İlker Ateş- Bence F.Bahçe'nin iki rakibi var. Bunlardan birisi teknik direktör Zico. O da tıpkı Tigana gibi boş gözlerle bakıyor. O bakışlarla hiçbir şey çözemiyor. Bir diğer rakibi de F.Bahçe'nin başkanı. Hiçbir F.Bahçeli futbolcunun, hiçbir maçı Aziz Yıldırım baskısı olmaksızın oynaması mümkün değil. Çünkü Aziz Yıldırım tribünde, sahada ve
her yerde. Bu gerilim politikalarıyla pankartlar yazdırıyor. "Yeter" dedirtiyor. Bana göre Türk futbolunda pankart açılması gerekenilk kişinin Aziz Yıldırım'ın kendisi olduğunu öğrendiği an F.Bahçe'de çıkış başlar. Yıldırım sadece kendi futbolcularını bu gerginliğin içine atmakla kalmıyor kendi yöneticilerini deaynı şekilde toplumun gözü önünde antipatikyapmak için elinden gelen tüm çabayı harcıyor.
Selçuk Yula- Bu ülkede gerginliği ilk artıran insanların kimler olduğunu herkes biliyor. Çok fazlauzağa gitmeyin, maçlardan önce yenilen yemekleri hatırlayın. F.Bahçeliler, Yıldırım'ı sevdiklerini, yaptıları yürüyüşlerle ve her kongrede binlerce oy kullanarak gösteriyorlar. Gerisi lafı güzaftır.Herkes kendi başkanına, kendi kulbüne baksın diyorlar. F.Bahçelilerin böyle dediklerini biliyorum. Ricardinho konusuna gelince... Aziz Yıldırım'ın arabası orada ama Ricardinho'nun otobüsü orada değil. Yani Yıldırım olması gereken yerdeyken Ricardinho olmaması gereken yerde.Aurelio'nun yaptığı son derece yanlış bir hareket ama kulağımıza gelenler, Ricardinho'nun Aurelio'ya Türk Milli Takımı'nda oynadığı için büyük bir hakarette bulunduğu yönünde. Zaten hırsızın hiç mi kabahati yok?