Yeni hazırlanan futbol yasasında teşvik primleri de şike gibi suç sayılacak haberi medyada çıkınca çok sevinmiştim. Bir yazı yazıp yapanları kutlamak istedim. Ayrıca milli takımın teşvik dışında tutulmasının da hatalı olduğunu, dedikodulara yol açacağını bu yazının içine koyacaktım. Federasyondan iki üç ilgili ile konuştum. Onlara bunları söyledim. Fakat şaşırtıcı haberle karşılaştım. Bana söylenen şuydu: Teşvik, kelime olarak yeni futbol yasasında yok! Ancak şike, maç bağlama gibi eylemler suç sayılacak. Bunları da futbol yasasına değil, yeni ceza yasasına koyacaklardı. Olacak şey değildi bu. Peki, dedim, bu haber nereden çıktı? Onlar da habersiz. 'Bilmiyoruz' dediler. Yani anlayacağınız, teşvik yine suç olmaktan böylece kurtuldu. Ama onlara sorarsanız eylem dışındaki hareketlere sokabiliriz diyorlar. Ama sokulur diyemiyorlar. Ne kadar acıdır ki Türkiye hala çok ciddi bir futbol yasasına, bir futbol kanununa, spor mahkemelerine ve spor polisine sahip olamayacak. Biz bunları yapmadığımız sürece de bu ülke içinde teşvik de, şike de cirit atıp duracak. Yazık! Bu ülkede milyonlarca dolar harcayıp takımlar kuruyorsun, hocalar getiriyorsun ama birileri çıkıp üç beş kuruş verip teşviği de şikeyi de yasal olmayan yolları da rahat rahat yapıyor. Üzülseniz de bir şey değişmez, sevinseniz de. Bu ülkede futbol böyle gelmiş, böyle gider.