Başakşehir’in mesajı

Maç başladıktan sonra 7 dakika içinde Galatasaray'ın pek de şanslı olmayacağını anladık.
Önce Podolski'nin şutu direkten döndü ardından da Sneijder sakatlandı.
Karşılaşmadan 1 gün önce de Muslera'nın sakatlığı ortaya çıkmıştı zaten.
Ama asıl şanssızlık galiba takım kurma konusunda acemi bir yönetim ve iyi niyetli ama Galatasaray'ın adı altında ezilen bir teknik direktöre sahip olmalarıydı.
Başakşehir; Yalçın, Mahmut, Cengiz, Mossoro ve Batdal olmadan sahadaydı.
Açıkçası olağan görüntülerinden uzak olmaları normaldi.
Ne var ki Galatasaray karşısında en kolay gol formülünü biliyorlardı.
Oyunun yönünü değiştirdiler.
Yardımcı hakem Ceyhun Sesigüzel ve uzun zamandır bu kadar önemli bir maça çıkmayan Cenk'in yardımlarıyla gol geldi.
Kenarda dünya yıldızı Adebayor'un varlığını motivasyon kabul eden Mustafa'nın 2 golü, Sneijder çıkınca başı kesik tavuk kıvamına gelen Galatasaray'ın fişini çekti.
Galatasaray'ın savunma organizasyonunun açıkları ortada. Akhisar maçı herkesi yanılttı. Biraz düzenli bir rakip, Galatasaray'ı kolayca çözüyor.

Emre atılmalıydı
Dün gece de Sneijder çıkınca hücum anlamında da sıkıntı oluştu.
Pas yapmak ileri gidemeyince bir anlam ifade etmiyor. O anlamı verecek olan adam yoktu.
Başakşehir tabii ki şampiyonluk mücadelesi veriyor. Dün geceki galibiyet bir mesaj anlamı taşıyordu.
Hiç de abartılı olmayan bir performansla bile galibiyeti kapabildiler.
Adebayor, oyuna girdikten sonra güçlü olduğunu kanıtladı. Gerçekten büyük güç katacak takıma.
Galatasaray, şampiyonluk mücadelesi yapacaksa tüm hatlarıyla iyi olmalı.
Özellikle deplasmanlarda oynadığı futbolla ilk ikide kendisine yer bulması kolay değil. Eren'in golü sadece teselli oldu dün gece.
Yardımcı hakem hem ilk Başakşehir golünde ofsaytı atladı hem de Emre-Josue pozisyonunda Mete Kalkavan'ı yanılttı. Emre'nin kırmızı kart görmesi gerekiyordu.