Türkiye şu günlerde felaket üstüne felaket yaşıyor. Güneydoğu'da kurulan pusuda 10 askerimiz şehit düşüyor. Şehit düşenlerden fazla yaralılar hastanelerde tedavi görüyor. Birkaç gündür, başta İstanbul olmak üzere hemen hemen tüm bölgelerde bir doğa felaketi yaşanıyor. Ölü sayısı bilinen 30'u geçmiş durumda. Kayıplar belli değil. Hastanelerde yaralılar var. Binlerce insan yıkılan evlerinin, barklarının sel altında kalmasından perişan vaziyette ortada duruyor. Üstelik yağmur dün de devam ediyor. Başta İstanbul olmak üzere birçok bölgede sel acımasızca her yeri yıkıp geçiyor ve can yakıyor. Şimdi herkese soruyorum; Bütün bu yürek yakıcı askerlerimizin şehit oluşları, sel felaketinde kaybettiklerimiz, yaralılar ve de kabus gibi çöken yağmurlar ülkede bir "MİLLİ MATEM" ilanını gerektirmez mi? Elbette gerektirir. Bu maçı ertelemeyen federasyonu kınıyorum. Türkiye'nin birçok evinde insanlar matem içinde oturup yas tutarken sen insanları bir ya da birçok stada toplayıp maç zevkini yaşatamazsın. Sayın Mahmut Özgener bu hatalı kararınız umarım devlet büyüklerince de olumlu karşılanmaz.
Aslan golle başladı Büyük maç, büyük heyecanla başladı. Statta atmosfer süperdi. Metin Oktay'ın anma günü için yapılan kaşkol büyük ilgi gördü. Galatasaraylılar takımlarına görülmemiş destek verirken karşılaşma başladı ve hemen gol geldi. Arda'nın korneri kaleye girerken arka direkte kafa vuran Mustafa Sarp golü atıverdi. Ancak Galatasaray'da milli maçlarda oynayanların yorgunlukları ve oyuna az katkıları açıkça belli oluyordu. Cimbom durumu idare etti ve devreyi 1-0 kapadı İkinci yarıya Beşiktaş fırtına gibi girdi. Önemli goller kaçırdı. İki golü kaleci Franco önledi. Sonra Rüştü'nün hatasından yararlanan Baros ikinci, ardından da üçüncü golü attı. Maçta böyle kapandı.