Taçlandıramadı

Şampiyonlar Ligi'nde altın kural evindeki maçları kazanmak.
Beşiktaş, Benfica deplasmanında aldığı beraberlikle kazandığı avantajı Dinamo Kiev galibiyetiyle taçlandırabilseydi harika bir iş yapmış olacaktı. İlk yarıda iyi oynayan, pozisyonlar bulan, öne geçen Beşiktaş rakibin şaşkına döndüğü bu bölümde ikinci golü atabilmeli ve maçı kotarmalıydı.
Bunu yapamadılar.
İlk yarıda tek aksayan oyuncu Adriano'ydu ve ikinci yarıya başlamamasını bekliyordum ama başladı… Beşiktaş gol yiyene kadar da sahada kaldı. Oyuncu değiştirmek için mutlaka gol yemek mi gerekiyor! Dikkat!..

Gökhan çare olmadı
Keza Tolgay ikinci yarının başlarında yorgunluk sinyalleri vermeye başladı, iki önemli pas hatası yaptı. Talisca pres yapan bir oyuncu değil, Tolgay vites düşürünce Atiba da teklemeye başladı ve top Dinamo Kiev'e geçti.
Artık dönen topları da onlar alıyorlardı.
Tolgay çıktı Gökhan İnler girdi fakat bu değişen pek bir şey olmadı.
Aboubakar'ı çıkarıp Kerim Frei'yi sahaya süren Güneş, ön tarafta bozulan pas trafiğini düzeltmeyi hedefledi, bu değişiklikle Beşiktaş kıpırdadı ve tekrar galibiyet kovalamaya çalıştı.

Fabri çıkmamalıydı
Atılacak bir gol altın değerinde olduğu gibi gruptan çıkış kapısını da ardına kadar açacaktı. Ancak uyuyan rakibi uyandırdıktan sonra o golü atmak pek kolay olmuyor.
Deplasmanda beraberliği yakalamış olmanın moraliyle direnç kazanan Dinamo Kiev son düdüğe kadar oyundan düşmedi.
Özetle Beşiktaş ilk, Kiev ise ikinci yarıdaki oyunuyla birer puanı hak ettiler, daha fazlasını değil.
Bu arada yenilen golde Fabri ilk topa çıkmalıydı, çıkmadı ve hata yaptı.
Onun da canı sağ olsun.
Ve Quaresma; harika bir gol attı ama sonrasında inanılmaz bencildi.
Her neyse, grubun ilk sırasında beklendiği gibi Napoli var, ikincilik yarışı son maça kadar sürecek gibi.