Bilic!

Beşiktaş'ın bir türlü organize olamadığı ve kendi oyununu rakibine kabul ettiremediği tüm maçları inceleyin, ya Veli ya da Atiba'nın sahada olmadığını göreceksiniz. Net!
Beşiktaş demek V.Atiba demek, iki kere iki dört. Bu tez dün bir kez daha kanıtlandı. Veli'siz Atiba tek başına ne yapacağını şaşırdı, öne gitti olmadı, geri geldi olmadı… Bir zamanların Metin-
Ali-Feyyaz üçlüsü nasıl birbirlerini tamamlıyorlarsa Veli-Atiba da öyle. Sadece biri yetmiyor, mutlaka ikili olmalılar.
O nedenle Bilic ne zaman V.Atiba konusunda macera aradıysa Beşiktaş bilinen kimliğinin çok dışında bir görüntü sergilemiştir. Kayseri'deki Kartal'ın tanınmayacak kadar kötü olması bundan!

Artık 3 kulvar kalmadı
Diyeceksiniz ki alt ligden bir takımla yapılan kupa maçında da aynı mazeret geçerli mi? Bunun altı, üstü yok, V.Atiba'sız Beşiktaş eksik, yarım, dirençsiz.
Dün bu tez bir kez daha kanıtlandı.
Orta alanda topa sahip olamayan, Kayseri'nin baskısına kaliteli paslarla karşılık veremeyen Kartal koşu mesafesinde de geride kaldı ve hiç bir varlık gösteremedi.
Kayseri'yi yürekten kutlarım. Bir dakika bile futbolun kuytu köşelerine saklanmadan yürekli bir futbol ortaya koydular, önde bastılar, ayağa oynadılar, attıklarından fazlasını da kaçırdılar. Turu geçmeyi yerden göğe kadar hak ettiler.
Beşiktaş biraz rakibi hafife almak, biraz kafasını Liverpool'a takmaktan olacak, Kayseri'de tanınmayacak kadar kötüydü. Bu görüntünün bedeli de kupadan elenmek oldu. Artık üç kulvarda yürüyen bir Kartal yok. Bilic bu manzaradan ders almaz ve V.Atiba konusunda değişik arayışlara girip bilinen Amerika'yı yeniden keşfe çıkarsa hedefler bir bir elden gider benden söylemesi.