Samandıra köstebeği

Köstebek son günlerin en popüler konusu. Önce Vahid Halilhodzic sonra da Prandelli, maç kadrolarının dışarı sızdığından şikâyet etti. Son olarak da Andurrahim Albayrak, "Köstebeği bulduk. Artık kadrolarımız basına sızmıyor" açıklaması yaptı.

Kadronun basına sızması, sahada nasıl b ir sıkıntı oluşturur bir türlü anlayamadım! Sonuç olarak maçtan bir saat önce kadronuz rakip teknik adamın eline geçmiyor mu? Büyük takım hocaları zaten çalışmalarını, plânlarını farklı kadrolara göre yapıyorlar. Yani, "Kadromuz basına sızdı. Maçı kaybettik" düşüncesi dünyanın en saçma şeyi!

Askeri dürbünle izledik

Her gazetecinin haber kaynakları vardır. Maç öncesi herkes bu kaynaklarını arar, kadroyu öğrenmeye çalışır. Yıllar önceydi... Fenerbahçe, Samandıra Tesisleri'ne yeni taşındığı zamanlar, o dönemin muhabirleriyle birlikte aramızda para toplayıp askeri bir dürbün almıştık. Tesislerde basına kapalı antrenmanları bu dürbün yardımıyla izliyorduk!

Hatta balkonundan idmanı izlemek için izin istediğimiz Samandıra mahallesi sakinleriyle dostluklar kurmuştuk. Çay-kahve içip antrenman izliyorduk. Anlayacağınız bir gazetede ertesi gün sahaya çıkan kadroyu görmek, içeride bir köstebek olduğu anlamına gelmiyor.

Kim ödeyecek?

Başkan Aziz Yıldırım'ın Rize maçında yaptığı kombine iptalleri çok eleştirildi. Ben de eleştirenlerden biriydim. Biletini, kombine kartını alan herkes Saraçoğlu'nda maç izleyebilir. Fenerbahçeli olmayıp, sadece futbolsever olsan bile...

Tribünde Aziz Yıldırım'ı eleştirmek için yapılan saçma sapan tezahüratlara katılmam mümkün değil. Kötü tezahüratın takımı bozduğuna statta olan herkes şahit. Ben bu gerilimin daha da büyümeden çözülmesinden yanayım.

Ancak merak ettiğim şey başka... Bilet ve kombine gelirleri futbol takımlarının ana gelirlerinin başında geliyor. Şimdi iptal edilen bu kombinelerin zararını kim nasıl karşılayacak?