03 Mayıs 2015 | Pazar

Bir yanlış, bir doğru!

Maçın ilk yarısı 'mahalle maçından' beterdi. Oyunu tutmayı hiç düşünmeyen iki teknik adamın çılgınca taktiği herkese, heyecanlı ancak kalitesiz bir ilk yarı izletti.
En çok İsmail Kartal'ın soyunma odasında Alper'e nasıl bir görev verdiğini merak ediyorum. Orta sahada ne yapacağını bilmez bir şekilde dolaştı. İki bek Caner ve Gökhan'ın ileri çıktığında savunmaya yardım etmesi gerekirdi, onu da yapamadı! Hücumda desen hiç yoktu. İsmail hoca orta alanda Alper ve Diego'yu birlikte oynatınca, Balıkesirliler orta sahayı yürüyerek geçti. Ayağa oynayıp, hızlı çıkınca da F.Bahçe kalesinde sürekli tehlikeli oldular.
Oldum olası fikstür avantajı denilen masala inanmam. Balıkesir gibi kaybedecek bir şeyi olmayan takımlar, hep daha tehlikeli oluyor. Fikstür avantajı yalanı küçük takımlarla oynanan maçlarda büyük takımın hocasını dahi rehavete sokuyor. Dün bunu net bir şekilde gördük.
İsmail Kartal 2. yarı yanlıştan dönüp Selçuk'u oyuna alınca, orta saha toparlandı, misafir takımın süngüsü düştü.
Zira artık orta sahada top yapamaz, hızlı çıkamaz oldular. Çok hücumcuyla oynamak, çok gol atılacağı anlamına gelmiyor.
Kendi evinde artık ligde kalması mucizelere kalmış takımdan 3 gol yemek ise gerçekten de büyük bir utanç!
Caner maçın yıldızıydı. Hep oyunun içinde kaldı, takımının geriye düştüğü anlarda arkadaşlarını ateşledi. Diego'da 'yumuşak' ve pres yapmayan orta sahayı bulunca gol attı, iki de asist yaptı. Bu performansını 'sert' ve denk rakipler karşısında da bekliyoruz!
Son söz; Kadıköy'de böyle zayıf bir rakip önünde dahi ecel terleri dökerken, nasıl şampiyon alacaksın?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor