirören'e kaybetmişti. Aradan geçen sekiz yıla bakınca kaybeden Orman mı, yoksa Beşiktaş mı oldu; orası çok tartışılır.
Kartal Yuvası'nda büyük bir yangın çıktığını görünce, her türlü hesabı kitabı bir yana bırakıp, kendi deyimiyle alevlerin içine balıklama atlayan Fikret Orman "Sabah 8, akşam sınırsız" şeklinde inanılmaz bir mesai ile Beşiktaş'ın dertleriyle boğuşurken bu yoğun gündemi arasında Fotomaç'a bir nezaket ziyareti yaptı.
Genel Yayın Yönetmenimiz Zeki Uzundurukan, yazarımız Turgay Demir ve Yayın Koordinatörümüz Cenk Atılgan'la koyu bir Beşiktaş sohbetine giren Orman birçok soruya da ilginç cevaplar verdi...
Bu röportajı okuduğunuzda; "Beşiktaş'ın genetik kodlarıyla oynadı mı? Stat işi ne olacak?, Beşiktaş Fulya'da kazandı mı, kaybetti mi? Quaresma ya da Fernandes'e teklif geldi mi, gelirse satar mı?
TFF, MHK, PFDK ya da Tahkim Beşiktaş'ı ensesine vurulup lokması alınacak bir kulüp olarak mı görüyor? Beşiktaş başkanı yumruğunu masaya vurur mu, vurmalı mı, vuracak mı? Demirören dönemine ait inceleme ne alemde, rapor açıklanacak mı, hesap sorulacak mı? Kapalı'da işler ne alemde?" şeklindeki tüm soruların cevaplarını bulabileceksiniz.
Öyleyse gelin sizleri de keyifli sohbetimize katalım ve tüm soruları cevaplayalım:
-Sayın başkan Beşiktaş'ta işler nasıl gidiyor?
- "Fena halde çalışıyoruz. Sabah sekiz işe başlıyorum, sonrası sınır tanımıyor.
Hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değil.
Çok detay var, kurumsallaşma anlamında eksiklik olduğu için her şeyle ilgilenmek durumundayım!"
Orman hızını almış anlatırken araya Beşiktaş Protokol Müdürü Ahmet Ateş girip şöyle diyor; "Bundan önce Sayın Bilgili ve Demirören'le çalıştım, yaklaşık on yılda yaptığımdan daha fazla mesaiyi altı ayda yaptım..."
Tempo müthiş derken araya Yayın Yönetmenimiz Zeki Uzundurukan girip bam teline basıyor; "Peki başkan bunları bilmiyor muydunuz yani aday olmadan önce de manzara böyleydi. Göreviniz zor biliyorum ama bir de işin bu tarafı yok mu?"
- "Biliyorduk tabii ki, o nedenle bizimki şikayet etmek değil sorunları çözmenin zaman alacağını anlatmaktır aslında."
Yazarımız Turgay Demir giriyor devreye: Başkan rapor ne oldu, ne zaman açıklayacaksın ya da açıklayacak mısın?
- "Rapor hukukçularda, onlar bize olayın boyutlarını tam anlamıyla anlatacaklar sonra gereği elbet yapılacak. Başka bir şey düşünmek mümkün mü?"
Sonra hep birlikte soru bombardımanına tutuyoruz Beşiktaş başkanını. Sağolsun, hepsini nezaketle cevaplıyor.
Şimdi o sorular ve cevaplar:
-Sayın başkan stat işi ne olacak?
- "Bu çok zorlu bir sürece, kolay değil ama belki lig bitmeden başlayabiliriz.
Süreç devam ediyor ve en iyisini yapmayı planlıyoruz. Amacımız stadı kendi imkanlarımızla yapmak ve günü geldiğinde arsa tapusunu da almak. Bu da kolay bir süreç değil doğal olarak.!"
-Saha sonuçları sizi biraz olsun rahatlattı, o konuda neler söyleyeceksiniz?
- "Takım iyi gidiyor, daha iyi olacaktır.
Ligin ilk yarısını lider ya da liderin bir-iki puan gerisinde tamamlarsak bu başarıdır.
Ligin sonuna bakacak olursak orada bizi mutlu edecek olan başarı şampiyonluktur."
-Oğuzhan çok öne çıktı, siz de beğeniyor musunuz?
- "Ben teknik konulara fazla girmem ama iyi futbolcu olduğunu hepimiz biliyoruz.
Yalnız daha yürümesi gereken uzun bir yol var. Bu hafta takımını yalnız bırakmış olması da bunun bir kanıtı!"
-Fernandes izleyeni büyülüyor, birçok kişi Türkiye'deki en kaliteli yabancı olarak onu gösteriyor bu düşünceye katılır mısınız?
- "Kendi futbolcumu öveceğim derken başkalarının oyuncularını kötüleyemem.
Fernandes çok önemli bir oyuncu ve bizim takımımıza büyük katkı sağlıyor.
Ben olaya böyle bakıyorum."
-Teknik konulara karışmam dediniz ama penaltı pozisyonuna "Bence penaltı değil" şeklinde yorum yaptınız?
- "Onu bir futbolsever olarak yaptım."
-Samet hoca da "Başkan yanlış görmüş!" dedi.
- "Doğru söylüyor, yanlış görmüşüm.!"
-Peki neden bu yorumu yapma ihtiyacı duydunuz?
- "Bizler sadece aleyhimize olan hakem hatalarında konuşarak bu ülke futboluna bir şey kazandıramayız. Lehimize hata olduğunda da konuşmalıyız. Ben böyle düşünüyorum."
-Hakem hataları demişken bu sezon aleyhinize birçok hata oldu neler söylemek istersiniz?
- "Hakem insandır, hata da yapacaktır ancak bu hataların büyük bölümü bizim maçlara denk gelmesin mümkünse. Kimseye denk gelmesin. Hakemler gördüklerini çalsınlar, takım ayırmasınlar bu bize yeter."
-Bir de işin TFF ve kurulları tarafı var. Beşiktaş kolay ceza alıyor ve aldığı cezalar da Tahkim'den pek dönmüyor?
- "Aynen öyle ama şu aşamada yapacak bir şey yok.!"
-Yani Beşiktaş biraz ensesine vur lokmasını al, havasında görülüyor sanki.
- "Öyle gören varsa tarihi bir yanılgı içindedir. Biz şov yapmak amaçlı masaya yumruk vurmayız. Ama vurmamız gerektiği anda gerçek bir yumruk atarız.!"
-Son sekiz yılda kamuoyunda da Beşiktaş algısı biraz değişti galiba, yani Beşiktaşlı duruşu anlamında...
- "Beşiktaş'ın genetik kodlarıyla oynandı, tren rayından çıktı. Biz o kodları bir daha kimsenin oynayamayacağı hale getirmek istiyoruz.
Öyle bir kurumsallaşmalıyız ki, cebinde bir kuruşu olmayan ama hizmet imkanı olan yerine göre bir devlet memuru da gelip Beşiktaş'a başkan olabilmeli.
Beşiktaşlı çocuklar için uğraşıyoruz. Onlara daha iyi bir Beşiktaş bırakabilmek için."
-Göreve geldiğinizden bu yana sizi çok üzen bir şey yaşadınız mı ya da büyük bir sevinç.
- "Benim görevim süremle ilgili değil ama Fulya içimde bir yaradır. Fulya doğru şekilde değerlendirilmiş olsaydı bugün Beşiktaş'ın tek kuruş borcu olmazdı.
Çok büyük bir kayıp var orada. Rakam söylemek istemiyorum ama inanılmaz bir hata yapıldı ve artık maalesef geri dönüşü de yok. Beşiktaş orada büyük zarara uğratıldı. İnanılmaz bir zarar var!
Sevince gelince; sezon sonunda takımı istediğim yerde görürsem büyük bir sevinç yaşarım. Benim sevincim şampiyonluk olur."
-Peki başkan devre arasında transfer var mı?
- "Düşünüyoruz, hocamızla da görüşüyoruz.
Neden olmasın?"
Tam bu sırada başkan bir kontra çıkarıp Turgay Demir'e soruyu gönderiyor; sen olsan Beşiktaş'a kimi alırsın?
Turgay Demir net şekilde tarifini yapıp şunları söylüyor: "Niang gibi bir golcüye ihtiyacı var takımın. Bu kalitede bir oyuncuyu bulmak da, parasını ödemek de sorun olabilir ama Sivas'taki Enaramo ya da Belediye takımındaki Webo da ilaç olur.!"
- Kontranın ardından biz bombardımana devam ediyoruz. Yayın Yönetmenimiz can alıcı bir soru yöneltiyor: Devre arasında Quaresma'ya, Fenerbahçe ya da Galatasaray'dan teklif gelse verir misiniz?
Başkan şöyle bir düşünüp politik cevap veriyor; "Gelince bakmak lazım. Böyle bir teklif gelmedi. Fernandes için dolaylı teklifler aldık ama onunla da ilgilenmedik çünkü vermek istemiyoruz. Onun dışında resmi teklif gelen tek oyuncumuz Mustafa Pektemek'tir. Rusya'dan teklif geldi, hem de iyi bir teklifti ama paraya ihtiyacımız olmasına rağmen vermedik."
-Zaman zaman tribünlerden de tepki alıyorsunuz taraftar ile aranız nasıl?
- "Bir sorunumuz yok. Önceki gün stat müdürümüzle görüşüp kapalıdaki seyirci artışını inceledik. Oradaki taraftar profili değişiyor. Numaralıdaki yerini bırakıp, kapalıya gelen var. Rahat rahat tribüne girip yerlerine oturabiliyorlar. Biz onların da haklarını koruyoruz. Bazıları rahatsız olabilir ama yapılması gerekeni yapıyoruz."
-Taraftarın 'Feda' konusunda gereğini yaptığına inanıyor musunuz?
- "Taraftar son yıllarda çok şey yaşadı ve belki de güvenini kaybetti. Dolayısıyla her söylenene inanmıyorlar. Bu şartlarda FEDAkarlık anlamında taraftarın gereğini yaptığını düşünüyorum. Bu yapılanlar Beşiktaş taraftarının gerçek potansiyeli değildir, çok daha fazlası olmalıdır bunu biliyorum ama bu 'ha' demeyle olmaz.
Biz bir şeyler yapacağız, taraftar doğru yolda olduğumuzu görüp destek verecek ve bu böyle yürüyecek..."
-Son olarak şunu soralım başkan, kurtuluş yeni statta mı?
- "Bazıları stadın neden uzadığını düşünüyor.
Bu çok kolay değil. Vakıflar var, askı var, askıda itiraz var, itirazın ardından mahkeme süreci var. Tüm bunlar bizim keyfimize göre gelişecek şeyler değil.
Her detayla uğraşıyoruz."
-Sayın başkan yoğun gündeminize rağmen bize zaman ayırdığınız için çok teşekkür ediyor ve başarılar diliyoruz.
- "Ben teşekkür ediyorum."

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.