20 Ocak 2024 | Cumartesi

Transfer mühendisliği

Bızım çocukluğumuzda "Kaldırım mühendisliği" vardı. Eğer derslerine çalışmazsan annen, baban "Kaldırım mühendisi mi olacaksın?" diye basardı kalayı. Şimdilerde "Transfer mühendisliği" moda oldu.

Bu konuda geçtiğimiz yıl Galatarasay ne kadar başarılıysa, bu sezon Fenerbahçe'nin transferlerine imza atan "mühendisler" de o kadar başarılı iş çıkardı. Sezon başında alınan Dzeko, Szymanski, Fred, Tadic ve Djiku gibi isimlerin yaptığı katkı ortada.
İyi oyuncu olmak kadar iyi karakterli, takıma sahip çıkan, tecrübeli isimler olmaları da cabası!
Eğer bir mühendislik söz konusuysa bu verilerin hepsini alt alta koyup, artı hanesine yazabiliriz. Benzer bir hamle de devre arası transfer döneminin ilk iki gününde geldi. Bonucci ve Krunic doğru zaman, doğru futbolcu, doğru karakter vasıflarıyla tam anlamıyla nokta transfer oldu. Adanaspor kupa maçında iki oyuncu da sezon başından beri Fenerbahçe'de oynuyormuş gibi uyumlu ve verimli gözüktü. Velhasıl Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, düşe kalka yol aldığı çıraklık ve kalfalık sürecinden sonra transferde ustalık dönemine beşinci sezonunda ulaştı. Bu transferler Fenerbahçe'yi şampiyonluğa taşırsa, Başkan'ın ustalık eseri olur.

VAR'IN ÖNEMİNİ GÖRDÜNÜZ MÜ?
Ziraat Türkiye Kupası 5. tur mücadelesinde statü gereği VAR uygulaması yoktu. Hep derler ya, "Bir şeyin değeri varlığında değil, yokluğunda belli olur" diye. İşte o misal, kupada gözlerimiz VAR'ı aradı.
Nasıl aramasın? Ankaragücü'nün kazandığı penaltıda Morutan Rizesporlu rakibine faul yaptı ama penaltıyı sarı-lacivertli takım kazandı. Adana Demirspor'un ofsayt gerekçesiyle güme giden golünde neredeyse bir metre ofsayt yoktu.
Kayserispor karşısında Gençlerbirliği lehine verilen penaltıda, faul pozisyonu kırk, elli santim kadar ceza sahasının dışındaydı. Buna benzer irili, ufaklı pek çok örnek sayabilirim.
Görünen o ki, hakemlerimiz VAR uygulaması nedeniyle tembelliğe alışmış. VAR'daki görevlilerin kimi zaman protokol gereği, kimi zaman da muhakeme eksikliği nedeniyle işlevsiz kalmasını eleştirsek de sistemin faydasını göz ardı edemeyiz.
Yarı otomatik ofsayt sistemi bu faydayı daha da arttıracak. Eğer hakemlerimiz iyi eğitim alır ve VAR sistemi sağlıklı bir şekilde kullanılırsa yaşadığımız saçma sapan tartışmalar biraz olsun azalabilir. Unutmadan, TFF'nin gelecek sezon uygulanacak yeni kupa formatında grup aşamasından itibaren VAR sistemini devreye sokması şart görünüyor. Aksi halde bu hatalar çok baş ağrıtır!

G.SARAY'IN VİRAJI
Galatasaray son bölümü on kişi oynayan Ümraniyespor karşısında çok da tat vermeden tur biletini kaptı. Elbette akıllarının Trabzonspor maçında olduğu düşünülebilir. Ancak sakatlık ve cezalar nedeniyle eksilen oyuncuların yaşattığı dengesizlik hala son bulmuş gözükmüyor.
Takım içindeki iletişimde bir sorun olduğunu ileri sürmek de papatya falı açmak olur. "Liderin iki puan gerisindeyiz, sorun falan yok" derseniz, ben de size geçen sezon sergilenen futbol ile bu seneki görüntü arasında iki puanın çok ötesinde fark olduğunu söylerim.
İnkâr etmek, güneşi balçıkla sıvamak olur. Okan Hoca, sezon başından beri hatalı transferlerin yol açtığı yapısal bozukluklar ile uğraşıyor.
Şu aşamada Trabzonspor maçıyla başlayıp, Samsunspor deplasmanıyla noktalanacak dört maçı kayıpsız atlatmak virajı dönüp, düzlüğe çıkmak anlamına gelir. Şubat ayındaki Avrupa mesaisi dönemi de en az kayıpla geçilirse bu yarış Rams Park'taki finale kadar gider. Ancak bu dört maçta yaşanacak bir kayıp çorap söküğü etkisine neden olur. Galatasaray'ın geleceği Şubat sonuna kadar şekillenecektir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor