Umutlandık Dün Fenerbahçe Spor Kulübü'nün 100 yıllık mazisinin sergilendiği Şükrü Saracoğlu'ndaki müzeyi büyük bir keyifle gezdim. Fenerbahçeli olsun olmasın tüm sporseverlerin bu güzel tesisi görmelerini tavsiye ediyorum. Herşeyin mükemmelce tanzim edildiği bu müzede gözlerim Avrupa'dan alınmış bir kupayı görmeyi çok arzu etti. Newcastle maçı bu dileklerimiz için bir başlangıç olabilmesi açısından ilk 45 dakikada umutlarımızı açıkçası yeşertti. Ve bu hayalimiz kolay olmasa da oynanan futbol içimizi kıpırdattı. Bu yıl ligimizde beklediğimiz kalitede bir oyun düzeni tutturamayan Fenerbahçe için Galatasaray'ın ve Beşiktaş'ın hüzünle biten Avrupa maçları sonrasında önyargılıydık. Eleştirilen Zico, futbolun realitesini görmüş ofansif futbol adına macera olan düşüncesinden vazgeçerek tek forvet oynattığı Kezman'ın arkasına kademeli bir şekilde kurduğu zengin orta saha kurgusuyla sahanın ağırlık merkezini oluşturmuştu.
Kora kor mücadele Tuncay'ın ve Alex'in zaman zaman forveti üçlemeleri hücumda zenginlik yaratırken defans bloğunun önünde de Aurelio adeta bir güvence sibobu gibi rakibin bütün pozisyonlarını ilk hamlede önleyerek takıma büyük katkı sağladı. Defans oyuncuları ise bu sezonun en uyumlu futbolunu ortaya koydular. Fenerbahçe takım olma bilinciyle sahanın her yerinde rakibi ile kora kor mücadele etti. Ve müsabaka süresince de kondisyonunu çok ekonomik kullanarak İngiltere'de alkışlanacak bir oyun sergiledi. Bu güzel oyun klasik bir yan top golüyle şanssız bir şekilde aleyhimize döndü. On dakika daha takım dayanabilseydi teknik kadro ve oyuncularımız hem alkışı hem de puanı almış olacaklardı. Bizce Fenerbahçe'yi kutlamak gerekir. Eğer bu futbolla devam ederlerse Kadıköy'deki müzemizde onların getireceği kupaya en değerli köşe yakın zamanda hazırlanacaktır.
