Bazı okuyucularım, Hıncal Uluç'un "Bu lig palavra" diye yazdığını, benim de Beşiktaş'ın şampiyonluğu ile ilgili geçen hafta yazdığım yazıyı okuduklarını, bu konuda benim ne düşündüğümü sormuş. Ben Hıncal ağabeyin o yazısını okumadığım için, neden "Palavra" dediğini bilemiyorum. Ama gelin önce bizim ligi bir inceleyelim... Sonra da "Hıncal abi haklı mı, değil mi" bakalım.
DANDiK LiGLERDE BiRiLERi PUANLARI TOPARLAR İlk tabloda dünya ligleri içinde, maç başına en fazla puan alınan ligleri görüyorsunuz. Fark edeceğiniz gibi bunların çoğu dandik ligler. Zaten maç başına 2.
4 puandan fazla almak ya nadiren de olsa iki takım arasında müthiş bir mücadelenin yaşandığı bir ligde (2005-2006 sezonu Galatasaray-Fenerbahçe böyle bir mücadele yaşamıştı) ya da ancak böyle liglerde oluyor. O nedenle ortalama alınan puanın 2.10 -2.35 arasında olması, 'Klas' dediğimiz liglerde normal karşılanabilir.
BEŞİKTAŞ, GARİP ALMAN DIŞINDA KİMSEYİ GEÇEMEDİ Aşağıdaki iki tabloda Avrupa'nın 5 büyük ligi ve Turkcell Süper Lig'in bu sezon maç başına kaç puan topladığını görüyorsunuz. Burada net olan, Şampiyonlar Ligi'nde nal toplayan ve bu sene çok kötü bir sezon geçiren Alman liginin dışında, bizim şampiyonumuzun geçebildiği kimse yok. Ayrıca şunu da bilmenizde fayda var. Wolfsburg, son 8 yılın en düşük puanını alan Alman şampiyonu oldu. Yani Kartal'ın geçebildiği tek ligin halini varın düşünün.
BU PUAN İLE 3. BİLE ZOR OLURDU! Aşağıdaki tabloda da son 5 sezonun şampiyonlarının puanları görülüyor. Eğer ki Beşiktaş, Denizli'yi yenemezse, bu konuda da en kötü şampiyon olacak. Hatta 2000 yılından bu yana tam 9 sezon içinde Beşiktaş'tan daha az puan alıp da şampiyon olan takım olmadığı gibi, daha da komiği, geride kalan 8 sezonun, 7 tanesinin ikincilerinin puanı bile Beşiktaş'tan daha yüksek olmuş. Yani Kartal bu puanı ile bırakın şampiyonluğu, çoğu sezonda 3.'lüğü bile zor görecekken bu sezon şampiyonluğa gidiyor.
DELİ GİBİ PARA HARCADILAR AMA ORTADA FUTBOL DİYE BİŞEY YOK "Eee doktor, ne kadar ekmek, o kadar köfte" diyenleri duyar gibiyim. Onlara da aşağıdaki tabloya bakmalarını öneririm. Bizim lig Avrupa'da en fazla transferin yapıldığı lig. Para harcama konusunda da maşallah, 8. sırayı kapmışız. Yani Championship'ten, Yunan, Portekiz ve Belçika liglerinden daha pahalı bir lige sahibiz. Üstelik harcanan paranın sadece 1/4'ünü gelir olarak kazanabilmişiz ki bu da diğer liglere oranla rezalet bir durum. Yani anlayacağınız paralar da boşa gitmiş. Çünkü işi bilenler değil, para kırışılabilecek menajerler yapmış transferleri.
ALLAH BiR DAHA NASİP ETMESiN! SONUÇ: Dr. Gürkan diyor ki... Bu lige kaliteli demek için gözlüğünüzün, at bile değil, deve gözlüğü olması gerekir. Paraları boşa harcayan bir sürü takımın, şampiyonluğun 1 numaralı adayının altındaki 5 takımdan aldığı puan açısından da Avrupa'nın en fukarası olduğu, seyir zevkinin hiç olmadığı bir lig izledim. Bu nedenle de Avrupa kupalarında nal topladık, Bosna ve Belçika gibi yanımızda lafı bile edilemeyecek takımları geçemedik. Avrupa'ya yaptığımız 2 büyük!!! transferin takımlarından biri düştü, öbürü de ha düştü, ha düşecek. O yüzden Hıncal ağabeyin, palavra gibi radikal kelimelerini kullanma tarzım olmasa da, bu seneki lig için şunu net söyleyebilirim. Allah bir daha böylesini göstermesin!..
