Alex'le daha bilinçli, daha akıllı, daha becerikli ve etkili görünüyor Fenerbahçe, dün akşam bir kez daha tanık olduğumuz gibi. "İtirazın mı var" dediğinizi duyar gibiyim. Estağfurullah. Daha geldiği sezon, İstanbulspor karşısındaki ilk maçından başlayarak üstadın çok özel bir futbolcu, hatta "Futbolun şairi" olduğunu naçizane dillendiren ve yazanların başında gelirim, hatırlayacağınız gibi. İyi de bu sezon Fenerbahçe'nin kaptanla çıktığı maçların büyük bölümünde farklı bir görüntü vermesinin tek nedenini bu faktöre bağlarsak, geçen sezon yaşanan düş kırıklığını nasıl izah edeceğiz. Demek ki, gerekli, hatta elzemdir Fenerbahçe için Alex. Ama yetmez. Onu eksen aldığınız oyunda, doğru taktik ve adamlar gereklidir ayrıca. Aslında dün akşam 50. dakikada serbest vuruştan Bilica'ya attırdığı ikinci gole kadar doğru dürüst ortaya çıkmadı, hatta adeta oynamıyormuş gibiydi.
Steaua boş takım değil Tamam, eski gücünde değil belki Bükreş. Ama Hagi ve Popescu başta olmak üzere onlarca yıldız futbolcuyu dünya futboluna armağan etmiş, şu andaki görüntüsüne rağmen dün akşama kadar UEFA Avrupa Ligi'nde yer aldığı grupta oynadığı 3 maçtaki tek golünü Fenerbahçe'den yemiş bir takımdan bahsediyoruz sonuçta. İşte bu takımın grubunda yediği 4 gol de Alex ve arkadaşlarının hünerinin eseri. O halde Alex ve F.Bahçe'nin geçtiğimiz sezondan çok daha güzel bir görüntü vermesinin öznesinin Daum olduğunu söylemeliyiz, bazen korkularını ve muhafazakarlığı abartsa da. Yani sarı-lacivertlilerin Turkcell Süper Lig ve Avrupa Ligi'ndeki liderliğini gerçekleştiren en önemli faktörlerin başında geliyor Alex. Ama ara sıra eleştirsek de Daum'un da katkısı tartışılamaz yaşanan hazlarda.
