17 Aralık 2023 | Pazar

Avrupa baharı

Galatasaray Şubat ayında Avrupa Liginde Play-off oynama hakkı elde ederek, Fenerbahçe ise Konferans Ligi grubunu lider bitirme avantajıyla kapağı Mart ayına atarak Avrupa'da yeni yılı görmeyi başardılar. Açıkçası Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi'nde yola devam edebileceğini düşünmüştüm. B.Münih maçlarındaki strateji hatası ve başta N'Dombele, Zaha, Tetteh ve Angelinho olmak üzere bazı oyunculardan beklenen verimin alınamaması hesabı bozdu.
Fenerbahçe cephesinde ise sakatlık kâbusu vasat takımlardan oluşan grupta erken vize almayı engelledi.
Yine de farklı Trnava galibiyeti ve Ludogorets'in kazanmasıyla işler rayına oturdu. Sarı- Lacivertli takımda Fred ve Djiku maç eksiklerine rağmen takımın derlenip toplanmasını sağladı.
Ferdi'nin olağanüstü katkısı devam ediyor.
İrfan Can da neredeyse kariyer sezonunu yaşıyor.
Özetle, her iki takımımızın da yolu açık. Gönül Beşiktaş'ın da yeni yılı görmesini isterdi. Yazık oldu. Avrupa sıralamasında dokuzuncuyuz ama İskoçya tehdidi devam ediyor. Bu sırayı korumak şart. Korumak için de bir, iki tur daha devam etmek gerek. Ama mevcut potansiyelleri ve olası devre arası katkılarını da hesaba katarsak Galatasaray ve Fenerbahçe'nin sonuna kadar gidemeyeceğini kim söyleyebilir ki? Birbirimizle uğraşmak yerine sahaya odaklanırsak çok başka bir Avrupa Baharı yaşayabiliriz!

TAM BİR KAOS
Meler'in A.Gücü Başkanı tarafından yumruklanması futbolumuzdaki akıl tutulmasının zirvesi oldu.
Aslında öyle bir noktaya gelmiştik ki, bu çirkinlik bile sürpriz olmadı. Olmadı ama biz Avrupa futboluna rezil olmayı başardık. Bir numaralı hakemimiz de mesleği bırakma noktasına geldi.
Ligin tatil edilmesi, üzüntü ve kınama açıklamaları arasında futbolumuz saçma sapan bir gündem yaşadı. Geldiğimiz nokta trajiktir. Saldırı olayı elbette hakem performanslarının yetersiz olduğu gerçeğini değiştiremez. TFF'nin maç takviminde yaptığı değişiklik de akılcı ve hakkaniyetli olmadı.
Statlarımızdaki güvenlik önlemlerinin kişiye ve yere göre değiştiği gerçeği de göz ardı edilemez. Şimdi taraftarlara ekstra güvenlik uygulanacak ama asıl dert içerde. Akreditasyon kartları göstermelik. Alakalı, alakasız insanlar koridorlarda ve saha kenarında cirit atıyor. Özel güvenlik ücretlerini kulüpler öderken, o güvenliklerin kulüp yöneticilerini durdurmasını beklemek mümkün mü? Velhasıl, şimdi devreye siyasi figürler girecek. Önce cezalar hafifleyecek, sonra sevgi sözcükleri arasında olay unutulup gidecek. Ama açılan yara hiçbir zaman iyileşmeyecek. Futbol paydaşları (Medya dâhil) eyyamcıdır. Tribüne oynar, günü kurtarırlar. Ortaya çıkan kaotik görüntüde her birimizin payı var. Senin de, sevgili okuyucum!

SÜPER KUPA HAZIRLIĞI
Malumunuz olduğu üzere Galatasaray- Fenerbahçe Süper Kupa maçı ay sonunda Riyad'da oynanacak. Bu konu çok eleştirildi. Gönül elbette 100.yıl'da bu maçı başkent Ankara ya da Samsun'da oynamak isterdi. Ama ilgili kulüplere de sorularak, birkaç sezonluk karlı bir anlaşma yapılmış. Bu tür maçları İtalya ve İspanya gibi ülkeler yıllardır yurt dışında oynayarak para kazanıyor.
Yapılan anlaşma aslında bir beceri işi. Elbette zamanlama eleştirilebilir. Ancak şimdiden futbolseverleri muazzam bir final organizasyonunun beklediğini söyleyebilirim.

TFF 100. Yıl temalı görkemli bir maç önü şovu hazırlıyor.
Birçok sürpriz var. Ayrıca birbirinden ünlü konuklar da olacak. Maç yayınında Spidercam dâhil, şimdiye kadar görülmemiş teknik imkânlar ve 30'un üzerinde kamera kullanılacak.
Karşılamayı ve gösterileri yurt dışında çok sayıda ülke naklen yayınlayacak.
Özetle dünya derbisi, tüm dünyada izlenecek.
Umarım Galatasaray ve Fenerbahçe'de saha dışındaki şov gibi, unutulmayacak bir futbol ziyafeti sunarlar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor