Türk futbolu için büyük fırsat Türk futbolunda yeni bir dönem başlıyor. Tüm kulüplerin büyük desteğiyle aday olup kazanan Hasan Doğan futbol tarihimizin en önemli yönetim kurullarından birini oluşturdu. Fenerbahçe'de Ali Koç'un yönetime girmesiyle başlayan, saygın işadamlarının futbola daha yakınlaşmaları, federasyon yönetimine de yansıdı. Beşiktaş camiasının en önemli isimlerinden Zafer Yıldırım, Doğan federasyonuna girmeyi kabul etti. Fenerbahçe'de her zaman için potansiyel bir başkan adayı olan Mehmet Ali Aydınlar aynı şekilde. Yine Beşiktaş camiasında adı başkanlık için geçen Ethem Sancak ve Galatasaray camiasının en saygın isimlerinden Oğuz Çarmıklı da bu müthiş listede yer aldılar. Bu dev isimlerin yanı sıra yıllarca futbola hizmet eden, Mahmut Özgener, Serdar Güzelaydın, Mehmet Baykan gibi tecrübelilerle bu federasyon, sorunları kolaylıkla çözecektir. İşin bu tarafına bakmayıp temcit pilavına dönen, "bu federasyon hükümete yakın!" eleştirisi yapanlar da bazı gerçekleri görmelidir. Bundan önceki federasyon hükümete uzaktı da ne oldu? Hangi sorunları çözebildi? Hükümet dediğiniz bu ülkenin hükümeti değil mi? Futbolcu bir Başbakan'a sahip olmanın imkânlarını bu ülke futbolu değerlendirirse kötü mü olur? Kimse kusura bakmasın, iddaa durma noktasına gelmiş, kulüpler vergi yükü altında eziliyor. Bu sorunları ancak böyle güçlü bir federasyon çözebilir. Yoksa, Milli Takım'a prim vermeyi futbolu yönetmek zannedenlerle bu iş olmazdı. Olmadığını da yaşayarak gördük zaten. İlk kez tüm kulüpler bir araya gelmiş. Üç büyükler dahi kenetlenmiş. Fenerbahçe ile federasyon arasındaki kavga bitmiş. Bu resmi iyi okumak, ezberleri bozmak lazım. Önceki gün sevgili Hakkı Yalçın, Aziz Yıldırım'la çok güzel bir röportaj yaptı. Bu sırada ben de başkanla sohbet etme şansı buldum. Aziz başkan gerginliklerden kurtulmuş, Türk futbolunun çok önemli bir sorununun ortadan kalktığına inanıyor. Futbolun tepesinde kavga olmasını istemiyor. Bunun için de gayret göstermeye kararlı. Bana göre bu da çok önemli. Fenerbahçe yönetiminin bu konuda tutarlı ve büyük düşündüğü verdiği destekten belli. Hasan Doğan'la ilişkilerinin en bozuk olduğu dönemde dahi Aziz Yıldırım bizzat bana, "İlişkilerimiz bugün iyi yarın kötü olur bu çok önemli değil ama biz Levent Bıçakcı federasyonuna her zaman güveniyoruz, kötü niyetli olduklarına dair bir şüphemiz yok" diyebiliyordu. Şimdi yine aynı şeyleri söylüyor. Kim ne derse desin, Türk futbolu bir istikrar yakalama noktasına geldi. Bana göre oluşan mutabakat ortamı birçok sorunun çözümü için son fırsattır. Bu fırsatı iyi kullanmak için herkes elinden geleni yapmalıdır. Hepimiz aynı geminin içindeyiz. Başka Türk futbolu yok!
Servisi
